Shay tradutor Espanhol
683 parallel translation
Geçen bölümde Sham ve Shay ile evlenecekti?
En el último programa se iba a casar con Sham y Shay.
- Geçen bölümde Sham ve Shay ile evlenecekti.
Se suponía que iba a casarse con Sham y Shay.
Neden bahsediyorsun sen, ne "Sham ve Shay" i?
¿ Qué estás diciendo? ¿ "Sham y Shay"?
İlk estetiksiz kızımız, lezzetli küçük hatun Shay Shay'i davet ediyoruz. "
Nuestra primera copa A es un plato delicioso que nos gusta llamar Shay Shay ".
Dinleyin. Ben Shay Jennings.
Bien, escuchad.
Albatross'un ikinci kaptanıyım.
Soy Shay Jennings, segundo de abordo.
Onu aşağı götür, Shay.
Acompáñale abajo, Shay.
Shay, benim niye bundan haberim yok?
Shay, ¿ por qué no se me comunicó?
Shay. Bay Martin'e ona uygun bir görev ver.
Que Martin haga algo que vaya con su condición.
Shay, hanımların gemiye binmesine yardım et.
¿ Cómo están? Shay, ayuda a subir a estas señoritas.
Biz Amerikalıyız, kahretsin! Shay!
¡ Somos americanos, maldita sea!
Sıkı tutunun!
¡ Shay! ¡ Sujetaos fuerte!
Shay, bana yardım etmeni istiyorum.
Bien, Shay. Necesito que me ayudes.
- Morgan Shaye'i gördünüz mü?
¿ Ha visto a Morgan Shay?
Jimmy Shay, bu sen misin?
Jimmy Shay?
George Shay
George Shay, lo conozco hace años, es confiable.
Shay Cafe'ye hoşgeldiniz.Bu geceki sipesyalimiz iki kişilik "Chateau Bejou"
Bienvenida a Chez Cafetería. El menú de hoy : Chateaubriand para dos con zanahoria y lechuga.
- Michael, şu yeni çocuğun Shay Kirby'nin eskiden IRA'lı olmasına ne dersin?
El hombre nuevo, Shay Kirby. ¿ No te molesta que haya sido miembro del ERI?
Öncelikle, hepiniz Shay Kirby'le tanıştınız.
Primero, ya todos conocieron a Shay Kirby.
- Ne haber, Michael? - İyidir, Shay. Ne içersin?
¿ Cómo van las cosas?
Adamımız Shay Kirby'nin o hâkim konusunda yardım etmesi iyi olmuş.
Qué bueno que nuestro hombre, Shay Kirby, te ayudó con ese juez.
- Shay artık sizinle çalışmıyor.
- Shay ya no trabaja con ustedes.
Beni düş kırıklığına uğrattın, Shay.
- Me decepcionas, Shay.
- Bu Shay Kirby. - Bir bakalım.
- Ése es Shay Kirby.
Nasıl gidiyor, Shay? Bırak o silahı!
- ¿ Cómo te va, Shay?
Al onu, Shay!
¡ toma eso, Shay!
Melanie Shea Thompson.
Melanie Shay Tompkin.
Kardeşi Xien'le birlikte, Shay-Ling diye bilinen Çinli bir çeteyi yönetiyor.
Él y su hermano Xien son cabecillas de un círculo de bandidos : Shay Ling.
Bana Shay Ling'in içinden birisi lazım.
Necesito a alguien dentro de los Shay Ling.
- Beni Shay Ling'e götür.
- Llevarme con los Shay Ling. - ¿ Los Shay qué?
Onlar hayalet gibidir Croft.
Los Shay Ling son como fantasmas, Croft.
Bir de arkadaşlarıma uğrayacağız. Shay-Ling'e.
Visitar a unos amigos, los Shay Ling.
Shay-Ling tüm yolları gözler.
Los Shay Ling controlan todas las rutas.
Shay-Ling'in buradan Luo Yang'a kadar her yolda adamları var.
Los Shay Ling controlan todas las rutas de aquí a Luoyang.
Bu bir mezar değil Croft. Çete üyeleri de mumya değil.
Esto no es una tumba, y los de Shay Ling no son momias.
Shay-Ling'i sen bulmak istedin.
Querías encontrar a los Shay Ling.
Gözünü onlardan ayırma, Shay.
Vigílales, Shay. No les pierdas de vista.
Bu bir mesajdı, Shay.
Fue un mensaje, Shay, puro y simple.
- Shay, pas ver, serseri!
- ¡ Shay, pasa el balón!
Bir kaç dakika sonra Dışişleri Bakanı ve Yönetici Shay ile toplantım var.
Estaré en reunión con el Secretario de Estado y el director Shay en unos minutos.
Kurbanın ismi Lucinda Shay.
El nombre de la víctima es Lucinda Shay.
Shay... neden bu ismi önceden biliyorum?
Shay... ¿ Por qué conozco ese nombre?
Ve Shay de aleyhte tanıktı.
Y Shay era la soplona.
Lucinda Shay'in bir çocuğu olduğunu bilmiyordum.
No sabía que Lucinda Shay tenía un niño.
Lucinda Shay'in katilini buldun.
Te encargas del homicidio de Lucinda Shay.
Hikayende bir kadın var mı? Hayır mı?
ṡHay una chica en la historia?
Haydi, kurtçuk.
- ¡ Vamos, Shay! ¡ Vamos, gusano!
Shay!
¡ Shay!
Günaydın Shay.
Buenos días, Shay.
Hayır!
¡ No, Shay!
- Sakin ol, Shay.
- ¡ Suéltala!