Syndrome tradutor Espanhol

Hastalık AIDS olarak tanımlandı, Acquired Immune Deficiency Syndrome ölümcül değil de, bir diyet hapı gibi geliyor kulağa.

El nombre SIDA parece menos mortal... que una píldora para adelgazar.

We call it the Atlantic City syndrome.

Es el síndrome de Atlantic City.

- Wolff-Parkinson White Syndrome.

El Síndrome de Wolff Parkinson White.

Median Cleft Face Syndrome. ( Orta çatlak yüz sendromu )

Síndrome de la fisura mediana de la cara.

Annem "Paul Lynde Sendromuna." gıcık olur

Mamá sufre de un caso agudo de "Paul Lynde Syndrome."

Evet, evet.

Oh, sí, sí, sí. Munchausen syndrome by proxy *.

Yaşadığınız hadiseye "Locked-in syndrome" deniyor.

Ud. sufre de lo que llamamos Síndrome Locked-in.

- Locked-in syndrome.

- Síndrome Locked-in.

Hayatının tepesinde ve aile babası Bay L, bir hastane odasında ağır bir serebrovasküler olaydan sonra yaşamayı öğreniyor "locked-in syndrome" ile.

Un cuarto de hospital donde el Sr. L, padre de familia en la plenitud de la edad aprende a vivir con síndrome Locked-in, secuela de un grave ataque.

Esasen ikimiz de "locked-in syndrome" hastasıyız.

Ya ves, los dos estamos con síndrome Locked-in.

Evet, tahminimce % 100'e ulaştığımızda "China Syndrome" ( film ) yaşayacağız.

- Sí, supongo que cuando llegue al 100 % tendremos el síndrome China. Tal vez tengamos...

- Fat Embolism Syndrome.

- Síndrome de Embolia Grasa.

Loser Syndrome mu?

El síndrome del perdedor?

Loser Syndrome.

Síndrome del perdedor.