Tardis tradutor Espanhol
931 parallel translation
- TARDIS heryere gidebilir.
- La TARDIS puede ir a cualquier parte.
- TARDIS?
- ¿ TARDIS? .
TARDIS ismini baş harflerinden yaptım,
Yo inventé el nombre TARDIS de las iniciales.
- Seni ve TARDIS'i bırakmayı yeğlerim.
- Prefiero dejar la TARDIS y a tí.
Çeviri : Göksel Arslan
* desmaterialización de la TARDIS *
TARDIS'e giden yolu çizdirecektim.
Yo iba a tratar que el dibujara el camino de vuelta a la TARDIS.
TARDIS!
¡ La TARDIS!
İşte TARDIS.
¡ Ahí está la TARDIS! .
TARDIS tedavi olabileceğimiz bir yere götürür.
La Tardis nos llevará a otro tiempo y lugar donde podamos ser curados.
TARDIS'in dışına bırakılan ilaçlar.
Las medicinas al lado de la TARDIS.
TARDIS mi?
¿ TARDIS?
TARDIS'in dışıuna bırakılan ilaç şişeleri, hatırladınız mı?
Los viales de medicinas que estaban fuera de la TARDIS, ¿ os acordáis?
- Evet, Doktor ona TARDIS diyor.
- Sí, el Doctor la llama TARDIS.
( Marco Tardis'in kapısını açmayı dener. )
( Marco intenta abrir la puerta de TARDIS. )
TARDIS'i aşağıya getirtecek.
Traerá el TARDIS aquí abajo.
Ve TARDIS'le birlikte bizi de götürüyorsunuz.
Ya veo, y nos llevarás contigo, ¿ incluyendo al TARDIS?
Lop'a ulaşana kadar kimse TARDIS'e girmeyecek.
Nadie entrará en el TARDIS hasta haber alcanzado Lop.
- TARDIS'i bahçeye getirdiler.
- Han colocado el TARDIS en el patio.
Bunun benim TARDIS'i onarmamla ne ilgisi olduğunu anlayamadım!
Bien, no sé qué tiene que ver eso con mi reparación del TARDIS.
Doktor bizsiz Tardis'e dönmez, değil mi?
¿ Seguro que el doctor no habrá vuelto a la Tardis sin nosotros?
Çok keyifli bir tatil geçirdin. Eminim, Tardis'e dönmek için sabırsızlanıyorsundur.
Bueno, ahora que habéis tenido unas bonitas largas vacaciones, estoy seguro de que no pueden esperar para volver a la Tardis.
Tardis!
¡ La TARDIS!
Burası neredeyse Tardis'i kaybedeceğimiz yer, dört yada beş yolculuk öncesi.
Aquí es donde casi perdemos la TARDIS, hace cuatro o cinco viajes.
TARDIS'e geri döneceğiz, Susan.
Recuperaremos el TARDIS, Susan.
Bak, TARDIS şu an elimizde olan tek ev.
Mira, el TARDIS es el único hogar que tenemos ahora.
Rahat etmeli, Marco. TARDIS'e ne dersin?
Necesita descanso, Marco, ¿ usamos el TARDIS?
Bir karar verdim.. .. ve bence, Tardis'e geri dönmeliyiz.
Soy yo quien decide, querida, y creo que debería volver a la Tardis.
Ama eğer ben kazanırsam gemim, TARDIS bana geri döner.
Pero si gano, mi nave... El TARDIS regresa a mí, ¿ hmm?
- Evet, Marco, TARDIS üzerine oynuyoruz.
- Ah, sí, Marco, jugamos por el TARDIS.
- Eğer Doktor kazanırsa, TARDIS'i geri kazanacak.
- Si el Doctor gana recuperará el TARDIS.
Siz jestinizi yapıp Han'a TARDIS'i verdiniz, o da eve gitmenize izin vermeli.
Tuviste el detalle de darle el TARDIS al Khan y él te permitirá regresar a tu hogar.
- Evet, hanımefendi. Ama büyükbabam TARDIS'i geri kazanacak yani suçlamada bulunulamaz. - Şu adam...
- ¡ Ese canalla!
Tegana "Ben Noghai'ye hizmet ediyorum ve o, TARDIS'in yardımıyla dünyayı fethedecek." dedi.
Tegana dijo "sirvo a Noghai, que conquistará el mundo", con la ayuda del TARDIS.
( Yolcular hızla TARDIS'e koştular. ) - Hoşça kal!
( Los viajeros se apuran a entrar al TARDIS. ) - ¡ Adiós!
- Tardis iyi mi? - Evet.
- ¿ Está bien la Tardis?
Tardis mıknatısını yanında götürmen iyi olur.
Mira, es mejor que aprovechar esta TARDIS imán con usted.
Hareket sensörleri düşman zaman makinesi olan Tardis'in yerini belirledi.
Los escáneres de movimiento se han situado la máquina del tiempo enemigo - TARDIS.
Doktor Tardis dedi ve ekranlarına bak. Bu biziz!
Doctor, dijo que el TARDIS y mirar en su pantalla, que somos nosotros!
Daha da önemlisi Tardis'ten düşman zaman makinesi olarak bahsetti.
¿ Qué es más importante, se refiere al TARDIS como la máquina del tiempo enemigo.
- Şimdi Tardis'ten çok uzaktayız Vicki.
Bueno, estamos muy lejos de la TARDIS ahora, Vicki. Si.
- Hadi Doktor, Tardis'e dönelim.
Sí, vamos doctor, vamos a volver a la tard...
Tardis gitti. Hiçbir izi yok!
El TARDIS ha ido, no hay señales de ello!
Tardis mıknatısına bakalım.
Echemos un vistazo a la TARDIS imán.
TARDIS'in bunun gibi...
No creo que la TARDIS es probable que... No usar... ¡ Doctor!
- Tardis'e ne oldu?
- Ahora, ¿ qué hay de la Tardis? Bueno, ¿ qué pasa?
Aynı zamanda Doktor, Ian'nın ne demek istediğini anlıyorum.
De todos modos, Doctor... Yo sé lo que Ian quiere decir. Han pasado tres o cuatro semanas desde que salimos de la Tardis.
- TARDIS'i mi?
- El TARDIS.
Bekleyin!
¡ Espera, si el abuelo recupera el TARDIS no podrán presentarse cargos!
TARDİS!
TARDIS!
TARDİS!
TARDIS
Tardis'den ayrılalı üç ya da dört hafta oldu.
Sí, ni siquiera en la posición correcta.