Tupac tradutor Espanhol
256 parallel translation
Bir de şu zencileri düşünün : Tupac, G-Rap and Wu-Tang.
Yo sólo tengo música de Tupac, G-Rap y Wu-Tang.
Şimdiyse, Tupac Shakur'un Noel kartı videosu için yayında kalın.
Sigan sintonizados para una tarjeta navideña en video de Tupac Shakur.
TUPAC SHAKUR'un anısına 1971-1996
En memoria de TUPAC SHAKUR 1971-1996
Tupac Shakur kekemeymiş.
Tupac Shakur tartamudeó.
Acele edin, pencereden atlayın!
Buena suerte, Tupac.
" Tupac Shakur suikaste kurban gitti.
" Tupac Shakur fue asesinado.
Ben Tupac'ı da Biggie'yi de severim, ama onların doğum gününde okullar açık olmalı.
Mierda, amo a Tupac, amo a Biggie, pero la escuela abrirá en su cumpleaños.
Anladın mı, Tupac?
¿ Oíste, Tupac?
- Bunu Tupac diyordu.
- Es lo dijo Tupac.
- Kesinlikle Tupac.
- Seguro que fue Tupac.
Tupac.
Tupac.
John Wayne, Tupac Shakur, Sherlock Holmes.
John Wayne, Tupac Shakur, Sherlock Holmes.
Bana Tupac'mışım gibi davranma!
Vamos, tío. Deja de tratarme como a Tupac. ¡ Es mi mano!
"Tupac" de!
! Digan : "Tupac"!
"Tupac!"
"Tupac."
Şunu gördün mü, dostum? "Tupac" dedi.
Has visto eso, perro? Ha dicho : "Tupac".
- Biggie'yle Tupac parti veriyordu da.
. Biggiey Pac hicieron una fiesta.
Bak mesele şu, Tupac, DMX, Dr. Dre, şarkılarının çoğunda ırkçı, düşmanca bir dil kullanıyorlar...
Esta es la cosa. Tupac, DMX, Dr. Dre, en muchas de sus canciones, estos artistas usan un muy volátil estigma racial...
- Bir sürü parçaya ayrılmış durumda.
- Está hecho trizas. - Como Tupac Amaru, si.
Tupac.
Túpac.
2 Pac, hayır!
¡ Tupac, no!
Bakarsın gökyüzündeki gettoda Tupac ve Biggie'ye katılırım diye sana son bir kez atlamak üzere buraya geldim.
Por si me reúno con Tupac y Biggie en el gueto del cielo, he venido para hacerlo contigo por última vez.
Tupac ve Biggie'nin hiç yapamadığı şeyi yapalım. Tamam mı?
Hagamos lo que Tupac y Biggie nunca consiguieron. ¿ Vale?
Karmaşadan söz edip Tupac'ı es geçmene inanamıyorum.
No puedo creer que habléis de complejidad y dejéis fuera a Tupac.
Siktir et Tupac'ı!
¡ Que le follen!
Bir Pac, Tu Pac, üç Pac, dört
Un Tupac, dos Tupacs, tres, cuatro.
Sen öldün, o öldü, sen Tupac... değilsin
Tú muerto, él muerto, ninguno sois Tupac.
Dilek tuttum, ve Tupac'ı biraz ezberledim
Viste algo del "Canal de Negros", memorizaste algo de Tupac.
- Tupac mı?
Tupac?
Tupac'ı sevmezsin bile Greg.
Nunca te gustó ni siquiera Tupac, Greg.
Eski bir Tupac şarkısı, efendim.
Música vieja de Tupac.
Tupac'in senin gibi bir adama ihtiyacı olabilirdi.
Tupac puede haber usado alguien como tú.
- Tupacı düşün.
- Piensa como Tupac. - Bien.
Bana, Tupac Amaru adındaki Güney Amerikalı bir Inka kabile şefinin adını koymuşlar.
Me llamaron como el jefe Inca de Sur América... cuyo nombre era Tupac Amaru.
Adım Tupac Shakur, Tamalpais Lisesi'ne gidiyorum.
Mi nombre es Tupac Shakur, y asisto a la escuela Tamalpais High.
Ben John Burris. Bugün burada müvekkilim Tupac Amaru Shakur, Digital Underground rap grubunun diğer üyeleri ve çeşitli grupların birleşimi olan Digital Underground rap grubunun bazı üyeleriyle birlikteyim.
Mi nombre es John Burris, y hoy estoy aquí con mi cliente, Tupac Amaru Shakur, como así también con otros miembros del grupo de raperos de Digital Underground... y algunos miembros del grupo de raperos de Digital Underground,
Elleri kelepçeli Tupac'ın hapisten çıkışını görüyorsunuz.
Ves fotos de Tupac saliendo de la cárcel.
Tupac Shakur'a yaptıkları şeyi sana anlatayım canım.
Muñeca, déjame mostrarte lo que ellos hicieron a Tupac Shakur.
Tupac devam edecek ve olay yaratacak.
Oye, Tupac seguirá adelante y acatará esto.
Tupac Shakur'u alkışlayalım lütfen.
Bienvenido Tupac Shakur.
Filmdeki en heyecan verici oyunculuğu Tupac Shakur sergiliyor.
La interpretación excitante en la película es la de Tupac Shakur.
22 yaşındaki genç oyuncu Tupac Shakur.
Este es un joven actor de 22 años, Tupac Shakur.
Bazen iki Tupac varmış gibi hissediyorum.
Ve, tengo la sensación de que hay dos Tupacs.
In Living Color'ın çekimi sırasında bir limuzin şoförüyle kavga eden Tupac Shakur'dan bahsediyorum.
Estoy hablando sobre Tupac Shakur, quien tuvo un incidente... con un conductor de limusina durante la grabación de In Living Color.
Haftasonu Atlanta'da tutuklanan Tupac Shakur, bu gece kefaletle serbest bırakıldı.
Tupac Shakur está libre esta noche luego de su arresto este fin de semana en Atlanta.
Semt halkına göre Tupac, buraya silah sokulmasına izin vermemeliydi.
Los vecinos dicen que Tupac no debió permitir traer armas aquí.
Buraya gel seni kendini beğenmiş, ibnenin evladı!
mira, es Tupac!
- Olamaz! Tanrım, olamaz.
[se detine la Musica] dormiestes con Tupac!
Tupac ve Biggie'miz var zaten. ( rap yıldızları ) Cennet başka bir melek için daha hazır değil.
ya tenemos a Tupac y a Biggie el cielo no está preparado para otro ángel vuelve a la Tierra, Ali, tu trabajo allí aún no está hecho todo dicho
Tupac olayı.
Es una cosa Tupack.
Saat iki yönünde Şimdi.
¡ Tupac!