Tutar mısın tradutor Espanhol
1,243 parallel translation
Şunu tutar mısın Iütfen?
Aguántame eso, por favor.
Geriye eliniz boş dönmek zorunda değilsiniz. Bunu tutar mısın?
Quizás no tengas que volver, con las manos vacías, ¿ una mordida?
Arka halatı tutar mısın lütfen?
¿ Quieres soltar la amarra de popa?
Tutar mısınız?
Oh! Podría...?
Şu flaşı benden uzak tutar mısın?
¿ Podrías apartar ese flash, por favor?
- Köşeleri aynı hizada tutar mısın?
- ¿ Podrías mantener las esquinas juntas?
Tatlım, şu feneri tutar mısın?
Querida, ¿ me sostienes la linterna?
- Gelip sopayı tutar mısın?
Uno venga y sostenga la banderita.
- Şunu tutar mısın lütfen?
- Bien. - ¿ Puedes sostener esto?
- Şunu tutar mısın?
Que le gusta salir. No como a mí.
Binbaşı Marcel bunu gazeteciler için tutar mısınız?
Mayor Marcel, muestrele esto a los reporteros, por favor?
Tutar mısın şunu tatlım?
¿ Me sostienes esto un segundo?
Şunu tutar mısınız?
¿ Me los tiene, por favor?
Şunu bir dakika tutar mısınız?
¿ Puedo dejarle esto?
Öbür tarafı tutar mısınız lütfen?
¿ Puede pasar al otro lado por favor?
Şunu biraz tutar mısın?
¿ Aguanta esto un momento?
Jerry, şunu tutar mısın?
Jerry, aguanta esto.
Tutar mısın?
- ¿ Lo tienes?
Şunu tut, tutar mısın?
Agarre esto, jefe.
Kavanozu biraz uzak tutar mısın?
¿ Podrías alejar el tarro un poco?
- Doktor, bacaklarından tutar mısın?
- Doctor, tómelo las piernas.
Elimi tutar mısın lütfen?
¿ Me podrías abrazar?
Bana biraz para vermelisin anne. Elimi tutar mısın?
¿ Tienes algo de dinero para darme?
Düşersem, beni tutar mısınız çocuklar?
Si me caigo, ¿ me agarrarían chicos?
- Direksiyonu tutar mısın? - Olur.
Sostenga el volante.
Elimi tutar mısın?
¿ Puedes sostenerme la mano, por favor?
- Mr Gardiner, balık tutar mısınız?
- Mr Gardiner, ¿ le agrada pescar?
- Tutar mısın?
- Sostenlo.
- Onu tutar mısın?
- ¿ Me la coges?
Gary, tutar mısın?
Dame esos tubos.
Retraktörü tutar mısın?
Sostenga este retractor.
Asansörü tutar mısınız?
Oiga, detenga el ascensor, ¿ quiere?
Ben'i bir saniye tutar mısın?
Puedes agarrar a Ben?
Paul, kapıyı tutar mısın?
Paul, aguanta el ascensor.
- Bunu gizli tutar mısın?
- Hazme un favor. No lo divulgues.
Kaydını tutar mısınız?
¿ Las tienen?
Chris, çükümü benim için tutar mısın?
¿ Me llevas el suspensorio? Pesa mucho.
Şunu tutar mısınız, lütfen?
¿ Me coges esto, por favor?
Tutar mısın?
¿ Me aguantas esto?
Bebeği tutar mısın?
Sostén al bebé.
Frederic, öbür ucundan tutar mısın?
¿ Te pones al otro lado? Me gustaría... Hola, ¿ cómo estás?
- Tutar mısınız? - Tabii.
- ¿ Me detiene esto?
Onu biraz tutar mısın?
¿ Puedes sujetarle un momento?
- Şunu bir saniye tutar mısın?
- ¿ Me aguantas esto un momento?
Afedersiniz efendim, tepsinizi uçak kalkana kadar kapalı tutar mısınız lütfen?
Disculpe, Sr. Podría subir esa mesa, por favor?
Lucy, tatlım şunu tutar mısın?
¿ Que fuera qué? - Lucy, ¿ lo tomas un momento? - Claro.
Şunu tutar mısın lütfen?
¿ Puedes aguantar esto?
Direksiyonu tutar mısın? Sigaramı yakayım.
¿ Puedes sujetar el volante un momento, así puedo encender el mío?
Şunu tutar mısın?
Por favor, sujétame esto.
Bunu benim için tutar mısınız lütfen?
¿ Me detiene esto, por favor?
Bunu tutar mısın?
Sostenga ésto.