Tüm bunlar tradutor Espanhol
12,161 parallel translation
Başından geçenler ne hissettiriyor ya da ne düşündürüyorsa tüm bunları sen uyduruyorsun.
Todo lo que sientas o creas que experimentas se debe a tu adaptación.
Tüm bunların düzmece olduğunu anladım, tamam.
Sé que están encubiertos y que todo es un ardid, pero...
Minivan için yeni lastikler, piyano dersleri... ve tüm bunlar yüzünden... Carl Pronger öldü!
Neumáticos nuevos, lecciones de piano y por todo eso ¡ Carl Pronger está muerto!
Tüm bunları sindirmek sizin için uzun zaman alacaktır. Bunu anlıyorum, lakin nişanlınızın bulunduğu yer ya da hareketleri hakkında detay verebilir misiniz?
Sé que le tomara mucho tiempo procesar todo esto, por supuesto lo entiendo pero, cualquier detalle que pudiera darnos sobre al paradero de su prometido o sus motivos.
Tüm bunlar ne hakkında?
¿ Qué es todo eso?
Tüm bunlar hafızanın o gece gerçekte olanların sonunda farkına varmasının bir parçası.
Todo esto está en tu memoria. Finalmente despertarás... a la realidad de lo que pasó aquella noche. La muerte de tus amigos.
- Tüm bunlar biter mi?
- ¿ Todo esto se acabaría?
Tüm bunları bitirebilirsin.
Puedes acabar todo esto.
- Ya tüm bunları bitirebilirsek?
- Podríamos ponerle fin a esto.
- Tüm bunlar başladığında uyandım.
- Desperté cuando esto empezó.
Tüm bunların tedavisi.
La cura para todo.
Tüm bunların ablanla sana ağır geldiğinin farkındayım.
Sé que no ha sido fácil para ti y tu hermana.
Tüm bunları senin için çözdüm.
Lo arreglé.
Tüm bunlar harika.
Esto es excelente.
Nasıl oldu da tüm bunların olmasına izin verdin?
¿ Cómo ibas a dejar que eso sucediera?
Mesele şu ki, tüm bunlar bizim suçumuz.
El punto es que todo es culpa nuestra.
Dostum. Tüm bunlar için çok üzgünüm.
Amigo, lamento mucho todo esto.
Tüm bunların gerçekleşmesini sağlayan çılgın bilim adamı.
¡ El científico loco que hizo posible todo esto!
Tüm bunlar bitince buradan ayrılıp seninle bir geziye çıkmak istiyorum.
Cuando todo esto termine, quiero salir e irme en un viaje contigo.
Tüm bunlar çok tehlikeli görünüyor.
Todo parece muy peligroso.
Bakın, tüm bunların bir açıklaması var.
Todo tiene su explicación.
Tüm bunlar numara mıydı?
¿ Todo esto fue falso?
Hem de tüm bunlar bir saatten kısa sürede vuku buldu?
¿ Todo en el lapso de menos de una hora?
Neyse, tüm bunlar seks hayatını da etkiliyor.
En fin, como que todo tiene que ver con el sexo.
Tüm bunların ardındaki yüzü görmeyi istemiştim.
Pedí ver al responsable de esto.
Elbette, tüm bunları bizi yakalayacaklarına dayanarak yaptık.
Evidentemente, todo eso dependía de que nos "atraparan".
Baba, tüm bunlar için kendini suçlamayacağına söz ver bana.
Papá, sólo prométeme que no te culparás de todo esto.
Sen ve ben birlikte çalışırsak belki tüm bunları ardımızda bırakabiliriz.
Usted y yo trabajamos juntos, tal vez podemos dejar todo esto atrás.
Tüm bunları, tanıdığım dünyayla bağdaştıramıyorum.
No puedo reconciliar todo esto... con el mundo que conozco.
Tüm bunları konuştuk.
Ya lo discutimos.
Tüm bunlar bittiğinde... geriye kalanlar yine sana ihanet edecek.
Y los que te sigan, cuando todo haya acabado, también te traicionarán.
Tüm bunlar benim suçum.
Todo esto es culpa mía.
- Okulun, tüm bunlar burada, tamam mı?
-... tu escuela ; todo está aquí. ¿ Entendido?
Bu para ödülünü parlak ekibimle paylaşmak istiyorum. Tüm bunlar olmasa yapamazdım.
Me gustaría compartir el dinero con mi brillante equipo, sin el cual no habria logrado esto.
Tüm bunları nasıl başarıyorsun bilmiyorum, canım.
No sé cómo lo haces todo, cariño.
Bombalama, tuzak, doktor tüm bunları sadece seninle 10 dakika geçirmek için yaptı.
Las bombas, la trampa el doctor lo hizo para tener 10 minutos contigo.
Şu doktor, psikiyatrist, tüm bunların arkasında o var.
Ese doctor, el psiquiatra, está detrás de todo esto.
- Ama tüm bunlar bilinmeyen bir numaradan. - Bilinmeyen numara, Rachel.
Pero todos son de un número desconocido No es desconocido.
Eğer sen haklıysan Max, bu bilgi transkriptlerde yer almaz ve tüm bunlar unutulur.
Si tienes razón, la información no aparecerá en las transcripciones y... todo esto será olvidado.
Gidip kendimi öldürsem, tüm bunlar sona erer.
Si me matara, todo esto acabaría.
Neden tüm bunları yaptın?
¿ Por qué hacer todo esto?
Tüm bunlar sizi sinirli yapar, içinizde bir boşluk yaratır.
Todo eso da tanta rabia, deja un vacío en el estómago, un agujero.
Tüm bunları planlamaya başladığımda başarımızı kutlamak için bir kasa kiralamıştım.
Alquilé esta caja cuando empecé a preparar todo. La idea era celebrar el éxito, pero viendo cómo han salido las cosas...
Ne oluyor, tüm bunlar neyle alakalı?
¿ Qué está pasando, de qué va todo esto?
Tüm bunlar ne hakkında?
¿ De qué se trata todo eso?
Senin için sakıncası yoksa tüm bunlar sona erdiğinde senden numarasını alırım.
Oye, no te importa si consigo su número cuando todo esto termine, ¿ verdad?
Tüm bunlar hakkında ne düşünüyorsun?
¿ Qué opina?
d Tüm kuşları duyabilirsin d d ve her zaman yüzlerce şarkıyı d d Onlar bir kez söylemek ister d d Bunlar en saf ve temiz duygular d d Bir yüzlüğe bahse girmek için en iyi vakit d
Traducción por jantoniot
Bunlar da... tüm mutantlar.
Y esos son todos lo mutantes.
Bunlar, tüm zamanların en kötü şarkıları.
Vaya, son las canciones más cursis de todos los tiempos.
Tüm söyleyebileceklerim bunlar.
Eso es todo lo que puedo decirte.
tüm bunlar ne demek oluyor 19
tüm bunlardan sonra 18
tüm bunlar ne için 22
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar harika 40
bunlar kim 49
bunlara 19
bunlar ne 151
tüm bunlardan sonra 18
tüm bunlar ne için 22
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar harika 40
bunlar kim 49
bunlara 19
bunlar ne 151
bunlar onlar 52
bunlar benim 43
bunlar senin mi 36
bunları nereden aldın 21
bunlar da ne 95
bunlar senin 30
bunlar sahte 19
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunlar senin için 38
bunlar benim 43
bunlar senin mi 36
bunları nereden aldın 21
bunlar da ne 95
bunlar senin 30
bunlar sahte 19
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunlar senin için 38