English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ U ] / Uhu

Uhu tradutor Espanhol

58 parallel translation
Uhu, bally, iğne her renk iplik, yara için merhemler, ilk yardım bantları, pamuk, alkol.
Pegamentos, agujas hilo de todos colores, pomada para callos, apósitos, algodón, alcohol.
Uyuyamıyorum, ama uhu kokluyorum.
Duermo fatal, pero esnifo pegamento.
Evet.
- Así es. - Uh-uhu.
Uhu!
¡ Mochuelo!
Hayat nasıl gidiyor Uhu?
¿ Cómo va la vida?
Uhu mu? - Evet.
¿ Pegamento?
Sen uhu falan mı kokluyorsun?
¿ Andan olfateando tinta, o qué?
Biz lastiğiz sen uhu
Somos de goma y tú eres pegamento
Biz lastiğiz sen uhu Bizi atlar ve sana yapışır
A nosotros nos rebota y a ti se te pega
Ben silgiyim, sen uhu...
¿ Ah, sí? Por las buenas o las malas...
Al sana uhu.
¡ Aquí tienes un pegote!
Bakın, uhu ve çubuk makarnayla ikimizin resmini yaptım.
Mire. Hice un cuadro de los dos con cola y fideos.
Onunla birlikte çok zaman geçirir, uhu koklar veya ot çekerdik ve bir Stooges kasetimiz vardı onu dinlerdik.
A través de él, nos juntábamos y aspirábamos pegamento o fumábamos yerba y escuchábamos...
Brezilya, Rio'da bir milyon işsizin bulunduğu bir ülke, uhu çekiyorlar ve soygunculuk yapıyorlar bu yüzden iş sahipleri bu insanları çocukları öldürmek için kiralıyor.
Brasil es un país donde hay un millón de niños abandonados en Río ; aspiran pegamento y roban las tiendas así que los dueños de las tiendas contratan a gente para matar a los niños.
Uhu yapmak için... onu eritiyorlar. Çekmek için.
Los hacen fundirse para hacer pegamento... para aspirar.
- Evet!
- Uhu
- Çılgın Uhu.
- ¿ Con qué está pegado? - Con Kola Loka.
Bay Romack göze göz, dişe diş diyerek, uhuya uhu yolunu seçti.
El Sr. Romack tomó el camino del ojo-por-ojo y pegamento-por-pegamento.
Çok eğlenceliydi be! Evet.
Eso fue divertido, uhu?
- Sen onları yaptın?
Si, bueno, tu has estado ahi, hecho eso, uhu?
Bu arada Pritt Uhu 3 numara nerde?
Y ya que lo mencionas, ¿ Dónde está la barra de pegamento número 3?
Ya "bayan çılgın el işi" buradaysa, fakat elinde sıcak-yapışkan uhu yerine sert-soğuk bir zıpkınla?
¿ Y si esa loca estuvo aquí, pero en vez de una pistola de pegamento caliente, trajo un arpón de frío acero?
Pastadan kalbime uhu dök. Market arabamdaki köylü kızı.
Esparce colorante amarillo en mi corazon de panqueque, Chica que vas en mi carrito del super.
Aseton, uhu, tiner, çakmak gazı, en ucuz ne bulursa.
Quitaesmalte, pegamento, solvente de pinturas, líquido para encendedores cualquiera que sea barato.
Biraz uhu çek ve bira iç.
Vas a querer inhalar un poco de pegamento y beber un poco de cerveza.
Ne kadar uhu çektin sen?
¿ Cuánto de ese pegamento has inhalado?
Hey, şuna bak. Uhu komasına girdin ve bu benim hayatımda çok normal. Böylece bir ders daha öğrendin :
Oye, fijate. acabas de tener tu propio pegamento O.D., y son bastante regulares en mi vida, has aprendido otra lección :
Çok fazla uhu çekme yoksa gecen mahvolur.
No demasiado pegamento o tu noche apestara.
Yani hayatının bayat peynir ve kedi maması yiyip bütün gün uhu çektiğin için berbat olduğunu mu düşünüyorsun?
Espera un segundo. ¿ Estás diciendo que que tu vida es tan terrible porque comes queso de rata y alimento de gato e inhalas pegamento todo el día?
Suratında biraz uhu kalmış, Dee.
Tienes un poco de pegamento en la cara, Dee.
Yani viski icmiyor ya da uhu cekmiyor.
No es whisky ni pegamento.
UHU bence.
Simple, y no es una opción.
Kilidin içine uhu dökeceksin.
Vas a ponerle pegamento al cerrojo.
Mike Biggs bir uhu gibi yapışır.
Mike Biggs se pega como el pegamento, a través de lo malo y lo bueno.
Uhu yoksunluğu çekmen kimin umurunda?
¿ A quién le interesa tu falta de pegamento?
Ne yani? Sokakta uhu çeken piçleri Cornmarket'e mi getireceksin?
¿ Cuál es, bastardos cara de ardilla va a esnifar pegamento en Cornmarket?
Bu sadece uhu.
Es sólo pegamento!
Adam uhu kokluyor.
El tipo está inhalando pegamento.
Esrar, mantar, ekstazi, yüksek dozlu esrar amfetamin, eroinli kokain, uhu, ketamin, MDMA, GBH tecavüz hapı, eroin ve her tür asit, E, kokain ve kokainli sigara. Aradığınızı kolayca bulabilirsiniz.
Hierba, hongos, mefedrona, marihuana, speed, speedball, pegamento, Ketamina, MDMA, GBH, subideras, heroína, y todo el ácido, E, coca y crac al que puedas meterle una uña sucia.
Baba, simli uhu mu yoksa şekilli keçeli kalem mi?
Papá, ¿ pegamento con brillo o marcadores Sharpie?
Dışarıdan süslü ve ışıltılıyım, ama içim karton ve uhu dolu.
Mi exterior es bello y brillante, pero mi interior es cartón y pegamento de caballo.
- Uhu beyinli kafanı mı yedin sen?
¿ Está fuera de su drogada mente?
Ben kazandım!
¡ Gané! ¡ Uhu-juu!
Yapabiliyorken tadını çıkar evlat.
¿ Uhu-juu! Disfruta mientras puedas, chico.
Sanırım uhu karnıma akmış.
Creo que el pegamento se secó en mi estómago.
Uhu.
¡ Mochuelo!
Teslim oldun, heh?
uhu?
Belki biraz Uhu'yla...
Quizá con pegamento...
Uhu bulabilecek miyim bir bakayım.
Iré a buscar pegamento.
Yemek güzelmiş, değil mi?
Buena comida, uhu?
- Çok garip bir şey oluyor. - Uhu mu kokluyordun yoksa?
Está pasando algo muy raro.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]