English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ U ] / Umuz

Umuz tradutor Espanhol

250 parallel translation
Jo Goon'umuz nişanlısına karşı bile gayet soğuk ve kaba.
Nuestro Amo Joo es un idiota hasta con la mujer que va a casarse.
Bizim Magnitogorsk'umuz!
¡ Nuestro Magnitogorsk!
Sizin Joe'nuz ve bizim Tom'umuz için.
A su Joe y a nuestro Tom.
Sevgili Benson'umuz nedensiz ortadan yok oldu.
Hasta nuestro estimado Benson desaparece sin motivo.
Radyum'umuz orada olmalı.
Nuestro radio debe estar ahí.
Radyum'umuz nerede?
¿ Dónde está nuestro radio?
Radyum'umuz.
Nuestro radio.
Küçük Nötron'umuz bizi terk etti.
Nuestro pequeño Neutrón nos delató.
Cesur Griswold'umuz ne der?
Gracias, Sire. ¿ Qué dice nuestro galante Griswold?
Bizim'Yalnız'Rhodes'umuz.
Nuestro Solitario Rhodes.
Siz Shogun'umuz adına karşılıyorum.
Le saludo en nombre de nuestro Shogun.
Patricia, bak Simon'umuz döndü.
¡ Patricia, volvió nuestro Simon!
Muhterem Danton'umuz, zenginleri aforoz etmek yerine, yoksulları saygın kılmamız gerektiğini bizzat duyurmadı mı bize?
¿ No ha anunciado nuestro respetado Danton que en vez de prohibir las riquezas, hagamos la pobreza respetable?
Galiba hiç Pernod'umuz yok.
Me parece que no tenemos Pernod.
Bunlar bizim Ramon Navarro ve Jean Harlow'umuz.
Nuestro propio Ramón Navarro y Jean Harlow.
Bol bol soul'umuz var, eğer kalbiniz buna dayanırsa... buyurun Ağır Adam'la uçuşa!
¡ Tenemos mucha música soul y, si aguantan, vengan a volar alto con el Heavy!
Mervyn! Bak, Eamonn'umuz gelmiş.
Mervyn, ha llegado Eamon.
Bir Ford'umuz var.
Tenemos un Ford.
Artık bizim de gümüş "pound" umuz var.
Dentro de una semana vendrán los hermanos para una partida de caza.
Senato'ya söyleyin, İmparator'umuz burada kalacak.
Dí al senado que nuestro Emperador se queda aquí.
O bizim yeni İmparator'umuz.
¡ Es nuestro nuevo Emperador!
Dr. Wilbur'umuz için.
- Para nuestra Dra. Wilbur.
Fiddler, George'umuz var mı?
Fiddler, ¿ tenemos algún George?
Burada bir George'umuz var ve sen çok gençsin.
Bueno, aquí ya hay un George. Y tú eres tan joven.
Fiddler, George'umuz var mï?
Fiddler, ¿ tenemos algún George?
Tamam, şimdi 11.9'umuz olmalıydı.
Bien, deberíamos tener 11.9.
Doğal olarak bir Champollion'umuz da yok.
Aún no tenemos un Champollion.
71 Dom Pérignon'umuz var 120 dolar.
Tenemos un Dom Pérignon del'71 a $ 120.
Kıymetli Robinson'umuz için...
En lo que respecta a nuestro precioso Sr. Robinson...
İyi kalpli Smariton'umuz nerede?
¿ Dónde está el buen samaritano?
Hiç Plüton Nyborg'umuz kaldı mı?
¿ Nos queda algo de niborga de Plutón?
Sadece Source de Pavilion'umuz var.
Sólo tenemos Evian...
# Madem Doc'umuz var, Havva'mız neden olmasın?
Bueno, tenemos un "Doc". ¿ Por qué no una "Eva"?
Macross'umuz Dünya'dan ayrılalı 5 ay oldu.
Han pasado 5 meses desde que Macross dejó la Tierra.
Ron'umuz çok duyarlı bir evlattır.
Nuestro Ron... es inteligente.
Melmac'ta bizim de Robin Hood'umuz var.
Teníamos un Robin Hood en Melmac.
Bir uzmanımız, bir Maddox'umuz olsaydı...
Si tuviéramos un experto, o alguien que...
Travel Lodge 410'umuz var.
El Hotel de la carretera 410.
Scott'umuz, Tina Sparkle gibi biriyle dans edecek! Evet!
Nuestro Scott bailando con alguien como Tina Sparkle.
Maçtan önceki şovun başlamasına 2 saat 45 dakika var. Konuğumuz Troy McClure... bugün maçtan hemen sonra başlayacak... yeni sitcom umuz da oynuyor!
Estamos en la hora 2, minuto 45 del show previo al partido... y tenemos un invitado especial, el actor Troy McClure... cuya nueva comedia se estrena hoy, por coincidencia, después del partido.
Güvenlikten sen sorumlusun. Robocop'umuz nerede?
Ud. lidera Seguridad. ¿ Dónde está el Robocop que nos costó tanto?
Ne yazık ki ateşe verilmiş bir Roma'mız ve yangına ağıt yakanlarla şarkı söyleyen Neron'umuz yok.
Es una pena que no tenemos a Roma en llamas, Y Nerón a cantando en vivo, y llorando en el incendio.
Bizim Bajor'umuz o kadar şanslı değil.
Mi Bajor no es tan afortunado.
Hiç Playboy'umuz yok.
El problema es que no tenemos un "ganador".
Ve burada ofisimiz var, showroom'umuz...
Aquí está la oficina, la sala de exposición...
Decadron'umuz bitmiş olabilir mi?
¿ Es posible que no quede Decadron?
- Üzgünüm. Bizim zaten bir George'umuz var.
- Lo siento ya tenemos un George.
Tümü de geleceğe doğru koşmakta olan bir milyar Eddie Barzoon'umuz var. Hepsi de, çalışma saatlerini hesaplamak üzere, bozulmadan kalmış sibernetik klavyelere uzanırken Tanrı'nın eski gezegenini parmaklayıp parmaklarını yalayıp parsayı toplamaya hazırlanıyor.
Tenemos mil millones de Eddie Barzoon corriendo al futuro listos para meter el puño en la vagina del ex planeta de Dios y lamerse los dedos antes de tocar sus primitivos teclados cibernéticos para sumar sus jodidas horas cobrables.
Tıpkısı. Bizim küçük Kuşum'umuz.
Y también nuestro pequeño Kusum.
Sanırım hiç Waldorf'umuz kalmadı.
- Es increíble. - Aquí no es conocida.
Borg'umuz mu?
¿ Nuestro Borg?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]