Vallahi tradutor Espanhol
1,070 parallel translation
Vallahi, harikulade bir iş becerdik.
Lo orgullosos que estábamos. La mayor incursión de bandas.
Vallahi yanılıyosun kuzen Jesse.
Te equivocas.
Bu herif bu işle karı tavlarsa, şapkamı yerim vallahi.
Si ese chico consigue ligar, yo me como la gorra.
Burayı sevdim vallahi.
Oh, Me encanta este lugar.
Yemin ederim bu herif kağnı gibi vallahi.
Te juro que ese hombre se mueve como una tortuga.
Vallahi, siz zamane çocukları feci zekisiniz bu günlerde.
Los chicos de hoy en día son demasiado espabilados.
Vallahi bilemiyorum.
Bueno, es difícil saberlo.
- Vallahi bilmiyorum.
- En realidad no lo sé.
- Merhaba. Vallahi, ben...
Bueno, yo sólo...
Vallahi beni kandırabilirdi, çünkü geçirmek üzereymiş gibi görünüyorsun.
Pues estarás engañándome, porque eso es lo que parece.
Vallahi, hepsi biraz deli, Mary.
Bueno, todos están un poco locos, Mary.
Vallahi, Tom ve ben...
Bueno, puede decirse que Tom y yo...
Hecky, Hecky, ne diyebilirim. Dilim tutuldu vallahi.
Hecky, Hecky ¿ qué puedo decir?
Öyle bir yerde deliye dönerdin vallahi.
Uno enloquecería en un lugar como ese.
Ana, vallahi iyice dellendin sen!
Madre, de verdad, te estás volviendo loca. - ¿ Quién me va a mirar la cara aquí?
- Canımdan bezdim vallahi!
- ¡ Estoy harta de todo! Te casarás y te irás de casa.
Vallahi bununla benim bir ilgim yok.
Acepto Soy inocente.
Yoksa, vallahi seni sokak boyunca bir tavuk gibi kovalarım!
O por dios, lo perseguiré por la calle como a una gallina!
Vallahi, çok hızlı oldu.
Qué rápido llegamos.
Yemek pişirebilirsin, duş alabilirsin, TV izleyebilirsin hatta vallahi, canın isterse soluna bile dönebilirsin.
Puedes cocinar, ducharte, ver la televisión... y puedes doblar a la izquierda si se te antoja.
Verdikleri yardım parasını benden almaya kalksınlar bir... Vallahi, sen delirmişsin!
Y si intentan quitarme ahora mi pensión, sería una locura.
Vallahi, üzgünüm beyler.
Bueno, lo siento, chicos.
Hayır, rahatsızlık etmezsin, vallahi.
No te vas a entrometer, en serio.
Haklısın vallahi.
Sin duda.
Domuzlar gibisiniz vallahi!
¡ Sos como cerdos!
! Haberin yok! - Vallahi haberim yoktu abi.
- ¡ No sabes lo que hacer!
Vallahi erkeğim baba. Vallahi diyorum, inanın!
Le juro que soy un chico, señor.
- Ayıp olur abi, vallahi ayıp olur!
Me da vergüenza, señor. ¡ Me da vergüenza!
! - Vallahi Müslüman'ım abi, valla.
¡ Le juro que soy musulmán!
- Vallahi biliyordum baba, unuttum.
Le juro que me la sé, pero la he olvidado.
- Vallahi hastayız baba... -... ekmek, Kuran hakkı için- -
Estamos enfermos señor, muy enfermos.
- Yok vallahi.
- En absoluto.
Vallahi aynı babam gibisin.
Vaya, eres igual que papá.
- Vallahi geberteceğim. - Uy... Uy...
Juro que te mataré.
Vallahi hiç niyetin yoktur ya!
Honestamente, no tienes ninguna intención...
Vallahi bir kaçan kurtuluyor.
Necesitais huir para salvar vuestro...
Vallahi rezil olmuşum dünya aleme.
He sido deshonrado frente a todo el mundo.
- Vallahi hiç ortalarda yokturlar.
Ves, ninguno de ellos está por aquí.
Vallahi benden söylemesi, burası bir boka yaramaz.
Mira, honestamente, esto es una mierda.
Vallahi ortaklık başa beladır.
Hermano, aquí el negocio no es fácil.
Vallahi ne desem? Bu işin aklı da olmaz ki.
No sé qué aconsejarte.
- Vallahi ağadır.
- De hecho lo es.
- He vallahi ona uyduk.
- Te juro que nos convenció.
Her kim kavga ederse, vallahi falakaya yatırırım.
¡ Quien quiera que pelee de nuevo, le pegaré!
- Vallahi kurtarmaz bacım.
- Te juro que no puedo.
- Vallahi...
- Bueno...
Vallahi de yok, billahi de yok.
Lo juro por Alá.
Bu İlyas vallahi deli!
Qué loco está Ilyas.
- Vallahi diyorum!
No tienen nada.
Vallahi bir şey yapmadım abi.
Le juro que no he hecho nada.
Vallahi, bilemiyorum.
- Ay, no sé.