English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ V ] / Vd

Vd tradutor Espanhol

4,580 parallel translation
O çok kibar olduğunuzu söyler.
Dice que es Vd. muy serio y educado.
Bayan Wilson sizinle ilgilenecek.
La Sra. Wilson se ocupará de Vd.
- Ben Weissman'nın adamıyım.
- ¿ Quién es Vd.? - El criado del Sr. Weissman.
Fazla bir şey unuttuğunuzu sanmıyorum, bayan Wilson.
No creo que Vd. olvide muchas cosas.
Merak ediyordum da... Sizinle biraz konuşabiliriz. - Ben müfettiş Thom...
Me pregunto si podría... hablar un momento con Vd. Soy el inspector Thorn...
En azından, senin peşini bırakmış. Bunu anlatacak kimse kalmadı.
Al menos se lo ha quitado Vd. de encima.
Bayan Croft, anladığım kadarıyla Sir William'a sizden daha uzun süre hizmet eden yok, doğru mu?
Tengo entendido que ha servido Vd. a Sir William más tiempo que nadie.
Bu durumda, Leydi Trentham bir kaç soru sormak için bize katılır mısınız?
En ese caso, Lady Trentham, ¿ tendría Vd. la amabilidad de contestar a algunas preguntas?
Merak ediyorum, şansa inanır mısın?
¿ Cree Vd. en la suerte?
İyi misiniz?
¿ Está Vd. bien?
İyi misiniz, bayan Croft?
¿ Está Vd. bien?
Dedektif Thompson etrafa son kez bakmamı söyledi.
- Tengo que echar un último vistazo. - ¿ Está el inspector con Vd.?
Yerinde olsam, bu konuyu çoktan unuturdum.
Yo lo olvidaría si fuese Vd.
- Espri anlayışınız Fransız olduğunuzu gösteriyor.
- Su sentido del humor me dice que es vd. francés.
Baya ünlü birisiniz, Mr. Fiorentini. Neden Tokyo'dasınız.
Vd. tiene una reputacion, Sr. Fiorentini. ¿ Por que se encuentra aquí, en Tokyo?
Çok şairane.
Vd. era muy poetico.
Vasiyettede de aynı şey var.... ve ayrıca sizin hayatındaki tek erkek olduğunuzu söylüyor.
Dice lo mismo en el testamento... y tambien dice que vd. fue el unico hombre en su vida.
- hayır bu zevki kendinizin isteyeceğinizi düşünmüştüm.
- No, he supuesto que querria tener el placer de decirselo vd. mismo.
- Sizin kim olduğunuzu soruyor.
- Ha preguntado qu equien es vd.
Bu pek tabi ki sana birşey ifade etmiyor.
- Probablemente eso no le dirá nada a vd.
Sizinle taniştığımıza memnun oldum, Mr. Fiorentini.
Me gustaria encontrarme con vd. Mr. Fiorentini, si no tiene inconveniente.
Buradan canlı çıkamayacak olan sensin.
Vd. es el unico que no saldrá vivo de este banco.
Sen kazandım, Mr. Fiorentini.
Vd. gana, Mr. Fiorentini.
Ya sen ne yapıyorsun?
¿ Cómo se gana Vd. La v ida?
Bakın, bayan. Onun ölçüsüne uygun bunlar.
Véalo Vd. Misma, son de su talla.
Ama bir aileniz var?
Pero tiene Vd. familia.
Süpermarkette buldum, ama siz çekip gittiniz.
Lo encontré en el supermercado pero Vd. se marchó.
Pekala, neyimiz var?
Bueno, ya estoy con Vd. La carne...
Siz, Donzeler'in yanına yeni taşınanlarsınız değil mi?
Es Vd. La nueva, ¿ no? La vecina de los Donze.
"Facia" derken neyi kastediyorsun?
¿ Qué entiende Vd. Por fiasco?
Bu mahallenin kazananı sizsiniz.
Es Vd. La ganadora del barrio.
Ama beni görmeye gelmelisin.
Entonces, venga a verme Vd.
Bayan Taylor, biliyorsunuz, St. James özel bir Akademi.
Sra. Taylor, tal como Vd. sabe, St James es una academia privada.
Ve şimdi Önsuç size yarayabilir.
Precrimen puede funcionar para Vd.
Önceden kararlaştırmadan bahsediyorsun, ki bu hep olur.
Vd. habla de predeterminación, la cual se da todo el tiempo.
Onu yakaladın.
Vd. la ha cogido.
- Sen hiç girmedin mi?
¿ Vd. nunca ha entrado?
Herhalde sizden önce.
Puede que aún no estuviera Vd. en Precrimen.
Tamam, sadece kadının kehanetini istiyorsunuz.
Así que Vd. sólo quiere la previsión de la mujer.
Bunu yapmayacaksın.
Vd. no hará nada.
Gözlemleyebilirsin.
Vd. puede observar.
Çünkü Önsuç'u sen icat ettin.
Porque Vd. inventó Precrimen.
Bazı çocukların öldüğünü mü söylüyorsun?
¿ Dice Vd. que algunos murieron?
Sen yok etmek istiyorsun.
Vd. quiere destruirlo.
Eğer kurbanını öldürürsen sen yok etmiş olacaksın.
Será Vd. quien lo destruya si finalmente mata a su víctima.
- Neden sana güveneyim?
- ¿ Por qué confiaría en Vd?
Sen delirmişsin.
Está Vd. loca.
- Siz ve John buraya gelir misiniz?
- ¿ Vd. y John vienen aquí?
Siz oğlunuzu kaybedin, bakalım nasıl üstesinden geliyorsunuz.
Si perdiera un hijo, me gustaría saber qué haría Vd.
Lamar, ondan Önsuç'a daha çok ilgi gösterdiği için ayrıldınız diyor.
Lamar cree que abandonó a John porque se entregó a Precrimen en vez de a Vd.
Yetim olduğunu söylemiştin.
- Dijo Vd. que era huérfano.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]