Vee tradutor Espanhol
596 parallel translation
- Vee 1, 2, ve 3, tamam.
Uno, dos y tres.
Vee, Bazı ilgili ilanlardan sonra, ikiside onun ilk büyük fotoğrafik projesini düşünme cesaretini buldu.
Y, entonces, tras algunas publicaciones relevantes, ambos encontraron el valor de concebir su primer gran proyecto fotográfico.
Vee kestik
¡ Y corten!
Hücre kapısını neden açık bıraktın Vee?
¿ Por qué dejaste la puerta de la celda abierta, Vee?
Şuradaki ismi görüyor musunuz?
¿ Vee este nombre?
- Hadi ama, Vee.
- Vamos, Vee.
Vee!
¡ Vee!
Vee... durun!
Compañía... ¡ alto!
Vee burası!
¡ Y tenga!
Vee, hop!
¡ Esto! ¡ Fsss!
Selam, Vee yenge.
Hola tía Vee.
Elbette, Vee yenge, ama lastiği inik.
Claro tía Vee, lo que pasa es que está pinchada.
- O halde Holland'ınkini ödünç alabilir mi?
Entonces puede llevarse la de Holland, ¿ no? Claro, tía Vee.
Gösteriden sonra eve dondurma getireceğiz, Vee yenge.
Cuando volvamos del cine traeremos helados tía Vee.
Vee Jumbo bu beyefendiyi seçti.
Y Jumbo elige a éste caballero...
Harca vee mutlu olacan.
Gasta y serás feliz.
vee ordaki kim?
¿ Y ahí quiénes están?
En kötüsünü düşün, yarı yarıya haklı olur düşüncen vee buraya geliyor O zaman ben giderim
Piensen lo peor y apenas llegarán a la mitad Son de lo peor
- Vee siz bayan...?
- Y usted es la señora....?
Vee Grady bir jump kick ile Kwon'u minderin dışına yolluyor
¡ Grady ataca con una patada con salto sacando a Kwon fuera del cuadrilátero!
Vee, bu ev bizim.
Y hemos comprado la casa.
- Vee gazeteyi alıyorsun..
¡ El periódico!
- İyi o zaman, yerime oturuyorum vee..
Me siento y enciendo la...
halletsin.. - Tamam buraya oturuyorum.. .. vee sardalyalarımı açıyorum..
Está bien, me sentaré y encenderé las sardinas.
Selam Vee.
- Sí. Hola, Vee.
- Neşelendirmeye uğraşıyordum. - Sen şu Veronica'sın!
- Intentaba animarte, Vee. - ¿ Eres esa Verónica?
- Hiç hafızası yok, vee?
- Entonces, no tiene memoria?
Vee...
Y es un...
Neden bilmiyorum, sanırım numaram cüzdanındaydı. Annesini bulmanın bir yolunu bulmaya çalıştım, Marina'nın bana Umbria'da yaşadığını söylediğini hatırladım, vee...
No lo se, supongo que mi numero estaba en su cartera me las arreglé para encontrar a su madre, recorde que me dijo que vivia en Umbria...
Vee, - - Bu hiç iyiye alamet değil.
Y, uh... No es una buena señal.
LING-tomaH oH-ma-do-VEE-kos ZO!
No preguntaré. He venido a darle las gracias por lo de anoche. A Grilka le encantó.
Bazen George agaca çarpar, vee
A veces George estrellarse contra árbol, y a veces- -
Derin bir nefes alın vee...
Respire profundo y...
Vee ben de onunkine dokundum.
Y yo toqué la suya.
Vee tüm enerjimizi Dharmaya yolluyoruz.
Estamos enviándole toda la energía a Dharma.
Bu yer - senin içine girip kanını ve terini akıttığın vee..
Esta casa, tienes que trabajarla y sudar y poner tu sangre en ella.
Bir. İki... Vee.
A la una..... a las dos..... y a las...
Vee... Sakın köpeğini getirme.
No traigas al perro.
Vee Photorama.
Al fotomatón.
Vee, beraberinizde kimler var?
- Y, ¿ Quién está con usted aquí?
Bu bir grup çalışması, o yüzden sizi beşerli gruplara ayıracağım. Grup ise Stan, Kyle, Eric, Kenny, vee Tweek. Bir bakalım.
Será un proyecto de grupos así que los pondre en grupos de 5.
Vee uyuşturucular kötüdür. Uyuşturucu kullanmamalısınız.
Y, uh, con respecto a las drogas, las drogas son malas.
Vee motor!
¡ Acción!
Vee kes!
- Buenas noches.
Vee başla!
¡ acción!
Vee, Bu hiç iyiye alamet değil.
Excéntrico.
- Evet, evet. Şimdi... Bir elma alalım, birkaç gül yaprağı vee abrakadabra...
Ahora... y abracadabra... impresionante murcielago?
- Vee, sonunda çıkıyorum..
Y me Voy.
Sorun şu ki, Ben sadece... odaklanmalıyım şuanda, çünkü... vee, tamam.
La cuestion es que necesito concentrarme ahora, porque...
OH-ma-do-VEE-kos ZO...
Todo lo que hice y dije fue perfecto.
Vee motor!
Acción.