Velveeta tradutor Espanhol
25 parallel translation
Tenin... çok yumuşak.
Tu piel... es tan suave. Parece Velveeta.
Velveeta nedir biliyor musun?
¿ Sabes lo que es Velveeta?
Alpha Velveeta Knuckle Underwear, kalkış izni verildi.
Alfa Veleta Nudillos Calzones, permiso para despegar.
O Velveeta Annie'dir.
No mires. Es "Annie Roquefort".
Velveeta'daki romork süprüntüsü gibi FBI üstümüzde.
El FBI nos sigue muy de cerca.
Başlı başına bir maddedir. Velveeta veya plütonyum gibi. - Denemeyecek misin?
Los mazapanes no son dulces son una sustancia, como la Velveeta o el plutonio
Elimiz de bir paket var ve elimizde Velveeta var.
Tenemos Kraft,... y tenemos Velveeta.
Kızartılmış salam ve Velveeta.
Boloñesa frita con queso.
Teşekkürler, Velveeta.
Gracias, Velveeta.
Cheez Whiz ya da Velveeta.
- Para mí es Cheez Whiz o Velveeta.
Peynir mi tükenmiş?
¿ Se quedaron sin Velveeta?
Lane sayesinde zaten parti dediğimiz bir bardak cin ile bir kutu velveeta peynirinden ibaret.
Lane la redujo a un vaso de ginebra y una caja de queso procesado Velveeta.
Hayır, fetiş peynir yemem. Velveeta yerim.
No las como con fetiche, sino con queso.
- Evet, yağ fıçısı olanla. - Henry.
Sí, la gorda que parecía un tanque súper enorme de queso Velveeta.
Konserve yemekler, Velveeta falan veriyorlardı.
Queso barato y latas grandes y toda esa mierda.
Kusura bakmayın, sadece peynirli kraker hazırlayabildim.
Lo siento, nada más tengo queso Velveeta y galletas.
Abartmadan söylüyorum ki onu bir dilim Velveeta peynirini tek oturuşta yerken gördüm.
Literalmente la vi comerse un bloque entero de queso Velveeta de una sentada.
- Velveeta'yı yakmıştın.
Quemaste el Velveeta.
- Velveeta çok kafa karıştırıcı.
Bueno, el Velveeta es confuso.
Demek istediğim Velveeta gibi parlak olabilirsin ama eninde sonunda kızına bakmak zorundasın.
Lo que quiero decir, es que puedes ser suave como terciopelo pero al final de día, tienes que cuidar a tu chica.
Ona göre Velveeta da peynir.
Cree que el queso amarillo es queso.
- Velveeta.
Velveeta.
Dur bir dakika, Valveeta oradaysa ne olacak?
Espera, ¿ y si está Velveeta?
doğduğundan beri yediği geleneksel bir şey.
Le estoy poniendo un poco de queso blanco... Me las arreglo con un pococ de queso Velveeta.