Vicente tradutor Espanhol
255 parallel translation
St. Vincent's Kilisesi.
Párroco de San Vicente.
Kızanlara bir şeyler ver Vicente.
Vicente dale algo a los chicos.
Vicente!
¡ Vicente!
Erzak almak için Vincente'yle Rock Springs'e gideceksiniz.
Vicente y tú iréis a Rock Springs a por suministros.
Bu Vincente, çeteden.
Es Vicente, uno de banda.
Vincente nerede?
¿ Dónde está Vicente?
Vicente işaret bırakıyor.
Vicente está marcando el camino.
Vincente, volkanik kaya.
Vicente, de roca volcánica.
Bir gün, Salome gibi ona kızgın bir tavada Vicente'nin kafasını sunacaksın.
Algún día, igual que Salomé, hará que les sirvas la cabeza de ese Vicente en una sartén.
Vicente, o uçtan sen tut.
Vicente, ponte en ese extremo.
Vicente'nin çantasında bir şişe kaktüs suyu var. Biraz ister misin?
Vicente lleva una botella de mezcal en la alforja. ¿ Quiere un poco?
Belki de sen ve Vicente?
¿ Entre tú y Vicente?
Fiske, Vicente, tepenin şu ucunu izleyin.
Fiske, Vicente, vigilad ese lado de la ladera.
Hayır, bu gayet iyi, Mr Vicente.
No se preocupe, Sr. Vicente.
Mr Vicente buranın sahibi.
El Sr. Vicente es el dueño.
Zeki mi?
¿ Vicente?
- Vincente, makineli var mı?
- Vicente, ¿ hay ametralladoras?
Vicente öldü.
Y mataron al mensajero.
Federal Hapishane Komutanı Yüzbaşı Vicente Barrera Webster'ın nasıl kaçtığına ve şu an nerede olduğuna dair ipucu olmadığını söyledi.
El capitán Vicente Barrera, comandante de la prisión federal dijo que no hay pistas sobre el paradero de Webster o sobre su método de escape.
San Vicente, galiba.
San Vicente, creo.
- Vicente'yi görmeye geldi.
- Ha venido a ver a Vicente.
Oğlum Vicente kendi adını bu şekilde söylüyor.
Así es como se hace llamar mi hijo Vicente.
- Vicente'mi?
¿ Vicente?
Sen ve Vicente'mi?
¿ Tú y Vicente?
Vicente ile aranızdaki bu husumete bir son vermelisiniz.
Este odio entre tú y Vicente debe terminar.
- Vicente, hep Vicente.
Vicente, siempre Vicente.
Pablo, ben mazur gör ama kardeşin Vicente fazlasıyla Gringolaşmaya başladı.
Pablo, perdóname... pero tu hermano Vicente se está volviendo demasiado gringo.
İnan bana, hadise Vicente'nin söylediği gibi değil.
Créeme, no fue como dice Vicente.
Sen, ben ve Vicente, ha?
Tú, Vicente y yo, ¿ eh?
Senin, benim ve Vicente'nin.
Tuya, de Vicente y mía.
Vicente'den korkuyorum.
Sí, miedo por Vicente.
İnan bana, durum Vicente'nin söylediği gibi değil.
Créeme, no es lo que dice Vicente.
Sadece bu kadarını anlattım, Vicente.
Pero eso es todo lo que le dije, Vicente.
Luisa Rojas'ın evlenmeye niyetli olduğu adamın erkek kardeşi Vicente Cardenas'dan bir çocuğu olacağını öğrenecek.
Luisa Rojas va a tener un hijo de Vicente Cardenas... el hermano del hombre con quien se iba a casar.
Bir gramofon, Chico Alves var, Vicente Celestino var... üç elbise, yığınla tarih kitabı... bir kutu boya kalemi ; ayrıca bir koca kutu daha ; çeşitli oyunlarla dolu bir başka kutu... pervanesi dönen bir uçak, beyaz yelkenli iki tekne...
Un tocadiscos, discos de Chico Alves, Vicente Celestino... tres trajes, un montón de libros de historia... una caja de creyones de las grandes, una caja con todos los juegos... un avión que mueve las hélices y dos barcos con vela blanca.
Ayışığı ormana düşer Kurşuni bir yağmur gibi... 60 yeni şarkı.
La luz de la luna cae sobre la floresta Los últimos éxitos de Vicente Celestino... y de Chico Viola. Sesenta canciones nuevas.
Vicente Celestino'nun son parçaları
Los últimos éxitos de Vicente Celestino...
Vicente Celestino ve Chico Viola'dan daha iyi olup olmadığınızı görmeliyim.
Sólo quería ver si canta mejor que Vicente Celestino y Chico Viola.
"Sâo Vicente'de Fransızların düşmanları olan Portekizliler yerleşmişti."
"En São Vicente vivían los portugueses, enemigos de los franceses."
Sâo Vicente'ye varana kadar bizden yana savaşmak zorunda kalacak.
Tendrá que luchar de nuestro lado... hasta que lleguemos a São Vicente.
Kate'in süveteri, Yasko'nun bonzaisi, Dr Vincent'in gemisi, şişesinden çıkmış.
suéter de Kate, bonsái Yasko, buque Dr. Vicente, fuera de la botella.
Aziz Vicente'in berbat olduğunu söylemem günah sayılmaz herhalde.
Me hubiese gustado que hiciese el vino de la iglesia. No creo que sea pecado decir que el de San Vicente es repugnante.
Ben Vicente, müdür yardımcısı.
Soy Vicente, ayudante del gerente.
Santa Ana, San Vicente, San Miguel.
Santa Ana, San Vicente, San Miguel.
Vincent Van Gogh'un evinin nerede olduğunu biliyor musunuz?
¿ Sabe dónde vive Vicente Van Gogh?
Siz Vincent Van Gogh musunuz?
¿ Es usted Vicente Van Gogh? Sí.
Kaygı, Aziz Vincent de Paul, Afrika'ya Gıda, Yaşlılara Yardım var. Belki Mizahi Yardım'a da birkaç sterlin veririm.
Están Concern, San Vicente de Paul, Alimentos para África, Ayuda a los Mayores.
Vincent Ferrer ise...
Mientras que Vicente Ferrer...
Yani, Vincent Ferrer.
O Vicente Ferrer.
Vicente Fernandez...
Vicente Fernández...
Vincente.
- Vicente.