English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ W ] / Walid

Walid tradutor Espanhol

109 parallel translation
Velid'in ne dediğine aldırma kardeşim, babamızı düşün.
No se trata de Walid sino de nuestro padre.
- Senin gerçek evladın, ikinci oğlun Velid. - Bence savaş şart.
Walid, tu segundo hijo, es tu verdadera sangre.
Bir yanda oğlum Velid! Ortada ben!
Mi hijo Walid... y yo!
Sanırım elimde birşey var. Walid Fahladi.
Acá tenemos algo.
Shaheed'in yanında pek takılmaz
Walid Fahladi. estaba entre Shaneed
- Walid aldı parayı.
Walid ha ido a buscarlo.
- Walid kim?
- ¿ Quién es Walid?
Dinle Layla, senin kim olduğunu bilmiyorum, Walid kim onu da bilmiyorum.
Escuche, Leila. No sé quién es usted ni quién ese Walid.
İlgilenmiyorum da.Tek birşeyi istiyorum.
No tengo ningún interés en saber quién es usted ni quién ese Walid, pero sé una cosa :
Biraz saygılı ol!
Deberías avergonzarte, Walid.
- Kocamın oğlu Walid.
El hijo de mi marido.
Ama Walid...
Pero Walid...
Walid, babasıyla kavga etmiş. Buraları yakmış.
Walid se ha peleado con su padre y ha provocado el incendio.
Parayı Walid aldı.
Es Walid quien se lo ha llevado.
Bana Walid aldı hikayesini anlatma.
Conozco esta historia de Walid y sé que tienes el dinero.
Sen oraya gittin ve birşeyler aldın.
- Walid se lo llevó. Eso no me interesa.
- Parayı Walid aldı.
Te repites.
Walid.
- Walid. – Qué?
Valid, seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim.
Walid, lo siento mucho, te metí en esto.
Walid?
¡ Walid!
Bak, eğer serbest bırakacağın birisi varsa, o kişi Walid olmalıydı.
Mira, si vas a liberar a alguien, debería ser a Walid.
Walid soruşturmadaki şirketin başında bulunuyor.
Walid es la cabeza de una organización que está siendo investigada.
Walid masum.
¡ Walid es inocente!
O halde Walid'in endişelenmesi gereken bir şey yok, Sandra.
Entonces Walid no tiene nada de qué preocuparse, Sandra.
Buradan gitmeden önce onunla konuşmam gerekiyor.
Necesito hablar con Walid antes de irme.
- Walid'in hakları var.
¡ Walid tiene derechos!
Walid, seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim.
Walid, siento mucho haberte metido en esto.
Bu aramanın arkadaşın Walid'le ilgili olma ihtimali var mı acaba?
¿ Por casualidad esto concierne a su amigo Walid?
Walid'in başına geleceklerden bizzat seni sorumlu tutuyorum.
Lo hago personalmente responsable de cualquier cosa que le pase a Walid.
Walid Al-Rezani.
Walid Al-Rezani.
Walid'in kulağına bombalarla ilgili laflar gelmiş.
Walid escuchó una conversación sobre las bombas.
Eğer o tesislerde aktif bir ekip varsa... Walid'in daha fazla şey öğrenmesi gerekli.
Si hay una célula activa dentro del establecimiento de detención necesitamos que Walid averigüe más.
Walid böyle bir şey için eğitimli değil.
Walid no tiene entrenamiento para hacer algo así.
Walid bunu yapıyor olmamalı.
- Walid no debería estar haciendo esto. - Él va a estar bien.
Size önce de söyledim.
Ya se lo he dicho antes, Walid es mi cliente.
Walid benim müvekkilim. Ne söylediğinizi biliyorum... ve doğrusu bu FBI için hiçbir şey ifade etmiyor.
Ya sé lo que me dijo y francamente eso no tiene peso con el FBI.
Kızkardeşinizin, Walid'in yanına hastaneye gitmek için yola çıktığını söylediler. Sizi yakında arayacakmış.
Dijeron que su hermana está de regreso en el hospital para estar con Walid y que lo llamará pronto.
Eğer o tesislerde aktif bir ekip varsa Walid'in daha fazla şey öğrenmesi gerekli.
Si hay una célula activa dentro del establecimiento de detención necesitamos que Walid averigüe más.
- Samuels, Walid'in içlerine sızdığı adamların resimlerini gönderdi.
Samuels nos acaba de enviar las imágenes de los hombres con los que está de encubierto Walid.
Walid telefonu alabilirse, yapılan tüm konuşmaların izini sürebilirim.
Si Walid puede tomar el teléfono, puedo rastrear cualquier llamada que se haya hecho con él.
Konuşmadan sonra Walid'i oradan çıkarırsınız.
Bien. Entonces, después de eso, saquen a Walid de ahí.
Walid o telefonu almakla müthiş bir iş başardı.
Walid hizo un gran trabajo obteniendo ese teléfono.
Walid onların güvenini kazandı.
Walid se ha ganado su confianza.
Tamam. Walid telefonu geri verebilirsin.
Bien, Walid puede devolver el teléfono.
Walid'i oradan çekip çıkartıyorum.
Voy a sacar Walid ya mismo de ahí.
Korumalara, Walid Al-Rezani'yi çıkartacağımızı bildirin.
Notifiquen a los guardias, hay a sacar a Walid Al-Rezani.
Walid, Walid.
Walid, Walid.
Walid onların güvenini kazandı.
Walid se ha ganado su confianza
Walid'i oradan hemen çıkarıyorum.
Voy a sacar a Walid de aquí.
Walid'in başına gelenleri az önce öğrendim.
Acabo de escuchar lo que le paso a Walid.
Walid Al Razani.
Walid Al-Rezani.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]