English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ W ] / Warlock

Warlock tradutor Espanhol

65 parallel translation
Birazdan "Batı Warlock Zaman Kapsülü" burada olacak.
En unos instantes veremos... "La cápsula del tiempo de West WarIock".
Şey, George, insanlar 2057 yılında Napoleon'un içine baktıklarında bu, kesinlikle Batı Warlock'u ulusal ilgi odağı haline getirmeli.
George... West WarIock estará de actualidad... cuando abran a napoleón en eI año 2057.
Warlock bizi mahvetti.
Warlock puede conmigo.
Tabi ki öyle, sana karşı koyacak erkek bu kasabada bulamazsın.
¿ Quién? Nadie en Warlock se enfrentaría a ti.
Bu adamın Warlock'a gelip, herkesi dehşete düşürmesine izin veremeyiz. Hayatımız bahasına bile olsa.
No podemos dejar que esta anarquía y violencia acabe con Warlock, aunque tengamos que arriesgar nuestras vidas.
Buna komite adına karar verebiliriz.
Del comité de ciudadanos de Warlock.
Blaisdell, Warlock'ın kurtulması için tek şansımız.
La única esperanza Blaisdell es ser inmune a los balazos.
Warlock.
Warlock.
Herşey çok değişecek, Warlock için bir başlangıç olacak.
Con sus pistolas de oro y todo. Un nuevo comienzo para Warlock.
Warlock'ta son zamanda olanlar hiç te hoşuma gitmiyor.
Y he oído que ha habido tensión en Warlock últimamente.
Görüyorsun, bay Gannon medeniyet Warlock'a gelmeye başladı.
Intento decir que la civilización se ha detenido en Warlock.
Doğru beyler, Warlock'ta büyük gelişmeler görüyorum.
Parece que las cosas han mejorado en Warlock
Warlock'a hoş geldiniz, bayan...
Bienvenida a Warlock, Srta...
Warlock'dan gitsen iyi olacak.
Será mejor que te vayas de Warlock.
Demek Lily'i görmeye Warlock'a gelecekler.
Hay gente que preferiría ver en Warlock antes que a Lily.
Biz, Warlock'ta böyle yapmıyoruz.
Así no se hacen las cosas en Warlock.
Warlock'ta tavuk gibi yaşamaktan kurtulun.
¿ O sois todos unos gallinas en Warlock?
Gönüllü O olduğuna göre bence, Warlock sheriff'i de o olacak.
Así que será el nuevo ayudante. del sheriff.
Evet, görünüşe göre Warlock'a kanun geliyor.
Parece que la ley vuelve a Warlock.
Warlock'ta, hiç kimse bu gece burada pişirilip yenenleri tahmin edemez.
Supongo que no hay muchos hombres en Warlock que cenen comida casera esta noche.
Warlock'a geldiğim zaman genç bir kızdım O zamanlar farklıydım, hayallerim vardı.
Cuando llegué a Warlock, era muy joven y soñaba que algún día sería alguien.
Bu adam Warlock'ta yasaları koyan adamdır. Bu yüzden ona, yasaların koruyucusu adını taktık.
Dijo que si Warlock puede tener un marshal fuera de la ley, también puede tener un jefe de reguladores.
Warlock'a gelmek, marshal olmak, bir araba kowboyu çekinmeden öldürmek koruyucu ünvanı almak, sonra bizim sizi öldürmemiz, sonra başka bir marshal'ın gelmesi ve onun daha çok adam öldürmesi, ve böylece...
El pueblo de Warlock nombra a un marshal que mata a un puñado de pistoleros y nosotros nombramos a unos reguladores y le matamos a usted y el pueblo nombra a otro marshal que mata a más pistoleros y nosotros nombramos...
Bakalım Warlock kendini koruyabilecek mi.
Veamos si Warlock es capaz de cuidar de sí mismo.
Beni öldürsen bile, artık Warlock'ta yasalar var. Bir şey yapamazsın.
Si vas a entrar con tus reguladores, será mejor que me mates.
Sakın Warlock'a gelme.
No entréis en Warlock.
Belki de, Warlock halkı bana yardım edebilir.
Quizá la gente de Warlock se decida a ponerse del lado de la ley.
Warlock'a gelmek nedemek, artık anlıyacaklar.
Ahora veremos hasta dónde puede llegar la ley en Warlock.
Warlock'ta yeterince adam öldü.
Warlock ya ha tenido bastante.
Warlock burda öyle değil mi?
¿ El hechicero está aquí, no?
Warlock'u durduracak tek yol var, sende biliyorsun bunu.
Hay sólo una forma de detener a un hechicero, tú lo sabes.
Bu Asgardian pusulası bize Warlock'un yönünü gösterecek.
Este compás de Asgardian nos llevará al hechicero.
- Warlock.
- Un hechicero.
Ve eğer şeytanın çocuğu, Warlock... babasını serbest bırakmayı başarırsa... bütün gezegenin pek bir şansı da kalmayacak.
Y si el niño del diablo, el hechicero... tiene éxito soltando a su papá... Todo el maldito planeta estará cagado.
Sadece savaşçılar Warlock'u öldürebilir. Ve hiç bir zaman haça ihtiyaç duymazlar.
Sólo los guerreros pueden matar al hechicero, incluso necesitan la daga.
Burda Warlock'a zarar verebileceğimiz söyleniyor.
Dice aquí que puedes lastimar al hechicero.
Warlock'un taşlar için geleceği.
Que los hechiceros vendrán por las piedras.
Warlock burda, öyle değl mi?
¿ El hechicero está aquí, no?
Yakın bir arkadaşının ölümünden ve başka kişisel sebeplerden dolayı Kaptan Ivanova yeni hizmete giren Muharip sınıfı destroyerlerden biriyle bir yıl sürecek olan deneme seferine çıkmak üzere başvurduğu öğrenildi.
Citando la muerte de un amigo próximo y razones personales... la capitán Ivanova pidió y recibió un destino... a uno de los nuevos destructor Warlock para un crucero de pruebas de 1 año.
Ve genç Warlock'un payı da Camelot kapılarına varmasıyla başlıyor.
Y así será para el joven hechicero que arribará a las puertas de Camelot.
Warlock'ın 50. seviyesine düştüm
Me llevó un brujo 50mo nivel.
Birlikte ne yapalım, bütün gün Twisted Warlock mı oynayalım?
¿ Qué voy a hacer, jugar Twisted Warlock todo el día?
Adam Warlock'un ruh cevherinin gücüyle zihinden zihine konuşuyoruz.
Estamos hablando telepáticamente... a través de la Gema del Alma de Adam Warlock.
Her defasında algılanan bir dengesizlik var, burada Warlock'a teşekkür ederiz, biz, her ne olursa olsun duruma müdahele ediyor ve üstesinden geliyoruz..
Cuando Warlock detecta un desequilibrio... nos inmiscuimos y nos ocupamos del problema. Sea lo que sea.
Planımız, Warlock onu ruh taşının içine çekene kadar uzun bir süre onu meşgul etmekti..
Nuestro plan era mantenerlo ocupado el tiempo suficiente... para que Warlock lo arrastrase aquí, dentro de la Gema del Alma.
Warlock, şimdi!
¡ Ahora, Warlock!
Warlock, ne oldu?
Warlock, ¿ qué ha pasado?
Kızıl Kan, Ceviz Büyücüsü Karamel Kadavra.
Ginger Gore, Walnut Warlock, Caramel Cadaver.
Bu Warlock bu da Dragon.
Este es Warlock... Y Dragon.
Bugün Buckhorn Otelinde Batı Warlock Kenti Babanın "Öğle Yemeğindeki bir konuşmada " Belediye Başkanı Herbert Ayers
" En un discurso en eI restaurante... del hotel Buckhorn de West WarIock... el alcalde Herbert Ayers, formalmente... aceptó un monumento único... que George Tiffany ha donado a Ia ciudad.
- ve World of Warlock oynamayı içermeyen bir şey.
Pues entonces encuentra una distracción, hijo, algo que no implique estar deprimido, comer comida basura y jugar al World of Warlock.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]