English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ W ] / Woz

Woz tradutor Espanhol

130 parallel translation
- O bana bir iş ayarlardı.
Me ha montado una historia con un tal Woz.
Woz, bize mavi kutu lazım, bilgisayar değil.
¿ Qué? Woz, necesitamos cajas azules, no computadoras.
Woz, etrafta fareler olmak zorunda mı?
Woz, ¿ debemos tener ratones?
Hey, Woz, aynı dili konuştuğumuzu varsayıyorum, doğru mu?
Hey, Woz, asumo que hablamos el mismo idioma, ¿ verdad?
- Woz, sen bir numara olabilirsin. - Ben sıfır olacağım.
Woz, tú puedes ser el número uno.
Woz, sen ve ben.
Woz, tú y yo.
- Hey, Woz.
- Hey, Woz.
Burada uyuyamazsın.
No duermas en el stand, Woz.
Woz. Hey, ne yapıyorsun? Bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum.
Woz. ¿ Qué haces?
Woz!
¡ Woz!
Bevbat, Woz.
Oh, dedible, Doz.
Hey, koca adam.
Hola, muchachote. ¿ Woz?
Woz? Woz?
¿ Woz?
- Peki ya Woz?
- ¿ Y Woz?
- Woz!
- ¡ Woz!
Woz, indir onu!
¡ Woz, ponlo contra el suelo!
Bok gibi görünüyorsun Woz.
Estás hecho una mierda, Woz.
Şu s.ktiğimin çakmağı, Woz.
Ese jodido encendedor, Woz.
Yüce ve Güçlü Woz.
- Creo que sí. El gran y poderoso "Woz".
Sen Steve Woz-ni-ak değilsin.
No Steve Woz-ni-ak te.
Hayal gücünü Jobs, kabloları ise Woz halletti. Ve karşınızda, Apple 1.
Wozniak hizo el cableado y Jobs hizo el sueño y velo aqui, the Apple 1.
Jobs ve Woz yaptıkları prototipi 1976'da, evlerindeki bir Bilgisayar Kulübü toplantısında teknoloji delisi diğer arkadaşlarına gösterdiler.
Jobs y Woz revelaron el prototipo a sus colegas tecnologicos En el Home Brew Computer Club en 1976.
Woz, Steve ben.
Hey, es Steve.
- Woz.
- Woz...
Sana şu kadarını söyleyeyim, bu şey harika. Harika bir iş çıkaracaksın Woz.
Te digo que esto es impresionante, serás grande.
- Uzun zaman oldu, Woz.
- Hace mucho que no te veo, Woz.
Ben yüz tane telefon görüşmesi yapıyorum Rod köle gibi çalışıyor çocuk da hep yapacak bir şeyler buluyor ve Tanrı biliyor Woz da kendi ağırlığını kaldırıyor.
Estoy aquí dentro haciendo 100 llamadas. Rod esta ahí esclavizado,... el chico siempre tiene algo que hacer,... y Dios sabe que Woz ya hizo lo suyo. - Gracias.
Hatırlıyorum da ilk seferinde Los Angeles'ı aramıştık. Woz'un Pasadena'daki akrabalarını.
Y recuerdo la primera llamada que hicimos fue hasta L.A., a uno de los parientes de Woz, en Pasadena.
Woz, Henry Kissinger taklidi yaptı.
Él, ah... Steve se hizo pasar por Henry Kissinger.
Woz'un hedefi renkli grafikler eklemekti.
Las ambiciones de Woz fueron que quería añadir gráficos a color.
Woz, Steve ben.
Woz, es Steve.
Ben yüz tane telefon görüşmesi yapıyorum Rod köle gibi çalışıyor çocuk da hep yapacak bir şeyler buluyor ve Tanrı biliyor Woz da kendi ağırlığını kaldırıyor.
Estoy aquí dentro haciendo 100 llamadas. Rod está ahí esclavizado,... el chico siempre tiene algo que hacer,... y Dios sabe que Woz ya hizo lo suyo.
Kryztof Woz, numarası 22936.
Kryztof Woz, número 22936.
Peki, neden beni aradın, Woz?
¿ Para qué me has llamado, Woz?
Woz sadece oyunlar oynayan yaşlı bir adam.
Woz es un viejo hombre jugando juegos.
Bana bunu söylenin Woz olduğunu nereden biliyorsun?
¿ Cómo sabías que Woz me lo contó?
Kryztof Woz.
Kryztof Woz.
Kryztof Woz ile tanışın.
Conoce a Kryztof Woz.
Woz yakalanmış, suçu kanıtlanmış ve kabul etmiş... 25 yıl hapis cezası.
Woz fue capturado, condenado, y recibió... Una condena de 25 años.
O geçen ayini idare etti ve Woz asalaten ona verdi.
Sabes, él administró la extremaunción... y Woz se lo dio personalmente.
Kryztof Woz bu elmas çaldığı zaman bir suç ortağı vardı ve o da babandı.
Kryztof Woz tuvo un cómplice... cuando robó esos diamantes, y ese era tu padre.
Woz hapse gitti ve seni de Aziz.Roch Yetimhanesi'ndeki. dost canlısı rahip alarak sana göz kulak olmaya çalıştı.
Woz va a la prisión, y terminas en el Orfanato de St. Roch... con un cura amistoso tratando de cuidarte.
Boş ver, aptal.
No seas idiota, Woz.
Woz, daha neler.
Woz.
Kahretsin, Woz!
¡ Maldición, Woz!
- Woz?
- ¿ Woz?
- Woz, şu an yaptığımız şey sanki kapıları açmak. Steve harcadın adamı.
Steve, acabaste con ese tipo.
Her gün.
Woz, lo que hacemos ahora es como abrir puertas cada día.
Geliyorum Woz! Geliyorum!
Ya voy, "Woz", ya voy.
Büyüdük, Woz.
Crecí, Woz.
- Woz Papa'yı aradığınızı söylemişti.
Bueno, escuché que llamaron al Papa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]