Yakup tradutor Espanhol
148 parallel translation
Yakup'un güzel bir sakalı var!
¡ Joseph consiguió una buena barba!
O halde Yakup'u yemek istiyorum.
Entonces me comeré a San Jose
Yakup'u mu istiyor?
¿ Quiere a San Jose? Ahi lo tienes.
Eğer şatoya saldırılırsa bekçi kulübesinde her zaman bizden iki kişi olacak Yakup'un merdiveni aşağı inmek için hazır.
Si este castillo es atacado, hay siempre dos de nosotros haciendo guardia... justo a unos pocos pasos, listos para empujaros por la escala de Jacob.
Ve bu işin sonunda Yakup'un merdiveniyle cennete gideceğinizi hayal edin.
Y puede que sueñe con la escala de Jacob... y con el paraíso al final de ella.
İbrahim'in Tanrı'sı, İshak'ın Tanrı'sı ve Yakup'un Tanrı'sı.
El Dios de Abraham, el Dios de Isaac y el Dios de Jacob.
Burayı fethettiğinde Yakup'un kaldırımlardaki adımlarını da.
Las mismas piedras que pisó Josué cuando la conquistó.
"Sen, bu kuyuyu bize vermiş" kendisi, oğulları ve davarları ondan içmiş "atamız Yakup'tan daha mı büyüksün?"
¿ Eres más poderoso que nuestro antepasado Jacob... que nos dio este pozo, del cual bebió él... su familia y sus animales? '
Yakup peygamber gibi bir sürü çocuğunuz olsun,..
¡ Tened muchos hijos, como Jacob!
Yakup meleğin geleceği güne kadar beklemeye karar verdi.
Y un ángel lucha con él hasta que nace la aurora.
Yakup, onlara görünmeden her ikisini de izliyordu. Kimse onu fark etmiyordu.
Y la cadera de Jacobo se tuerce mientras que lucha con él.
Ve Yakup meleğe, bağışlanma olmaksızın onu bırakmayacağını söyledi. "
Pero Jacobo replica : "No te liberaré, porque no me has bendecido".
Yakup gibi olmak istiyorsak onun öğütlerini tutmalıyız. Başka türlü huzur bulamayız.
Viene al caso en el sentido de que la cadera de Jacobo se tuerce igual que la de este cochinillo.
Yakup'la Yuhanna, Zebedi oğulları, benimle gelin.
Santiago, Juan, hijos de Zebedeo... venid conmigo.
Alfeos oğlu Yakup...
Santiago hijo de Alfeo,
Kardeşleri de Yakup, Yusuf, Simon ve Yahuda değil mi?
¿ Y sus hermanos no son Santiago, José, Simón y Judas?
"Ben İbrahim'in, Yakup'un ve İshak'ın Tanrısı'yım."
"Yo soy el Dios de Abraham, el Dios de Jacob y de Isaac."
Petros ve siz ikiniz, Yakup ve Yuhanna, gelin.
Pedro, y vosotros dos, Santiago y Juan, venid conmigo.
Ey, Yakup'un Tanrısının yüzünü arayanlar işte böyledir.
Que buscan su rostro, oh jacobo.
Tanrı Emanuele Wald Luzzati'nin ruhunu kutsasın. İbrahim, İshak ve Yakup'la beraber olmayı nasip eylesin.
Dios bendiga el alma de Emanuele Wald Luzzati y las de todos los que descienden de Abraham, Isaac y Jacob.
Yakup yedi sene çalıştıktan sonra, ne olmuş biliyor musunuz?
Después de que Jacob trabajara para Laban durante siete años, ¿ sabéis lo que pasó?
Rachel ile evlenebilmek için Yakup yedi sene daha çalışmak zorunda kalmış.
Y para casarse con Raquél, Jacob tuvo que trabajar siete años más.
Bu Yakup'un hikayesinden alınacak bir ders.
Ésa es Ia lección de Ia historia de Jacob...
Albay Yakup Cayhall, Nathan Bedford Forrest'ın yanında savaştı.
El coronel Jacob Cayhall luchó en la Guerra de Secesión americana.
Yoksa İsa ile Yakup gibi mi?
¿ Jake y Jesús?
Yakup peygamberde öyle.
Tampoco lo hizo Jacob.
İbrahim, İshak'ın babası ve İshak, Yakup'un babası ve Yakup kimin babası?
YAbraham engendró a Isaac, e Isaac engendró a Jacob... y ¿ a quién engendró él?
Yakup, Yahuda, lütfen!
- Cuida tu lengua. por favor!
Ben Yakup'un ailesindenim!
No entienden. Soy de la casa de Jacob!
Yakup'un Tanrısı bizim sığınağımızdır, t'mam.
¡ Ah! El Dios de Jacob es nuestro refugio, m'OK.
Neydi adı, Yakup.
Es... cómo se llama... Jacob.
- Yakup.
- Yakoub.
... Yakup'un melekle güreşi.
La lucha de Jacobo con el ángel.
Yakup, genç ve çok güçlü melek de güzel bir adam altın sarısı saçları ve kanatları olan, tabiî.
Jacobo es joven y muy fuerte... y el ángel es un hombre hermoso... con cabello y alas dorados, por supuesto.
Resveratrol, fıstık kabuğu, Yakup otu. Ve bu daha başlangıç.
Reservatrol, cáscara de maní, purines, sólo para empezar.
Alte'nin oğlu Yakup.
- James, hijo de Alpheus, choca esos cinco.
Alte'nin oğlu Yakup ile Taddeus da öyle söyledi. - Taddeus ile ne zaman konuştun?
James, hijo de Alpheus, Lebbeus - todos me lo dijeron.
Anahtara Yakup Bastonu deniyordu.
La clave era el bastón de Jacob.
Tanrım, gece gündüz sana dua ediyorum bana Hazreti Yakup'un sabrını, ve Hazreti Süleyman'ın bilgeliğini vermen için.
- Señor... te ruego día y noche... que me des la paciencia de Job... me des la sabiduría de Salomón.
İbrahim, ve Yakup'un Tanrısı.
El Dios de Abraham, de Isaac y de Jacob.
Dünyanın oluşumundan çok önce burada olan kainatın prensesi adına Musa'nın yolundan Yakup'un izinden, Davut'un mühründen Süleyman'ın ve Tanrı'nın adından ateşten yapılmış yaratıklar çıkar.
"Mucho antes de que se constituyó el mundo por los nombres de los verdaderos príncipes del universo por la vara de Moisés, por la vara de Jacobo por el anillo y sello de David donde están escritos los nombres del Dios soberano os conjuro, criaturas del fuego a que abráis el portal."
Yakup ve ailesi sabah güneye gidiyor.
Jacob y su familia irán al sur por la mañana.
Ve bundan sonra Yakup'un soyundan bir yıldız ortaya çıkacak.
Y luego de esto nacerá una estrella de Jacob.
Tanrı seni Yakup'u sevdiği gibi seviyor.
Dios los ama como amó a Jacob.
Yakup'un arkadaşı.
Un amigo de Yakup.
Yakup...
Santiago,
Havarilerinden birini öldürtmüş geçenlerde, Büyük Yakup'u.
Un tal Santiago.
Yakup.
Santiago.
Biraz kay Yakup.
Muévete, Santiago.
Yakup, Tanrı bile yedinci gün dinlendi.
incluso Dios descansó el séptimo día.
Yakup, Esav'a 220 keçi ve 20 koyun vermiş...
Jacob le dio a Esau 220 cabras y 220 ovejas.