Yapıyorum tradutor Espanhol
32,623 parallel translation
Şaka yapıyorum.
Es broma.
Uyuyorlar, ben de ev temizliği yapıyorum.
Echándose una siesta mientras hago algo de limpieza.
Sence fedakarlık mı yapıyorum?
¿ Crees que estoy siendo altruista?
Kendim için yapıyorum dostum.
Lo hago por mí, tío.
Bu işi 15 yıldır yapıyorum.
- No. Llevo haciéndolo unos 15 años.
- Ayrıntılı incelememi yapıyorum.
Estoy evaluando mis opciones.
İlk defa yapıyorum bu işi.
Es mi primera vez haciendo esto.
Ben de bunu yapıyorum.
Estoy haciendo eso ahora.
Elimden geleni yapıyorum.
Estaré allí.
Hepimiz için yapıyorum.
Lo estoy haciendo por todos nosotros.
Şimdi olmaz.Spor yapıyorum.
Ahora no. Me estoy entrenando.
Ne yapıyorsun? Ben mi ne yapıyorum?
¿ Qué diablos, tío?
Olabildiğince hızlı yapıyorum.
¡ Voy todo lo rápido que puedo!
Şimdi ne yapıyorum?
¿ Qué hago ahora?
Sadece işimi yapıyorum.
Solo hago mi trabajo.
Ne yapıyorum ben?
¿ Qué estoy haciendo?
Niye yapıyorum bunu?
¿ Por qué estoy haciendo esto?
- Bunu sana niye mi yapıyorum?
- ¿ Por qué te hago esto yo?
- Blöf yapıyorum. Ama kadına ateş ederse köpeği köprüden at.
- Es un farol, pero si le dispara, lanzamos el perro por el puente.
Yüce Ruh, lütfen yeni bir albüm yapıyorum.
¡ Alma Suprema, por favor, estoy haciendo un nuevo álbum! ¡ No puedes hacerme esto!
Sadece işimi yapıyorum.
Solo estoy haciendo mi trabajo.
Geriye doğru olayı izleyeceğimi söylemiştim, onu yapıyorum!
Te dije que todo se iba a amoldarse a tu alrededor y acaba de pasar.
- Araştırma yapıyorum.
¡ Estoy investigando!
"Ne yapıyorum?" dedim.
Pensaba : "¿ Qué estoy haciendo?".
Hep kim olduğumu araştırdım, bunu hâlâ yapıyorum.
Siempre he buscado descubrir quién soy. Y aún lo intento.
"Neyi yanlış yapıyorum?" çünkü yemeklerimin kaliteli olduğunu biliyordum.
"¿ Qué estoy haciendo mal?", porque sabía que mi comida era de mejor calidad.
Şaka yapıyorum.
Era broma.
Geçen yılki saldırılardan kurtulanlarla ilgili gayri resmi bir çalışma yapıyorum.
Estoy haciendo un estudio informal sobre los supervivientes a los ataques del año pasado.
bütün işi ben yapıyorum. ve sen sadece bana kuyruk oluyorsun.
yo estoy haciendo todo el trabajo y tú solo estas aprovechando el viaje.
- Bunu senin için yapmıyorum. Onun için yapıyorum.
- No lo hago por ti sino por ella.
Ama yapıyorum ve şikayet etmiyorum. Bu yüzden lütfen sadece biraz müsamaha göster.
Pero lo hago, y no me estoy quejando así que por favor, afloja un poco.
Yüzüyorum ve yoga yapıyorum.
Estuve nadando y practicando yoga.
Ben de yeni bir başlangıç yapıyorum ve gelecek günler bize ne getirecek bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey var.
Yo también quiero un nuevo comienzo... y no sé qué me depara el futuro, pero sé una cosa...
Elimden geleni yapıyorum.
Estoy dando todo lo que tengo.
Hayır ciddiyim bak yapıyorum şimdi.
No, en serio, mira. Aquí voy.
Ama elimden geleni yapıyorum.
Pero estoy intentándolo, amigo.
Tabii ki ben de bu yüzden yapıyorum zaten.
Sí. Sin duda. Es por eso que lo estoy haciendo.
Hâlihazırda yapıyorum.
Bien, ya lo he hecho.
Ve şimdi ne mi yapıyorum?
¿ Y qué hago ahora?
Sadece kendi üstüme düşen vazifeyi yapıyorum, biliyorsun.
Solo intento hacer mi parte, ya sabes.
Evet. Bazen beste yapıyorum.
Sí.
Belki ben öyle yapıyorum.
Tal vez así es como lo hago.
Bir bitkinin diğerinden neden daha önemli olduğunu anlamakta güçlük çekiyorum. Ama istediğin şeyi yapıyorum.
Me está costando entender cómo una planta es más importante que otra, pero estoy haciendo lo que me pediste.
- Bak, demek istediğim biliyorsun, erkek erkeğe konuşalım. Aramızın böyle soğuk olmasından dolayı üzgünüm ve elimden geleni yapıyorum.
- Mira, yo solo quería decir, ya sabes, de tío a tío, de hombre a hombre, siento que las cosas se estropearan entre nosotros, y...
Şaka yapıyorum.
Solo bromeo.
Şaka yapıyorum.
Solo estoy de broma.
Neden böyle yapıyorsun hiç anlamıyorum.
No sé por qué sientes que necesitas...
Bu caddenin hepsini yeniden yapılandırıyorum.
Estoy reurbanizando toda la manzana.
- Neden bunu yapıyorsun? - Vakayla uğraşıyorum.
¿ Por qué estás haciendo esto?
Ne yapılması gerektiğini söylemeye çalışmıyorum.
No intento decirte lo que hacer.
Waffle yapıyorum.
Estoy haciendo wafles.