English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ Y ] / Yaşında

Yaşında tradutor Espanhol

33,519 parallel translation
- Ve kızım da 23 yaşında.
Y, una hija de 23 años.
Kyle Diaz, 34 yaşında.
Kyle Diaz, 34.
14 yaşında.
¡ Tiene 14 años!
Jenny daha 14 yaşında.
Jenny tiene 14 años.
Ben 14 yaşındayken trafik işaretlerini çalıyordum ve ezik erkek arkadaşımdan hamile kalmıştım. O yüzden 14 yaşında birinin kararlarına güvenmediğim için kusuruma bakmayın.
Cuando yo tenía 14 años, robaba las señales de tráfico de la calle y el perdedor de mi novio me pegaba, así que perdóneme por no confiar en que una niña de 14 años tome sus propias decisiones.
Tek endişem 12 yaşında bir çocuk.
Mi única preocupación es el chico de 12 años.
Fakat parmak izlerinin sahtesi zor Anthony "Tony" Talamonti ile tanış, 34 yaşında, uyuşturucu meseleleri ve 3 yıl önce tutuklanmış. "Robotomy" adında bir hacker grubuna üye
Pero es más difícil conseguir huellas digitales falsas, así es que... te presento a Anthony "Tony" Talamonti, de 34 años y muchos asuntos de drogas además de un arresto hace tres años por un grupo de hackers llamados "Robotomía".
- Kaç yaşında, 11 falan mı?
- ¿ Cuántos años tiene, 11?
Bak, kaç yaşında o? Kaç yaşında?
Mira, ¿ cuántos años tiene?
Katie Bryce, 15 yaşında kadın. Nöbet geçirmeye başlamış.
Katie Bryce, de 15 años de edad, de sexo femenino, nuevas crisis de inicio.
Hasta 25 yaşında.
Paciente de 25,
20 yaşında olsaydım daha kolay olurdu.
Sí. Hubiera sido más fácil cuando tenía 20 años
Şu anda 20 yaşında.
Él es ahora 20.
19 yaşında, yani onun annesi gibi bir şey olabilirim.
Él es 19, por lo que podría ser más de una cosa "madre".
... bu makama 83 yaşında geçti.
... que asumió el cargo a los 83 años.
- Düşündüm ki onun yaşında biri...
- Pensé que un hombre de su edad...
Ayrıca alt kattaki komşuyla da konuştum, Bayan Ellis, 92 yaşında.
También hablado con el vecino de abajo, la señora Ellis, 92 años de edad.
26 yaşında kadın. 1... 2... 3!
Mujer de 26 años. ¡ Uno... dos... tres!
Vali Wesley. 43 yaşında erkek.
Gobernador Wesley. Hombre de 43 años.
37 yaşında erkek.
Varón de 37 años.
Nay-Nay biz henüz beş yaşında sanat kampındayken korktuğumu görüp benimle konuşan küçük kız.
Ney Ney, la niña que, cuando solo teníamos cinco años, en el campamento de arte, se acercó a hablarme porque vio que estaba asustada.
Biz henüz beş yaşında sanat kampındayken korktuğumu görüp benimle konuşan küçük kız.
La niña que, cuando teníamos cinco años, en el campamento de arte, se acercó a hablarme porque vio que estaba asustada.
Biz henüz beş yaşında sanat kampındayken korktuğumu görüp benimle konuşan küçük kız. Ve Bay Pırtık'ı yapmama yardım eden kız.
La niña que, cuando teníamos cinco años, en el campamento de arte, se acercó a hablarme porque vio que estaba asustada y me ayudó a coser al Sr. Caratrapo.
İçmeye başladığında kaç yaşındaydın?
¿ Cuántos años tenías cuando empezaste a beber?
Yani ikiniz de 100 yaşında mısınız?
- ¿ Así que tienen como cien años de edad, también?
Ben de babamı on bir yaşında kaybettiğimi ve Julio gibi biri hayatıma girseydi şanslı olacağımı söylemek isterim.
Solo puedo decir que perdí a mi padre cuando tenía 11 años, y hubiera sido afortunado de tener a alguien como Julio en mi vida.
24 yaşında. Muhtemelen aşırı doz.
A la edad de 24 años.
18 yaşındayken 15 yaşında birini oynayabildi.
Fue capaz de actuar de 15 cuando tenía 18.
Adı Mark ve 8 yaşında.
Su nombre es Mark y tiene 8 años.
Aman Tanrım, gerçekten soruşturmayı ilerletmek uğruna sekiz yaşında bir çocuğa annesinin ölümü konusunda yalan mı söyleyeceğiz?
¡ Oh, Dios mío, ¿ Realmente vamos a mentir a un niño de 8 años acerca de buscar a su madre muerta para avanzar en nuestro caso?
Belki de hayatı boyunca alacağı en kötü haberi almak üzere ve daha sekiz yaşında.
Está a punto de tener lo que podría ser la peor noticia de su vida, y tiene solamente 8.
32 yaşında, Hai Sun adında Asya-Amerikalı bir kadın. Geçen yıldan beri çoğunlukla Yargıç Norris için çalışmış.
Una mujer de 32 años asiático-americana llamada Hai Sol, trabajó para el juez Norris la mayor parte del año pasado.
On dört yaşında bakire.
Una virgen de catorce años.
Sen buraya 18 yaşında, bir avuç boğazlı kazakla taşındın.
Ha movido aquí en 18 con nada más que un montón de gargantillas.
Ben 12 yaşında bir Rus Spor Okulu kaçağıyım.
_
35 yaşındaki erkek hasta için konsültasyon istedi. Sol pelvisinde, bel omurgasında ve kuyruk sokumunda osteosarkom olan bir hasta.
Quería hacer una consulta de un paciente de treinta y cinco años... con un osteosarcoma en la pelvis izquierda... en la columna lumbar y el sacro.
Başlangıç olarak 50 yaşında birinin tansiyonuna sahip 17 yaşında bir gençsin.
Para empezar, tienes 17 años y tienes la tensión de una persona de 50.
Lisede 11 yaşında falandın sanırım.
Sí, bueno, tú tendrías como 11 años en el instituto.
75 yaşında, kalbi tekliyor, tansiyonu yüksek ve kafasında kırık var.
Tiene 75 años y un corazón vago, la presión arterial alta y un cráneo fisurado.
Çocuk altı yaşında.
Tiene seis años.
Wynonna, yedi yaşında. "
Wynonna a los siete años.
23 yaşında bir oğlum var.
Tengo un hijo de 23 años.
Sanırım 32 yaş sendromunun ortasında.
Pienso que está a la mitad de sus terribles 32.
Yeraltında, kanalizasyonlarda yaşıyorum.
Vivo bajo tierra, en las alcantarillas.
37 yaşında.
37 años de edad.
Kocası yok, 8 yaşında bir oğlu var.
Vive con los padres de Heather.
Ölü oluşu dışında, kurbanın yaşına göre formu yerindeymiş.
Buenos días, Teniente. Excepto por todo lo de la parte muerta, la víctima está en buena forma para su edad.
- 8 yaşında.
8 años.
Eric, 20 yaşında.
Eric es de 20 años.
Altı yetişkini ve on yaşın altında iki çocuğu öldürmekten daha mı büyük?
¿ Más grande que asesinar a seis adultos y dos niños menores de 10 años?
Bakın, Savcı Rosen'la birlikte vakaya dalmadan önce kadın kaç haftadır sokaklarda arabasında yaşıyordu.
Antes de apresurarnos por esta senda con el D.D.A. Rosen. Ella estaba esencialmente viviendo en su coche, en las calles, durante semanas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]