English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ Y ] / Yüzbaşı hastings

Yüzbaşı hastings tradutor Espanhol

210 parallel translation
Eminim, Bay Poirot ile Yüzbaşı Hastings belki odalarını görmek ve akşam yemeği için hazırlanmak isterler
Estoy segura de que el Sr. Poirot y el capitán Hastings desean ver su habitación y refrescarse antes de la cena.
Ve Yüzbaşı Hastings bitişik odada.
Y el capitán Hastings estará en la siguiente puerta.
- Bay Poirot ve Yüzbaşı Hastings.
El Sr. Poirot y el capitán Hastings.
Yüzbaşı Hastings.
¡ Capitán Hastings!
Günaydın, Yüzbaşı Hastings.
Buenos días, capitán Hastings.
Yüzbaşı Hastings birazdan bizimle olacak.
El capitán Hastings se unirá a nosotros pronto.
Bay Poirot ve Yüzbaşı Hastings, Bay Farley'i görmeye geldi.
El señor Poirot y el capitán Hastings. Venimos a ver al señor Farley.
- Yüzbaşı Hastings ve Bay Poirot, Bunny Saunders'ın konukları.
Capitán Hastings y el señor Poirot invitados del señor Bunny Saunders. Oh, sí.
Dostum Yüzbaşı Hastings...
Mi socio, el capitán Hastings...
Bay Poirot, Yüzbaşı Hastings. Geldiğiniz için teşekkürler.
Monsieur Poirot, capitán Hastings, gracias por venir.
Çok naziksiniz, Müfettiş ama Mon Désire'de Yüzbaşı Hastings'le buluşmalıyım.
Es usted muy amable, inspector jefe pero debo encontrarme con el capitán Hastings en "Montesiel".
Yüzbaşı Hastings sağ olsun, Bay Poirot. Hepimizi düzene soktu.
Gracias a su capitán Hastings, monsieur Poirot.
Yüzbaşı Hastings düzene sokmakta çok başarılıdır.
Lo tiene todo organizado. El capitán Hastings es muy bueno en eso.
Saygıdeğer Yüzbaşı Hastings, belki de bu nedenle henüz evliliğe adım atmamıştır.
Tal vez sea ese el motivo por el que el capitán Hastings todavía no se ha decidido a lanzarse al matrimonio.
- Günaydın, Yüzbaşı Hastings.
- Buenos días, capitán Hastings.
Bence meyvelere dokunmanızdan hoşlanmadılar, Yüzbaşı Hastings.
Me parece que no les gusta que toquen la fruta, capitán Hastings.
Meslektaşım Yüzbaşı Hastings tarafından suç üstünde yakalandınız. Bayan Clapperton'ın mücevherlerini satmaya çalışıyordunuz!
Y usted es sorprendido con las manos en la masa por mi colega, el capitán Hastings intentando vender las joyas que le robó.
Pardon. Bu, Yüzbaşı Hastings.
Ah, pardon, este es el Capitán Hastings.
O zaman arkadaşım Yüzbaşı Hastings size açıklasın.
Alors, mi amigo, el Capitán Hastings, se lo dirá.
Ve Yüzbaşı Hastings, arkadaşı.
Y el Capitán Hastings, el socio del señor Poirot.
Merhaba, Bay Poirot, Yüzbaşı Hastings.
- Hola, señor Poirot. - Capitán Hastings. - Hola.
Tabi ben, Yüzbaşı Hastings ve sizin dışınızda.
Excepto yo, el Capitán Hastings y usted mismo.
Yüzbaşı Hastings, ne hakkında konuştuğumuzu bilmiyor.
El Capitán Hastings desconoce de que estamos hablando.
Öyle bir şey elime hiç geçmedi, Yüzbaşı Hastings.
No he recibido ese testamento, Capitán Hastings.
Sadece numara yaptım, Yüzbaşı Hastings.
Se trataba de una artimaña, Capitán Hastings.
Bert, nazik Yüzbaşı Hastings'in yanına oturuyoruz.
Oh, Bert, mira. Nos sentaremos al lado del Capitán Hastings.
Ve bunun aklıma gelmesinin sebebi Yüzbaşı Hastings ile Bayan Lemon'ın söylediği aptalca şeylerdi. Margaret isminin bir sürü kısaltması vardı.
Y, cada vez que pienso en esto, me acuerdo de la estúpida conversación que el Capitán Hastings y Miss Lemon mantenían sobre los muchos diminutivos del nombre de Margareth.
Pardon. Bu, Yüzbaşı Hastings.
Pardon, este es el capitán Hastings.
O zaman arkadaşım Yüzbaşı Hastings size açıklasın.
Alors, mi amigo, el capitán Hastings, se lo dirá.
Ve Yüzbaşı Hastings, arkadaşı.
Y el capitán Hastings, el socio del señor Poirot.
Tabi ben, Yüzbaşı Hastings ve sizin dışınızda.
Excepto yo, el capitán Hastings y usted mismo.
Yüzbaşı Hastings, ne hakkında konuştuğumuzu bilmiyor.
El capitán Hastings desconoce de qué estamos hablando.
Merhaba, Yüzbaşı Hastings.
- Hola, capitán Hastings.
Yüzbaşı Hastings!
¡ Capitán Hastings!
Neşelenin, Yüzbaşı Hastings.
Ánimo, capitán Hastings.
Yüzbaşı Hastings.
- ¡ Capitán Hastings!
Bay Poirot ile Yüzbaşı Hastings geldi, Elizabeth teyze.
Ha venido monsieur Poirot, tía Elizabeth. Y el capitán Hastings.
Bu işle ilgilenen kişi, Yüzbaşı Hastings.
Pardon, mademoiselle, pero es el capitán Hastings quien se encarga de este asunto.
Yüzbaşı Hastings'in misafiri.
Es el invitado del capitán.
Yüzbaşı Hastings, bütün gizemleri açıklığa kavuşturabiliyor.
El capitán Hastings puede explicar cualquier misterio.
Özel dedektif Mösyö Poirot'u ve meslektaşı Yüzbaşı Hastings'i takdim edeyim.
Me gustaría presentarle a Hercule Poirot detective privado, y a su socio, el capitán Hastings.
- Bu bey, arkadaşım Yüzbaşı Hastings.
- Buenos días. Este es mi socio, el capitán Hastings.
Yüzbaşı Hastings. Girin, lütfen.
Capitán Hastings, pase por favor.
Yüzbaşı Hastings, porsuk kılı ve metal fırçayla ne yapacaksınız?
Capitán Hastings, ¿ qué es lo que se puede hacer con un peine de acero o con pelo de tejón?
Müfettiş, Yüzbaşı Hastings'le heyecandan o kadar hoşlanıyorsunuz ki bu heyecanlı davaya böyle heyecanlı bir son vermeye karşı koyamadım.
Bueno, inspector, a usted y al capitán Hastings les gusta tanto el suspenso que no pude resistir la tentación de llevar este intrigante caso hasta el más dramático clímax.
Ve uyanıklığı sebebiyle Yüzbaşı Hastings'e teşekkür etmeliyiz.
Deberíamos dar las gracias al capitán Hastings.
Yüzbaşı Hastings nerede?
- ¿ Y el capitán Hastings?
- Siz hiç uçtunuz mu, Yüzbaşı?
¿ Ha volado usted alguna vez, Capitán Hastings?
- Siz hiç uçtunuz mu, Yüzbaşı?
¿ Ha volado usted alguna vez, capitán Hastings?
Değil mi, Yüzbaşı Hastings?
¿ Eh, capitán Hastings?
Sorun nedir, Yüzbaşı Hastings?
- ¿ Qué ocurre, capitán Hastings?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]