English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ Y ] / Yüzüğün

Yüzüğün tradutor Espanhol

703 parallel translation
O yüzüğün Joseph Wilson'a ait olduğu nereden belli?
¿ Quién prueba que ese anillo era de Wilson?
Yüzüğün içine bak.
Mira dentro del anillo.
- Bu senin yüzüğün mü Potts?
- ¿ Éste es su anillo, Potts?
Ve istediği yüzük onda kaldı, senin yüzüğün.
Y conservó el que ella quería, el suyo.
Üzgünüm bayan. Yüzüğün çalınıp çalınmadığını kontrol ediyoruz.
Tratamos de verificar si su anillo es robado.
Hediye! Yüzüğün de öyle -
¡ Tu anillo es un regalo!
Senin karanlık pelerinin, efsunlu kılıcın, güzel peri prensesi için yüzüğün olayım.
de vuestra espada encantada... vuestro sonido de hechizo para la hermosa princesa.
İşte paran, işte yüzüğün.
Aquí está el dinero y el anillo.
Yüzüğün nerede?
¿ Dónde está tu anillo?
Zümrüt yüzüğün nerede?
¿ Dónde está el anillo de la esmeralda?
İşte yüzüğün.
Ten tu sortija.
İşte düğün yüzüğün.
Ten, tu anillo de boda.
Benim yüzüğüme karşı senin yüzüğün.
Su anillo contra mi anillo.
Cass, işte yüzüğün.
Cass, aquí tiene su anillo.
Yüzüğün!
¡ EI anillo!
Kölelik yüzüğün.
Tu anillo de esclava.
- O yüzüğün bir önemi var mı?
- ¿ Significa algo el anillo?
Hiç yüzüğün var mı?
¿ Usted tenía anillos en sus dedos?
Oh, yüzük. Bir yüzüğün olmalı.
El anillo, debes llevar anillo.
- Senin de yüzüğün var.
- Tambien tiene un anillo.
- Yüzüğün nerede?
- ¿ Donde está su anillol?
Nikâh yüzüğün.
Su alianza.
Ve bu yüzüğün geldiği yerde, daha çok Mısır hazinesi olabilir.
Y si esa ciudad existe puede que tenga fabulosos tesoros egipcios. Seguro.
Yüzüğün mü?
Tu anillo?
Yüzüğün, hayatım pahasına.
Su anillo.
Senin yüzüğün değil mi?
¿ No se trata de su anillo?
Yüzüğün karşısında eğiliyorum.
Estoy arrod ¡ liado sobre tu an ¡ IIo.
Bir yüzüğün üzerine?
¿ En un anillo?
Ada yüzüğün lanetli olduğunu söylüyor. " Ada söylüyor.
Ada dice que el anillo está maldito.
Yüzüğün?
¿ Tu anillo?
Demir sana uyar, yüzüğün gibi.
El hierro irá bien con tu anillo.
Bu yüzüğün değeri sekizle onbin Mark arasında.
Este anillo vale al menos de ocho a diez mil marcos.
Yüzüğün maddi değerini erkek arkadaşlar konusundaki onca yalanları?
El valor del anillo, ¿ todas esas mentiras sobre los amigos?
Oh, Bilbo Baggins, bu yüzüğün ne anlama geldiğini anlasaydın ki soyundan gelen doğmamışlar ileride anlayacaktır. Bu hikayenin sona ermediğini bilirdin BU SADECE BİR BAŞLANGIÇ.
Oh, Bilbo Bolsón, si de veras comprendieras ese anillo entonces comprenderías que esta historia no termino es sólo el comienzo.
Ama Yüzüğün kendi iradesi vardı ve efendisine geri dönmek için... bir elden ötekine geçmenin biryolunu buluyordu.
Pero el Anillo tenía alma propia y se caía de una mano para ser encontrado por otra hasta finalmente poder volver a su dueño.
O da Yüzüğün yerini söyleyinceye kadar... burada kalmak.
Quedarte aquí hasta que me digas dónde está el Anillo.
Bütün sabah Elrond'un Divanında Tek Yüzüğün ve onun efendisi Sauron'un... geçmişi konuşuldu.
Durante toda la mañana, el Concilio de Elrond debatió la historia del Anillo y su Amo, Sauron.
Gandalf ayrıca hain Saruman'ın o anki durumunu... ve Yüzüğün gücüne sahip olmak için duyduğu arzuyu anlattı.
Gandalf también informó a los presentes sobre Saruman el traidor, y su deseo por el poder del Anillo.
Yüzüğün Yoldaşları da dokuz olacak.
Seremos nueve en la Compañía del Anillo.
Belki sadece Frodo'nun yolunda biraz daha ilerleyebilmesi için. Bu arada bırak Yüzüğün peşinde olması gereken ordular... bizi yok etmeye çalışmakla zaman kaybetsinler.
Quizás para que Frodo adelante un poco su camino mientras los ejércitos que deberían buscar el Anillo pierdan su tiempo destruyéndonos.
Bu yüzüğün bir şey yaptığını mı söylüyorsun?
¿ Estás diciendo que ese anillo tiene algo que ver con esto?
İşte yüzüğün.
Toma tu anillo.
Ve hala evlenmedin, yüzüğün de yok.
¿ Por qué no estás casada? ¿ Por qué no llevas anillo?
İşte yüzüğün, Arthur.
Toma tu anillo, Arthur.
Yüzüğün hâlen eski karında olduğunu söylememiş miydin?
¿ No dijiste que aún estaba en el dedo de tu ex mujer?
O yüzüğün beş para etmeyeceğini size söyleyebilirim.
Yo te podría haber dicho que ese anillo no valía nada.
Bu sihirli güçleri olan ve ona sahip olan herkesi lanetleyen bir yüzüğün hikayesi.
Es la historia de un anillo de oro con poderes mágicos que maldice al que lo tiene.
Evlilik yüzüğün nerede, Layla?
¿ Dónde está tu anillo de boda, Layla?
Bak, yüzüğün hâlâ bende!
Mira, ¡ todavía lo tengo!
Yüzüğün içindeki oyma yazıyı oku.
Lee el grabado en tu anillo.
Sadece sattığım yüzüğün parasını vermek istedim.
Sólo quería darte la pasta del anillo ése.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]