English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ Z ] / Zapt

Zapt tradutor Espanhol

773 parallel translation
Bu, doğru yöntemleri uygularsak kontrol altına alıp zapt edebileceğimiz türden bir hastalık.
Es algo que puede ser controlado y contenido muy efectivamente si usamos los protocolos adecuados.
Akşamdan önce Kral Gunther, senden zapt ettiğim silahlar salonumu süslüyor olacak.
¡ Antes de que anochezca, rey Gunther, tus armas destrozadas adornarán mi sala!
Bir başladı mı onu zapt etmek zor.
Se pone difícil una vez que comienza...
Doğayı zapt edip, muazzam beyaz bir dünya yarattılar.
Han conquistado la naturaleza y creado un gran mundo.
İyi bir binici olmasına rağmen, zapt edemediği için... babamın size sattığı Caesar adında bir ata biniyordunuz.
Usted montaba un caballo llamado César que le vendió mi padre. Él nunca pudo dominarlo.
Bu kale zapt edilebilir ve zapt edilecek ; bunu da yapacak olan benim.
Esta fortaleza puede ser tomada, y seré yo quien la tome.
Kalbini zapt eden kötülüktü.
Fue como si el maligno se le metiera en el corazón.
Whizzer ancak o zaman zapt edebildi.
Ahí fue cuando el viejo Whizzer White y otros tres tipos los alcanzaron.
"Ama bazen senin de beni düşündüğün " ümidini zapt edemiyorum.
"Pero sencillamente no puedo... perder la esperanza de que... quizás a veces piensas en mí".
Tortuga'dan çıkıp İspanyol denizini zapt eden aynı zalim mürettebat.
La misma tripulación de asesinos que ha navegado por los mares desde Tortuga.
Bu Colonel Zapt. ve bana da Fritz von Tarlenheim derler.
Este es el Coronel Zapt, y yo me llamo Fritz von Tarlenheim.
Anlamakta biraz zorlandığım için bağışla ama şaşı görmek için biraz erken bir vakit... benim ikizim he Zapt?
Perdóname si he parecido un poco lento... pero es demasiado temprano para ver doble, incluso para mí. ¿ Eh, Zapt?
Zapt?
¿ Zapt?
Zapt.
Zapt.
Zapt!
¡ Zapt!
- Ters bişey mi var Colonel Zapt?
- ¿ Algo va mal, Coronel Zapt?
- Sadık Colonel Zapt.
- Fiel Coronel Zapt.
Ama Colonel Zapt olmayacak.
Pero sin el Coronel Zapt.
Hey Zapt, Fritz şunu dinleyin.
Eh, Zapt, Fritz, escuchen esto.
Ama Zapt, sırrın korunması gerektiğini söylüyor.
Pero Zapt dice que debe mantenerse el secreto.
- Kendini zapt et.
¡ Con calma!
Kendini zapt et Lester.
Cálmate, Lester.
Pithiviers'de zapt edilenler... Vel-d'Hiv'de yakalananlar...
Internados de Pithiviers, capturados en Vel-d'Hiv,
- Ötekilerin hepsi barbardır onları zapt etmek, köleleştirmek ve gerekirse yok etmek bizim ahlaki görevimizdir.
- Los demás son bárbaros y tenemos el deber moral de conquistarlos, esclavizarlos y, si fuera necesario, destruirlos.
Bastan kurduklari yeni Truva sehri, bu yüzden saglam duvarlarla korunmus, güzellige asik, mutlu insanlar için zapt edilemez bir siginak olmustu.
Por eso su nueva Troya, la ciudad reconstruida estaba defendida por poderosas murallas, un refugio inexpugnable para un pueblo feliz amante de la belleza.
Batı Hint kendini zapt edebilecek mi dersiniz?
¿ Cree que los antillanos están listos para gobernarse solos?
Belfast'taki tüm pompalarla bile bu suyu zapt edemeyiz.
No sé para qué. Todas las bombas de Belfast no podrían achicar tanta agua.
Zapt edebilmek için dört rahibe gerekmiş.
La controlaron entre 4 monjas.
Uzun süredir zapt edilen bir şehvet seli.
Una oleada de pasión contenida desde hace demasiado tiempo.
Bu kale zapt edilemez.
Este castillo es inexpugnable.
Daha sonra çığlığını zapt etmeyi öğrendin. İçindeki nefret ve öfkeyi başka şekilde kustun.
Después aprendiste a contener el llanto... y sacar el odio y la rabia de otra manera.
İmza sahipleri onları zapt etmese babamı donuna kadar soyacaklar!
Si yo no estuviera allí para hacerles frente, le robaban hasta la camisa.
Gözyaşlarımı zapt edemiyorum.
Llorar, no puedo evitarlo.
Zapt etmeye çalışmayın
No intentes capturarlos.
Buranın zapt edilemez olduğunu düşünmem gerekirdi.
Pensaba que este lugar era impenetrable.
Kendini zapt etmeye çalış.
Pero intenta controlarte.
Gölgeler Şehri zapt edilemez.
Hole in the Wall es impenetrable.
Onu zapt etmek zorunda kaldık, komutanım.
Tuvimos que controlarlo.
Roberts'in tehlikeli biri olduğu çok açık, ama tekrar zapt etmeniz gerekirse onu savaş gazisi gibi görmek istemiyorum, anlaşıldı mı?
Es claro que Roberts es peligroso, pero si tiene que controlarlo... no quiero que parezca un herido de guerra.
Nasıl yakalayıp zapt edersiniz Bir bulutu?
¿ Cómo se puede prender Una nube con un alfiler?
Nasıl yakalayıp zapt edersiniz Bir bulutu?
¿ Cómo se podría inmovilizar A una nube?
Siberler, bu gezegendeki her bir kara parçasını zapt etti.
Los CyberHombres ocupan cada masa continental de este planeta.
Üçünüz bir dandik adamı zapt edemiyorsunuz!
¿ No pueden los tres con un apestoso labriego?
Bir kadını zapt edemiyorsunuz!
¿ No pueden dominar a una mujer?
Cumhuriyetin Geçici Hükümeti adına burayı zapt etmek için geldim.
He venido a tomar posesión del edificio... en nombre del gobierno provisional de la República.
Kendini zapt etmeye çalış.
¡ Intenta resistir!
Kartal Şatosu ulaşılamaz ve zapt edilemez bir yer.
Schloss Adler es inaccesible e inexpugnable.
Öncelikli amaç - Enterprise'ın ve ekibin kontrolünü ele geçirme, zapt etme.
Objetivo inmediato : captura y control de la Enterprise y su tripulación.
- Bayır mevzilerini zapt edin!
ocupan posiciones la pendiente!
Fakat benimkinden daha yüce bir güç kolumu zapt etti.
Pero una fuerza superior me sujetó el brazo.
- Kendimi zapt edemiyorum.
- Inténtalo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]