English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ Z ] / Zekâlıya

Zekâlıya tradutor Espanhol

78 parallel translation
O geri zekâlıya inanmayın.
Y porqué le hacen caso a esa estúpida
- Philippe Dubois. - O, geri zekâlıya mı?
- Philippe Dubois.
Bizi geri zekâlıya mı benzettin?
¿ Nos tomas por tontos o qué?
Geri zekâlıya bak!
¡ Vamos pedazo de tonto!
O geri zekâlıya bir ay içinde haciz emri çıkartacağımızı söyledim.
Le dije a ese idiota que serían una basura de enlaces en un mes.
Geri zekâlıya mı benziyorum?
¿ Le parezco un idiota?
Haydi gidelim buradan. Hesabı o geri zekâlıya bırakalım.
Dejemos la cuenta a este imbécil.
Charlie, bu insanların hepsi geri zekâlıya benziyorlar.
Todos ellos parecen unos idiotas.
Biraz geri zekâlıya benziyor.
Parece un poco retardado.
Görünüşe göre bir geri zekâlıya.
Aparentemente, a una idiota. Primero.
Çünkü geri zekâlıya benziyorsun.
Porque tenés cara de pelotudo.
Geri zekâlıya anlatır gibi anlat.
Bueno, cuéntamelo como si fuera una idiota.
Şu geri zekâlıya bir sürü bahis koydum.
Aposté mucho por el idiota con vincha de lentejuelas.
Yukarıya nişan al, geri zekâlı.
¡ Apunta alto, imbécil!
Efendim şu geri zekâlıya bir şey söylememe müsaade eder misiniz?
Maestro... ¿ me permite?
Colette, çok çekici buluyor ve evlenmek için Bay Geri Zekâlıyı, yani Bay Dubois'yı tercih etti!
- Ese cretino. Ya que Colette tiene que casarse, prefiere hacerlo con el cretino, digo, Dubois.
- Elbette. Geri zekâlı değilim ya.
Sí, lo entiendo, no soy retrasado.
Ya bu köpek bulacak onları ya da siz geri zekâlılar bana zaman kaybettirmeyip yerini söyleyeceksiniz.
Este perro va a encontrarla, a menos que me ahorréis tiempo y me digáis dónde está.
Rudy, burada olduğumuzu kimsenin bilmemesi lazım. Ya da sınırı geçmeye çalıştığımızı, geri zekâlı mısın sen?
Rudy, te dije, que no quería que nadie supiera que estamos aquí... o que estamos tratando de cruzar la frontera.
Bilmem. Yarım depo benzinle Albany'den Canada'ya gidebileceğini sanan geri zekâlıyı suçlayabilirsin.
¿ O el idiota que huyó con medio tanque de gasolina?
- Peki ya ablan? - O bir geri zekâlı.
¿ Tu ignoras a tu hermana?
Yaygın bir kanıya göre geri zekâlılar, ortalama zekâya sahip olanlara göre işledikleri suçlarda daha az sorumludurlar.
Hay una noción sobreentendida de que la gente retardada es menos de sus delitos que la que tiene inteligencia promedio.
Eğer geri zekâlı kimse, tamamen sorumlu değilse sorumluluğu kim ya da ne paylaşacak?
Si la persona retardada no es completamente responsable ¿ quién o qué comparte la responsabilidad?
Life dergisi artık yayımlanmıyor, seni kahrolası geri zekâlı!
¡ Ya no publican la revista Life, idiota de mierda!
Hanede er ya da geç bir geri zekâlı çıkacaktı.
Tarde o temprano estabas destinada a heredar una retrasada.
Minibüs aynı ya geri zekâlı!
¡ Es la misma camioneta, idiota!
Ama gidip de tüm ekibe Laura'ya çaktığımı söylemen... Sean, bu resmen geri zekâlılıkta yepyeni bir çağın başlangıcı.
Decirle a todo el equipo que me estaba tirando a Laura es otro nivel de retraso mental.
Evet dinle, şu an kapamak istemiyorum çünkü kapatır kapatmaz kendimi geri zekâlı gibi hissedeceğim.
Sí... bueno... Escucha, no quiero colgar ya porque en cuanto lo haga me sentiré como idiota.
Biliyorum, geri zekâlı.
Ya lo sé, maldito idiota. Toma esto.
Kraliçe bu kapılardan hiç memnun değilmiş çünkü seçtiği ahşaptan değilmiş ve tavsiye üstüne tuttuğu geri zekâlı tasarımcıya parasını ödemeyi reddetmiş. Ciddiyim, bu sen dört yaşındayken de işe yaramamıştı.
Ok, en serio, esto no funcionaba cuando tenías 4 años.
O suratı yapınca geri zekâlıya benziyorsun.
Realmente pareces retrasado cuando pones esa cara. ¿ Qué? Perdón.
Ben ne geri zekâlı ne de akılsız bir asalağım.
No según las políticas de esta clínica ya que no soy ni imbécil ni retrasado mental.
Ya ben çok ileri zekâlıyım, yada millet geri zekâlı!
Soy demasiado inteligente, o es un mundo de tontos?
Bir geri zekâlı ya da çarpık bir mizah anlayışı olan katil.
Un idiota o un audaz asesino con un retorcido sentido del humor.
Sen ve geri zekâlı çocuğun yanımda olmasaydınız şimdiye buradan çoktan çıkmıştım.
Si no tuvieras que arrastrar a esa niña retardada, ya habríamos salido de aquí.
Neden? Senin gibilerin, dadı ve onun gibi şeylerle büyüttüğü çocuklar sonunda ya mutsuz ya da geri zekâlı oluyor.
Que te eduquen como a ti con tanta tontería, es lo que hace de los niños unos amargados o tarados.
Çocuk ya bir dâhi ya da geri zekâlı.
El chico es un genio o un idiota.
Çok gergin ve kendimi yanlış bir şeyler söylemiş gibi ya da geri zekâlı gibi hissederim.
Estoy tan tenso y siento que he dicho algo malo. O esto o parezco un poco idiota.
Bunu seviyorum çünkü bir randevumun ardından eve döndüğümde kendimi çok- - Çok- - Çok gergin ve kendimi yanlış bir şeyler söylemiş gibi ya da geri zekâlı gibi hissederim.
Amo esto, es que normalmente cuando llego a casa de las citas estoy, me siento tan estoy tan nerviosa y siento que dije algo malo o que me veo como una idiota.
Yeter be, geri zekâlı tamirci!
Ya vale, mecánico bachiller.
Tabii ya, geri zekâlı...
Sí, estúpido.
- Gerek yok. Köftelerinizi tatmadan da ISIS'te sürüsüyle balık zekâlı insan olduğunu anlayabiliyorum.
¡ Ya huele bastante a pescado... en Isis sin necesidad de tus... bolas!
Stop lambası için kusura bakmayın. Geri zekâlının biri kırmış. Değiştirmeye vakit bulamadım.
Siento mucho lo de la luz trasera... pero algún idiota, ya sabe, la rompió... y no he tenido tiempo de arreglarlo.
Sikeyim ya, seni geri zekâlı amcık herif!
¡ Mierda, eres un puto tarado!
Sikeyim ya, seni geri zekâlı amcık herif!
¡ Mierda, eres un maldito tarado!
"Büyük akıllar, çoğu zaman düşük zekâlı kişilerin sert muhalefetiyle karşı karşıya kalır."
Bueno, "Los grandes espíritus encuentran oposición en las mentes débiles".
Geliyorum dedim geri zekâlı! Kapat!
¡ Ya dije que llegaré pronto, cuelga ya!
- Şunu çeksene geri zekâlı!
Tienes que tirar de que, ya Nancy swanker!
Zaten kendini vurdun geri zekâlı.
Ya te has disparado tú mismo en el puto pie.
Sahi mi? Sence ben geri zekâlı mıyım?
Ya... ¿ Me tomas por una niña tonta?
Zaten geri zekâlı olduğumuzu düşünüyor şimdi de öğlenin 2'sinde pijamayla saklambaç oynuyoruz.
Ya piensa que somos bastante idiotas. Y aquí estamos jugando en pijama al escondite a las 2 : 00 de la tarde.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]