Zerk tradutor Espanhol
128 parallel translation
- Hangi zehir zerk edildi?
Miren. - ¿ Qué veneno le inyectaron?
Karıncalar, avlarını çeneleriyle tutup parçalar... ama onları formik asit zerk ederek öldürürler.
La hormiga sujeta a su víctima con las mandíbulas. Pero matan con eso, inyectando ácido fórmico.
Amerikalı bilim adamları bir beyinden diğerine enjeksiyonla düşünce zerk etmeyi başardılar.
Los sabios lograron transmitir ideas de una mente a otra. Por medio de una inyección.
Ne iş yaptığını biliyorum... elinde iğnenle insanlara "hakikat uyuşturucuları" zerk ediyorsun... böylece ellerinde olmadan konuşuyorlar.
Sé a qué se dedica. Da drogas de la verdad a los pacientes para que no puedan callarse.
Kim zerk ediyor, siz mi?
¿ Y quién administra la inyección? ¿ Lo hace usted mismo?
Cam temizleyiciyi zerk edemem.
- No puedo inyectar el limpiacristales.
Tanrım, kalbime kavrayış zerk et ve her gün avare gezenin günahlarını bağışla ki günahkâr ruhum tanısın hakikatini.
Señor, infunde entendimiento en mi corazón, y absuelve a quien deambula todos sus días, así mi pecaminoso espíritu conocerá tus verdades.
Zehir deriden zerk edilmiş sağ elinden.
Veneno... en algo rojo, un parche... en su mano derecha.
Zehrin zerk edildiği yerin doğru olarak açıklanmasına rağmen hikâyenin geri kalanının doğruluğundan şüphelenmeniz ilginç.
Dado que la información sobre la localización del veneno resultó acertada... parece extraño que no dé crédito al resto de la historia.
Data, sence bu demir-plazmik zerk için yeterince yakın mı?
¿ Están lo bastante cerca para una infusión ferroplásmica?
İşlem geminin fazerlerini kullanarak gezegenin yüzeyinden plazma zerk birimleri kuracağımız ceplere doğru delikler açmayı içerecek.
Habrá que usar los fáseres de la nave para perforar la superficie del planeta y alcanzar las bolsas, donde crearíamos las unidades de infusión.
Doğrudan çekirdeğe plazma zerk etmek zincirleme tepkime başlatmalı.
Inyectar plasma directamente en el núcleo provocará una reacción en cadena.
Bu taramalar zerk birimlerini kuracağımız ceplerin biraz dengesiz olduğunu gösteriyor.
Los escáneres indican que las bolsas de magma están algo inestables.
Komutan, ilk magma cebine zerk birimini kurmayı önerebilir miyim buna da soğuma şansı tanımış oluruz.
Coloque la unidad de infusión en la primera bolsa de magma y deje enfriar ésta.
Zerk birimine son kontrol yaparken duvarlardan biri göçtü.
Estaban haciendo una comprobación cuando cedió parte de una pared.
O halde birimi ayarlamayı tamamlamak ve plazmayı hemen zerk etmek zorundayız.
Entonces, debemos configurar la unidad e inyectar el plasma.
Atrea IV'ün çekirdeğine plazma zerk işlemi başarılı oldu.
Se ha llevado a cabo la infusión de plasma en el núcleo de Atrea IV.
Saatte 5 ünite damara zerk edin. Carter, buraya gel.
Empieza infusión, 5 unidades por hora.
Serum başlatın. Hızlı zerk makinesi hazırlayın.
Cógele una vía y ábrela a chorro.
- Hızlı zerk 0 negatif.
- O negativo por infusor.
- 0-neg'i hızlı zerk makinesine tak.
- Metedle O negativo.
Ona sıvı zerk etmeliyiz.
Hay que meterle más líquido.
0-neg'i hızlı zerk makinesine tak.
Meted la O Negativo por el infusor.
Hızlı zerk makinesini başlat.
Activad el infusor.
Hızlı zerk makinesine 0-neg.
Metedle O negativo por el infusor.
Hızlı zerk makinesine 0-neg koyun.
0 Negativo a chorro por infusor.
Hızlı zerk makinesini ayarla.
Activad el infusor.
Hızlı zerk aletine geç.
Coged el infusor.
- Zerk makinesinde kim var?
- ¿ Quién lleva el infusor?
Tanrım, zerk makinesinde bu varmış!
Dios, debía estar en el infusor.
Hızlı zerk makinesine dört birim 0-neg.
Cuatro de O negativo por el infusor.
Hızlı zerk makinesinde 2 birim daha 0-negatif gerek!
Necesitamos dos unidades más de O negativo.
- Hızlı zerk makinesine iki birim koy.
- Dos unidades por infusor.
Ceratoidea, erkeğin, dişinin hemen yanında spermini zerk etmeye hazır halde bekleyecek şekilde evrildi.
Ceratoideos han evolucionado de modo que el macho siempre... está con la hembra, listo para inyectarla con esperma.
Hızlı zerk makinesi kullanabilirdik.
Podríamos haberle hecho una transfusión rápida.
Zerk makinesine 0 negatif koy.
Tiene una herida abdominal eviscerándose.
Damarlarına zehir zerk ediyorsun, sonunda nefes almaya başladın ve "çok teşekkürler" deyip tekrar zehir almaya gitmek için sabırsızlanıyorsun.
Te inyectas veneno, hacemos que respires de nuevo y ahora quieres largarte a comprar más veneno.
Damar yatağına dil altından zerk edeceğim.
Voy a inyectar sublingualmente.
Hızlı zerk makinesini getir.
Trae el infusor rápido.
Öncelik hızlı zerk makinesinde.
Haz un segundo HemoCue y prepara el infusor rápido.
- Hızlı zerk edin.
- Cuélgalo en el infusor rápido.
- Zerk makinesine asın.
- Cuélgala en el infusor.
Bu işlemi direkt fiziksel zerk ile yapardı.
Lo hacía mediante un proceso de inyección psíquica directa.
Müzisyenlere kendi kişiliğini zerk ederdi yüz yüze, onlar ana kaydı yaparken.
Solía inyectar su personalidad en los músicos, cara a cara, mientras tocaban.
Büyüme hormonu mu zerk ediyorsun?
¿ Te estás inyectando hormonas del crecimiento?
- Kan zerk kiti nerede?
- ¿ Y el kit del infusor?
... sonra bu kanı radyonüklit terapiyle damardan tekrar zerk edeceğim.
La marcaremos con un radionucleótido y se la volveremos a inyectar.
- Zerk makinesine bir ünite as.
- Una unidad en el infusor rápido.
Bu, kendime zerk ettiğim anlamına gelmez.
Pero eso no significa que me lo inyectara.
Pekala. Hızlı zerk makinesi takılsın, torakotomiye hazırlık.
Bueno, trae el infusor rápido y prepara una toracotomía.
Zehirini zerk etti ve şeytani sözler söyledi.
Le virtió veneno y dijo palabras satánicas.