Zorlamıyor tradutor Espanhol
220 parallel translation
Kimse seni, bunun için zorlamıyor Nugent. Bizimle işbirliği yapmanı bekliyoruz.
No queremos obligarlo a nada, solo pedimos que coopere.
Hayır, beni zorlamıyor. Buna kendi başıma karar verdim.
Pero no está retorciéndome el brazo.
Kimse kalmaya zorlamıyor.
No te obligarán a quedarte.
Kimse seni zorlamıyor.
Nadie te presiona.
Kimse seni zorlamıyor.
Nadie te obliga.
Seni kimse zorlamıyor.
Nadie te obliga.
Kimse beni zorlamıyor.
Nadie me obliga.
Kimse sizi zorlamıyor! Tutuklu durumunda iş gönüllülük esasına dayanır.
Nada les obliga, están en prisión preventiva... si trabaján es porque quieren.
Kimse sizi zorlamıyor.
No tiene ninguna obligación.
Kendisi senin de aklının sınırlarını zorlamıyor mu?
¿ No ha superado todas tus expectativas?
Ahh, ne yaşam ama... kimse sizi dışarı çıkıp atları beslemeniz için zorlamıyor.
¡ Esto es vida! Sin nadie que te levante de madrugada para que le des de comer a los caballos.
Bütün geceyi bir katille geçirerek, şansını fazla zorlamıyor musun?
¿ Cómo se te ocurre pasar la noche con un asesino?
Ve kimse seslenmiyor bize ilerlememiz için Ve kimse kapatmaya zorlamıyor gözlerimizi
Y nadie nos llama para seguir adelante y nadie nos hace cerrar los ojos.
Kimse seni zorlamıyor.
Nadie te obligaba.
Bırak bu rüyayı, annem bile bu kadar zorlamıyor.
Aún si mi madre hubiera estado en la lista.
Kimse bizi Phoenix'e geri dönmeye zorlamıyor.
Nadie nos obliga a volver a Phoenix.
Şansını fazla zorlamıyor musun?
lmposible. No me importa cómo lo haga, sólo hágalo.
Kimse seni buna zorlamıyor.
Nadie te obliga a que lo hagas.
Onu izlemen için kimse seni zorlamıyor.
Nadie te obliga a seguir ese camino.
Kimse seni zorlamıyor.
- ¡ Eh! Nadie os obliga.
Yapma Jack, beni biraz fazla zorlamıyor musun?
Jack, me estás haciendo pasar mucho trabajo con esto.
Biraz fazla zorlamıyor musun, Michael?
¿ No estás abusando, Michael?
Ama kesecek. Kimse kimseyi zorlamıyor. Neyse, söyleyecek bir şey kalmadı.
No queda nada por decir.
Seni pek zorlamıyor sanırım, Brogan.
No parece haberte afectado, Brogan.
Kimse bizi bir şey için zorlamıyor.
Nadie nos está presionando para nada.
Kimse sizi almaya zorlamıyor.
¡ Nadie la fuerza a comprar!
Bak dinle, kimse seni zorlamıyor.
Si no quiere seguir, no siga.
Kimse seni zorlamıyor.
Nadie te obliga a comerlo.
O zaman gelme. Kimse seni zorlamıyor.
Puede no ir, es su derecho.
Şansımızı zorlamıyor muyuz?
No crees que estamos forzando nuestra suerte?
Kimse seni zorlamıyor.
Nadie te obliga. Maldito.
Seni evlenmeye zorlamıyor.
No intenta que te cases con ella.
Kimse onları zorlamıyor.
Nadie los obliga.
Artık kendini tutmuyor, zorlamıyor.
Ya no intenta escabullirse de todos sus problemas.
Jerry, kimse seni zorlamıyor.
Jerry, nadie te está obligando.
Kimse kimseyi uyuşturucu alması için de zorlamıyor.
Nadie obliga a la gente a tomarlas.
Kimse bunu yapman için seni zorlamıyor, Lyta.
Pero es nuestra encrucijada. Nadie puede forzarte a hacerlo, Lyta.
Çünkü okullar yapmaları gerekeni yapmıyor ve seni zorlamıyorlar.
Porque la escuela no puede obligarte como debería.
Kimse bizi, bu ülkede yatırım yapmaya zorlamıyor.
Nadie nos obliga a traer aquí nuestro dinero.
Tüm bunları bana göstererek şansını zorlamıyor musun?
¿ No se arriesga demasiado al dejarme ver todo esto?
Kimse beni onunla olmaya zorlamıyor.
Nadie me obliga a quedarme.
Kimse al diye zorlamıyor seni.
- ¡ Nadie te obliga a comprarlos!
Chrissy, kimse seni bir şeye zorlamıyor.
- Chrissy nadie te esta obligando a nada.
Seni kimse zorlamıyor, değil mi?
¿ Nadie está conjurandote para que digas esto?
Kimse sizi kalmanız için zorlamıyor.
Nadie los obliga a quedarse.
- Kimse kimseyi istifaya zorlamıyor.
- Nadie obliga a nadie a irse.
Son günlerde programım entelektüel olarak beni zorlamıyor.
He tenido tan pocos retos intelectuales ultimamente en mi programa
Kimse seni zorlamıyor.
No te estoy obligando.
Kimse beni zorlamıyor.
Nadie me está obligando.
- Kimse zorlamıyor.
- Nadie apretará.
Kimse onları zorlamıyor.
¡ No obligo a nadie!