Çabucak tradutor Espanhol
4,265 parallel translation
Neden oraya çabucak koştun?
Oye, ¿ por qué corriste hasta aquí tan rápido?
Çabucak valizlerimi hazırlarım.
Haré las maletas volando.
Bakın, fotokopiciye hızlı bir dönüş yapıyoruz. Sue'nun denemesini fakslıyoruz, ve çabucak üniversiteye gidiyoruz.
Mira, solo iremos rápido a la papelería, enviamos el ensayo de Sue, y muy rápido llegamos a la universidad.
Çabucak buradan çıkacaksın.
Saldrás de aquí de inmediato.
Çabucak hallet.
Que sea rápido.
7 / 24 emre amâdesin, ve bir dava çıktığında yanında ne veya kim varsa onu kenara atıyorsun ve çabucak işe dönüyorsun.
Tú siempre estás de guardia y cuando llega un caso dejas lo que estés haciendo y a con quién estés y vuelves al trabajo.
Seni Alicia yüzünden kovduk ve sen de emin ol bunu çabucak atlattın.
Te despedimos por Alicia, claramente a ti se te olvidó eso rápido.
- Ve sana sandığından fazlası var diyorum. Evliliğini ve yüzünü kurtarmak istiyorsan nedenini çabucak bulmalısın.
Y te estoy diciendo que hay más de esto de lo que piensas, y si quieres salvar tu matrimonio y tu cara, necesitas averiguarlo pronto.
Size yardım etmeyi iple çekiyorum ama önce çabucak bir tualete gidebilir miyim?
No puedo esperar para ayudarle a ustedes a sacar esto adelante, pero, ¿ puedo ir muy rápido al cuarto de baño?
Kararını ver, çabucak!
¡ Así que elige rápido!
Eminim ki ona çabucak bir pop-tart * hazırlayabiliriz.
Estoy segura de que podemos encontrarle una tarta.
Her şeyin çabucak olup bitmesini çok seviyorum.
Me encanta cuando todo encaja tan rápido.
O yüzden çabucak büyü.
Así que date prisa y madura.
Seninle çabucak konuşmak istediğim bir şey daha var.
Hay algo más Quiero hablar contigo de eso rápidamente.
Çabucak bir şeyler yapsan iyi olur yeşil.
Mejor haz algo pronto, Verde.
Tek sorun çabucak tespit edilecek olmamız.
El problema sería que nos detectaran demasiado pronto.
Ama çabucak halletmeliyiz.
Pero tenemos que hacerlo rápido.
Pekala, ben şimdi çabucak duş alayım.
Muy bien, tomaré una ducha rápida.
Patinajı ve gücü kontrol ederek... kalkış kontrolü mavi çekiş kontrollü arabaya... ilk düzlükte çabucak liderlik kazandırmıştı.
Mediante el control de derrapes y el poder, el control de lanzamiento había dado el azul del coche de tracción en una ventaja inmediata abajo de la primera recta.
Erişteler şişecek, çabucak ye.
Disfrútalo mientras esta caliente.
İlacı içtikten sonra çabucak iyileşmek için iyice dinlenin.
Tome esto y descanse.
Paslanmışlar ama o pası çabucak söker, kısa sürede hazırlarız.
Oxidados, pero los aceitaré a tiempo para jugar.
Çabucak halledelim.
Que sea rápido.
Bunu çabucak halledelim.
Hagámoslo rápido.
Buranın ağası benim ve ben bunların yakalanmasını istiyorum. Çabucak.
Aquí soy el mandamás y quiero que se les atrape, pero bien.
Reklamlarımız aslında çabucak zengin olabileceklerini yazarlar.
Mecánica Popular, y nuestros anuncios realmente dicen, que pueden hacerse rico rápidamente.
Telefonda konuştuğun herkes zengin olmak istiyor, hem de çabucak zengin olmak istiyor.
Cada persona con la que estás en el teléfono, quieren hacerse ricos y quieren hacerse ricos rápido.
Bir hafta çabucak geçti ama oralarında hiçbir şey yoktu.
Todo de repente, una semana. Nadie tenía nada ahí abajo, en ningún lado.
Çabucak arkaya dönüp giderlerken Harry, "Kim?" dedi.
"¿ Quién? Dijo Harry mientras se apresuraban en retirada."
Herrera çabucak bacağa vuruyor. Herrera çok güzel kıskaca aldı.
Va a por la pierna y logra un buen agarre.
Bilemiyorum. Şöyle çabucak Chinatown'u çiziktirirsin demiştim.
Pensé que podrías hacer un garabato del Barrio Chino.
Çabucak oldu her şey sanki değil mi?
Parece un poco repentino, ¿ no?
Hemen söyle de çabucak halledelim.
Dilo ahora y podremos hacerlo rápido.
Hiçbir şey olmasa da savaş çabucak bitecektir bence.
Creo que si hay guerra, acabará muy pronto.
Yani, çabucak olsun bitsin istedim bu yüzden her şeyi kabul ettim.
Pasó muy rápido porque básicamente acepté todo.
Ve 1 ay önce hakkında çok az şey bilinen Brooklyn'li genç adam çabucak dünyanın en ünlü insanı haline geliyor.
Y el joven de Brooklyn poco conocido hasta hace un mes atrás rápidamente se está convirtiendo en la celebridad más famosa del mundo.
Çabucak dönerim.
Volveré muy pronto.
Bu tür şeyler çabucak toplanır, bazen aceleyle.
Eso crece rápido, a veces demasiado rápido.
Çok çabucak, eğer ne aradığınızı bilmiyorsanız neyi aradığınızı nasıl bileceksiniz?
Perdona, ¿ cómo sabes lo que estás buscando, muy rápido, si no sabes lo que estás buscando?
Annesiyle çabucak içeri dalınca kızgındı.
Oh, él estaba enojado cuando yo bailaba con ella.
Ama sadece küçük dudak değmesi gibiydi. Bilirsin işte, çabucak.
Fueron unos segundos, algo muy rápido.
Onların bize gelmesini sağlayalım. Çabucak bitiririz.
- No nos esperan.
Çabucak bir resim.
¡ Es un momento rápido!
Çabucak yatmak kolaydır ama arkadaşlık, zor kısımdır.
Echar un polvo es fácil, pero la amistad es otra cosa.
Ya çabucak acısız bir şekilde ölürsün ya da tarifsiz bir acıya katlanmak zorunda kalırsın.
Mueres rápido y sin dolor, o soportas algo indescriptible.
- Çabucak inşallah.
- Salir aún más rápido.
Çabucak birkaç kedi hareketi yap.
Haz unas cosas de gato.
Şu işi aramızda çabucak halledelim.
Te diré algo. Eso será muy molesto en poco tiempo.
Çabucak geldiğiniz için teşekkürler.
Aprecio su pronta llegada.
Çabucak eve gidelim.
¡ Vamos!
Çabucak iyileşip eve dönmek istiyorum.
Quiero darme prisa e ir a casa.