Ünüm tradutor Espanhol
142 parallel translation
Biz ilerlerken, ünüm benden önce yayıldı. Mısırlıların bilmediği uzak diyarlara kadar.. artık ünlü bir doktordum.
Con el tiempo, mi fama me precedió hasta tierras donde no habían visto nunca a un egipcio, ni a un médico preparado.
Böyle bir ünüm olsun istemezdim.
Ahora, sabrán que usted fue el sujeto que lo trajo preso.
Biliyorsun, korumam gereken bir ünüm var.
Tengo una reputación que cuidar.
Size bunu yapmaktan nefret ediyorum Yargıç ama benim de bir ünüm var.
Odio hacerle esto, Juez, pero tengo una reputación. - Y hay que mantenerla.
Sana bir şey ifade etmeyebilir, ama bu kasabada bir ünüm var...
Para ti no significa nada, pero yo tengo una reputación aquí...
Senin şu silahlı gizli servis ajanlarınla birlikte çalışmak hiç umurumda değil, ancak korumam gereken bir ünüm var.
Yo me arriesgo a trabajar con usted en el Servicio Secreto, pero tengo una reputación que proteger.
Bir ünüm var benim.
Tengo mi reputación!
- Bir ünüm var.
- Tengo una reputación.
Richie, Benim endişelenecek bir ünüm var
Richie, me preocupa mi reputación.
Burada ünüm var.
Yo tengo una reputación.
Dikkate değer bir ünüm var.
Tengo que pensar en mi reputación.
Sırf ünüm yüzünden gittiğim her yerde insanlar benimle olmak için birbirini çiğniyor.
Por ser famoso, en cualquier lugar que voy, las personas se atropellan para estar conmigo.
Sırf ünüm yüzünden yaptığım çoğu şey anlamsız bir komediye dönüşüyor.
Y por ser famoso muchas cosas que hago se transformaron en una ridícula comedia.
Benim düşünmem gereken bir ünüm var.
Tengo que pensar en mi reputación.
Belki biliyorsunuzdur, çok kötü bir ünüm var.
Quizá sepáis que tengo una pésima reputación.
Kötü bir ünüm var!
- Así te ganas la fama.
Benim öz-saygım ve ünüm tehlikede, bu tek çıkar yol.
Mi amor propio y mi reputación están en juego es la única forma.
Sadece ünüm içindi.
Era...... sólo actuación. Sabes?
- Bu civarda ünüm arttı.
Me hizo una especie de celebridad por aquí.
Bu serseriler yüzünden ünüm lekelendi.
Yo ví mujeres encerradas allí.
Benim bir ünüm mü var?
¿ Tengo yo fama de algo?
Bay White, çalıştırmak zorunda olduğunuz bir gazeteniz olduğunu biliyorum ama benim de korumam gereken bir ünüm var.
Sr. White, sé que tiene mucho trabajo, pero yo debo cuidar mi reputación.
Gençliğim, enerjim, ünüm... ölçülemeyecek zenginliğim vardı.
Tuve juventud, vigor, fama riquezas incomparables.
Düşündüğünün aksine tüccarlar arasında ünüm benden önde gidiyor.
Contrariamente a lo que crees, mi reputación como vendedor me precede.
Ama sürdürmem gereken bir ünüm var.
Pero tengo que mantener mi reputación.
Tanrım, Horatio, anlasana ne berbat bir ünüm kalır dünyada benim her şeyi anlatacak kimse olmasa geride.
Dios, Horacio qué nombre mancillado si esto queda sin saberse, dejaré.
Korumam gereken bir ünüm var.
Tengo que mantener mi reputación.
Korumam gereken bir ünüm var, sadece kendim için değil, diğerleri için de.
Tengo una reputación que proteger. No sólo la mía, también de otros.
Bir ünüm vardır.
Tengo una reputación.
Korumam gereken bir ünüm var. Bu dizlikleri giy.
Tengo una reputación que cuidar, así que tienes que usar esto.
Umarım. Savunmam gereken bir ünüm var.
Espero que sí, tengo que mantener mi reputación.
Bu konuda şehir çapında bir ünüm var.
Tengo medallas de atletismo. Siempre en el pódium.
Onu gösterişsiz tutmayı denesem de, şu şekilde bir ünüm var....
Verás, es así. Trata de mantener el secreto : tengo una reputación como...
Hırsızların Kralı olan ünüm tekrar eski haline gelmeyecek... eğer sen şu chakramını etrafta fırlatır ve insanları kılıçlarla dürtersen.
Mi reputación como Rey de los Ladrones no va a ser restaurada si tú le lanzas tu chakram y le clavas tu espada a la gente.
Yer yüzündeki en zengin adamlara ve kadınlara satış yapıyorum... bu yüzden beni affedin ama eğer benim ünüm sadece en iyi malzemeleri pazarladığımdan ötürüyse, bir hırsızın sözüyle risk almak çok fazla olur.
Les vendo a los hombres y mujeres más ricos de la Tierra. Así que discúlpame si mi reputación de tratar con los materiales más finos es demasiado valiosa para arriesgarla por la promesa de un ladrón.
Powers adım, Powers ünüm.
Powers de nombre y por reputación.
Shagwell adım... shag-very-well ( düz-çok-iyi ) ünüm.
Revuelcabien para los amigos, Revuelca-muy-bien por reputación.
Ben senin Venüs'ünüm. Senin ateşin ve neşen.
Yo soy tu Venus, soy tu fuego y tu alegría.
Sorun ünüm mü?
¿ Se trata de mi... reputación?
Nerede şan ve ünüm?
HOSPITAL GENERAL DE SPRINGFIELD ¿ Dónde están mis elogios?
Eğer T-shirt'ünüm üzerindeki yazıyı tahmin edeceksen "Bu seni ilgilendirmez" yazıyor.
Ahora si adivina mi peso, se gana una playera que dice "Eso no es asunto suyo".
İyi ki böyle bir ünüm varmış.
Es bueno tener una reputación.
Sosyeteye girdikten sonra öyle görünüyor ki benim ünüm sosyal bir güvensizlik halini aldı.
En cuanto logró introducirse en la buena sociedad, mi reputación se convirtió en una carga.
Korumam gereken bir ünüm var.
Debo proteger mi reputación.
Böyle bir ünüm var.
Parece que tengo esa reputación.
Bazen ünüm benden önce geliyor.
A veces mi reputación me persigue.
Tamam, bak, o lanet makaleyi okudum, fakat kimseye söyleme çünkü okuduğum duyulursa, ünüm cehenneme gider.
Bueno, mira, leí el maldito artículo, pero no se lo digas a nadie... porque si se sabe que leo, mi reputación... se va al demonio.
İyileştirme konusunda bir ünüm var.
Verá, tengo una reputación para recuperar.
Korumam gereken bir ünüm var.
Lo que sé es que debo proteger mi reputación
Bir ünüm var.
Tengo buena reputación.
Bu iyi g.ünüm bile değil.
Me agarraste en un mal día.