96 tradutor Francês
816 parallel translation
Birim 08 yükselti sorunları yaşadığından, sana atmosfere girişten önceki sadece 96 saniye için uzaktan destek verebilecek.
donc il ne pourra vous aider que durant les 96 secondes avant l'entrée dans l'atmosphère.
Dört gün boyunca - 96 saat - Havalandırma boşluğunda uzanıp bekledim, ve şu an hepsinin arkasında kim var biliyorum.
Pendant quatre jours... 96 heures... je suis resté sur le toit!
Bay ve Bayan Alison, vagon 96, kompartıman F...
" M. et Mme Alison, voiture 96, compartiment F,
Washington Devlet Okulunda öğretmenim. Oak Caddesi 96 numarada oturuyorum.
Katherine Grant, enseignante à l'école Washington, je vis au 96, Oak Street.
376, 377, 378, 379, 380, 381... 382, 383, 384, 385, 386, 387... 388, 389, 390... 91, 92, 93, 94, 95... 96, 97... 398, 399, 400.
376, 377, 378, 379, 380, 381, 382, 383, 384, 385, 386, 387, 388, 389, 390, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 398, 399, 400!
Kimsenin bilmedigi bir tasariyi 96 kisiyle tartisamazsiniz.
On peux pas discuter à 96, d'une loi que personne ne connait.
96 derece seviyesinde.
- C'est quel jour?
Bak, evlat, sınır buradan sadece 96 kilometre uzaklıkta.
La frontière est à 95 km.
96, 95... 94... 90, 90...
96. 95. 94... 93.
93, 94, 95, 96, 97, 98...
93, 94, 95, 96, 97, 98...
Araç 628, 96. Sokak'ta boştayım.
Jive 628, rue 66.
340 Batı 96. cadde.
340 West 96 Street.
Haftada 96.50 kazanıyor.
Il gagne 96 $ 50 par semaine.
Polis dersem... 96.50 derim.
- Si je dis "police" - Je réponds "96 $ 50".
96 yanlış tutuklama.
96 arrestations-bidon.
Haftada 96.50 mi?
96 $ 50 par semaine?
Bence de. Madde 96, Ucu açık bir madde.
L'Article 96, la plus vague des clauses.
Akşam 5 : 30'da, Fransa yolunda saatte 96 km hızla giden bir Fiat'ın içinde.
- Destination? - Inconnue. - Motif du voyage?
Pekâlâ. 0.3896 ışık hızına indik.
Bon, on est a 38,96 % de la vitesse-lumiere.
Ve rakibi, 96 kiloluk dünya ağır sıklet eski şampiyonu Gus Dundee.
et son adversaire de 96 kilos... l'ex-champion du monde poids lourds Gus Dundee.
- 96.
- 96.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on 96, 97,98, 99, 100.
Un, deux, trois, quatre, cinq, six, sept, huit, neuf, 10... 96, 97, 98, 99, 100.
Onu 1896'da ekmiştim, askerlik yaşı gelmiştir.
J'l'ai fabriqué en 96, une fois qu'j'étais en perm'pendant que j'faisais mon temps
Easy Birliği'nde 96 adam vardı.
Cette compagnie comptait 96 hommes.
100 99, 98 97 96 95...
100... 99... 98... 97... 96... 95...
93, 94, 95, 96 97, 98...
93, 94, 95, 96, 97, 98...
Birkaç saniye sonra ses menzilinin dışına çıkacağız ve telsiz 96 saat susacak.
On plonge. On sera injoignabIes pendant Ies 96 prochaines heures.
Mario Mezzabotta, 96 kilo.
Mario Mezzabotta, avec tous ses kilos.
Hem de çok. Özellikle geceleri. Sadece ben ve,..... 96 odada dolaşan aile hayaletleri.
Il n'y a que moi et le fantôme familial, qui hante les 96 chambres.
Mesafe : 60 mil.
Distance : 96 kilomètres.
1945 ve 1950 arasında, kızıllar, saatte 96 kilometre kare hızla yayıldılar.
Entre 45 et 50, les rouges se sont propagés à du 160 km ² à l'heure.
100 99 98 97 96...
Cent, quatre-vingt-dix-neuf, quatre-vingt-dix-huit, quatre-vingt-dix-sept, quatre-vingt...
Bana 4217596'yı bağlayın.
Donnez-moi le 42175 96.
Çevirenler : ghost _ rider _ 96, konor, Oktay Hanhan, Burak ŞAHİN, JaguaR, GebereJackson, neco _ z
La femme coréenne : Akiko KOYAMA Le prisonnier : Do-yun YU
Rafine, 96 derecede polarize ve lot 60 açılışta fiyat bile verilmedi.
Le raffiné, polarisé à 96 degrés, et le lot 60 ne sont même pas cotés à l'ouverture.
Yeğen, 96 saatin var.
Ça vous laisse 96 heures.
Benden önce dükkanı olan kişi 96'ya kadar yaşamış ben de aynısının burada olacağını düşünüyorum.
L'ancien proprio est mort à 96 ans, alors je suis là pour un moment.
Anlaşma % 96 tamamlandı.
C'est sûr à 96 %.
96 kilo.
96 kilos.
Bu 96 model bir tüfek, Mavzer olarak da bilinir.
C'est une carabine de modèle 96, également appelé un Mauser.
... 87... 88... 89... 90 91... 92... 93... 94 95... 96... 97... 98 99... 100 101... 102... 103... 104... 105...
87... 88... 89... 90 91... 92... 93... 94 95... 96... 97... 98 99... 100 101... 102... 103... 104... 105
96 olduklarını hiç bilmiyordum.
J'ignorais que c'étaient des 96.
Ne diyorsunuz, 32, 96?
C'est quoi, ça?
10-96 akıl hastası.
Et 1 0-96, "malade mental".
Aksi halde onun ölüsünü getirmiştim sana.
Sinon, je l'aurais ramenée morte sur ton perron. ` 96 02 : 15 : 27,567 - - 02 : 15 : 31,480 Ne fais pas attention à ce que disent les femmes, Zissi!
Ve sağ tarafımda, kırmızı, beyaz ve mavi renklerde.. .. 95 kg ağırlığında.. .. 46 maçtır yenilgi almamış..
A ma droite, en rouge, blanc, bleu... pesant 96 kilos... toujours invaincu après 46 combats...
Bana ehliyetini ve ruhsatını ver, evlat. Farkındaysan saatte 96 mille gidiyordun?
Vous rouliez à plus de 150 km / h.
- 96 mille mi?
- Je faisais du 150...
- Evet, evet, 96 mille.
- Vous l'avez dit.
Alkol dolu.
96 degrés.
- 1,94.
- 1,96 m.