Actor tradutor Francês
32 parallel translation
Anlaşılan sizin gibiler FBI'da eğitim göreceğine... oyunculuk dersleri alsa daha uygun olur.
Passez moins de temps au F.B.I. et davantage à l'Actor's Studio.
Dinle, seni lanet olası aktör.
Voir Saint Pierre et gerber? Ecoute, you two-bit fucking actor.
Sen Actors Studio'da oynadın. Sonra biz Boston'da oynadık. Broadway'de oynadık.
Une fois à l'Actor's Studio, une fois à Boston et une fois à Broadway.
Aktörlerin Sahne Arkası programını kaçırmak istemiyorum.
Je veux regarder Inside the Actor's Studio.
10 yılını sanat stüdyosunda geçirdiği için mi onu istedik sanıyorsun?
On paie quoi, 10 ans d'Actor's Studio?
Sen A alırsın. Actors Studio çılgına döner. James Lipton sana en sevdiğin küfür nedir diye sorar.
Tu obtiendras un A, l'Actor Studio n'en reviendra pas, et alors, James Lipton voudra savoir quel est ton juron préféré.
Yöntem oyuncusu.
L'Actor's Studio.
Oyuncularla Baş Başa programına tekrar hoş geldiniz.
Bienvenue dans Inside The Actor's Studio.
Yeah. Phillip wasn't willing to do what it takes to become a great actor.
Phillip voulait pas faire ce qu'il fallait pour devenir un grand acteur.
Üstelik yazarı televizyonda Actors Studio için mülakat yapan bir adamın babası. - Sakallı adam mı?
Et c'est écrit par ce beatnik de la plage de Venice, sur les beatniks de la plage de Venice et en plus, le beatnik qui l'a écrit est le père du gars qui fait l'actor studio à la télé
Adi nin geleceği için ölüm gelene kadar ona birşey söylemiyeceğim zaten çok az zamanım var... bu süre içinde actor olması için ona yardım edeceğim
Je ne laisserai pas ma mort devenir une excuse pour l'échec d'Adi. En fait, indépendamment du peu de temps que j'ai... J'essayerai de le faire la clef de son succès.
Mike Leigh olayı gibi karakterde kaldığını sanıyordum.
- comme l'Actor's Studio. - Même avec les yeux?
Evet, bu "Inside the Actor's Studio" programı gibi olacak.
Ouais, ce sera comme être à l'Actor Studio.
Bay Chase'e Screen Actor's Guild'in formlarını güncellemesi gerektiğini istediğini söyler misiniz?
Hé bien, vous direz à M. Chase que la Société des Acteurs lui demande de mettre ses formulaires à jour.
- Gizli görevdeyken usulüne uyuyorum.
- Je la joue Actor Studio.
Yani biliyorsunuz dedektif. Metot oyuncusuyumdur.
Pour votre information, je suis très Actor's Studio.
Rich Brook, an actor Sherlock Holmes hired to be Moriarty.
Rich Brooks, un acteur que Sherlock Holmes a engagé pour être Moriarty.
He paid me, I needed the work. I'm an actor, I was out of work.
Il me paie, j'ai besoin de travail Je suis un acteur, J'ai quitter le travail
The big conclusion of it all, Moriarty's an actor?
La grande conclusion de tout ça, Moriarty un acteur?
Marilyn Monroe biliyorsun, Actors Studio'dandı.
Alors... Marilyn Monroe, elle faisait partie de... L'Actor's Studio.
New York ve Actor's Studio var sadece bundan sonra.
C'est New York et l'actor s studio pour moi.
New York ve Actor's Studio var sadece bundan sonra.
C'est New York et l'Actor studio pour moi.
B-actor-grin
Cow-boy sans chapeau sourire d'acteur de série B
Actor's Studio'ya konuk sunucu olduğu zamandaki gibi.
Comme quand il présentait une émission d'interviews.
Buraya aylaklık etmeye mi yoksa Actor's Studio'ya katıImak için mi geldin?
Vous êtes là pour déconner ou pour donner une interview?
Bir rol için araştırma yapan bir artist misin?
Tu fais partie de l'Actor's Studio et tu cherches des infos pour un rôle?
Bence sen gereğinden fazla Inside the Actor Studio izliyorsun.
Je crois que tu regardes trop d'Inside the Actor's Studio.
- State actor mü?
"Acteur étatique"?
Ama bu kamusal fonksiyonlar alınınca, Park bir "state actor" konumuna geliyor.
En s'emparant de ces fonctions publiques, Park est devenue un "acteur étatique"
Evet, bu yüzden de Park, "state actor" konumuna geldi.
Oui, et c'est précisément ce que Park est devenue. Un acteur étatique.
Bayan Lockhart Illinois Park'ın state actor olarak kabul edilmesi gerektiğini söylüyor.
Mme Lockart affirme que l'Illinois Park est un acteur étatique.
Müdüriyet hala son karar merciidir ve state actor kabul edildiğinden gazeteyi sansürleyemez.
L'administration est toujours responsable, et puisque nous les considérons comme acteurs étatiques, ils ne peuvent pas censurer le journal.