Ah tatlım tradutor Francês
423 parallel translation
- Ah tatlım, öylesin zaten.
- Ma chérie, tu l'es.
Ah tatlım. Umarım, aklına yanlış bir fikir sokmamışımdır.
J'espère ne pas t'avoir mis de fausses idées en tête.
- Derhal hanımefendi. Ah tatlım! Çok kirlenmişsin!
Tu es tout sale!
Ah tatlım!
Ah, cherie!
Ah tatlım, cebindeki nedir Saddy?
Quel amour! Qu'y a-t-il dans votre poche?
Ah tatlım, inan seni çok özledim.
Chéri, tu t'es fait mal.
Ah tatlım, almışsın.
Oh chéri, tu l'as acheté...
Ah tatlım, felsefede hiç başarılı değildim. Burada neler döndüğünü bilen var mı?
Il faut donner des informations, établir les règles qui régissent cet univers et présenter les personnages.
Ah tatlım.
Oh, chérie.
Tamam tatlım, tamam.
Ah oui!
Ah Nanny, canım, ağlama tatlım.
Nanny, ma chérie, ne pleure pas
Ah, tatlım.
Mon doux ami.
- Merhaba tatlım. - Ah, Dot, nasılsın?
Comment vas-tu, Dot?
Bende sizin o tatlı dilinizden pek hoşlandığımı söyleyemem.
Ah non? Votre gueule ne me revient pas non plus.
Ah, tatlım, tatlım.
Ma petite chérie!
Ah, özür dilerim tatlım, doktora görünmem gerek.
Désolée, je dois voir mon docteur.
Tatlım?
Ah! Écoute, ma chérie...
- Selam, tatlım. İşte burada
Ah, ma belle, tu es là.
Ah, tatlım, bu en kötüsü.
C'est affreux!
Ah, kaptan, başardınız. Binlerce özür dilerim, tatlım.
Mille pardons, ma chère.
Ah Lisa, tatlım, sana bir şey olsaydı...
Ma chérie, s'il t'était arrivé quelque chose... Tais-toi.
Ah, tatlım, bu... Bu muhteşem! Ama, Ed, gerçekten bunun gibi iki tanesine ihtiyacım yok.
Elle est divine, mais je n'ai rien à faire de deux robes pareilles.
Ah, tatlım, baban sadece hastaneden çıktığı için biraz heyecanlı hepsi bu.
Il est plein d'enthousiasme, il vient de sortir de l'hôpital.
Ah, tatlım!
Mon chou!
Fakir olduğunun farkındayım. Ah, tatlım, soluk alamıyorum.
Je t'en prie, aide-moi.
Ah, tatlım, ne kadar da kibarsın.
On peut dire que vous ne faites pas dans la subtilité.
Ah, tatlım!
Mon chéri!
Adil savaşmadın ama görevini anlayıp, yerine getirdin. Ah, tatlım!
Ce n'était pas très régulier, mais vous êtes allé au bout de vos convictions.
Ah, Miles. Tatlı Miles'ım, söyle şimdi. Şimdi, seni kucaklarken.
Je t'en prie, Miles, mon chéri, dis-le-moi, maintenant, pendant que je te protège.
Ah, haydi, tatlım.
Viens, ma chérie.
Ah, merhaba tatlım! Affedersin, geri dönmem gerek.
Excuse-moi, chérie, il faut que j'y retourne.
Ah be tatlım...
Ma maîtresse...
Ah, Jimmy, tatlım.
Oh, mon petit Jimmy.
Selam tatlım.
Ah, c'est vous.
Ah. tatlı bir dürtüyle işlenen günah! Bana günahımı geri ver.
Ô doux reproche, rends-moi mon péché.
Ah, Jean. Jean, hayatım, bu seferlik kibrit yakabilirsin tatlım.
Jean, vas-y.
Ah... Ah, Bess, ah, bize aynından iki tane ver, ve benim hesabıma yaz, tatlım.
Bess, deux comme ça et mettez-les sur mon compte.
Harika bir iş çıkarıyorsunuz, tatlım, ah... sizinle gurur duyuyoruz.
Vous faites toutes du bon boulot. On est fiers de vous.
Ah, tepsiyi hazırladığını görüyorum. Evet, öyle, tatlım.
Tu as préparé le plateau.
Ah, tatlım.
Oh, chéri.
Ah, afedersin, tatlım, acaba aklındaki ufak.. .. süprizi gösterebilir misin, babana?
Excusez-moi, voulez-vous montrer à votre papa la petite surprise?
Ah, tatlım.
Mon chéri.
Ah, çok sevimli olmalılar, tatlım.
Ils devaient être beaux, mon trésor.
Ah, tatlım, Harold'un ilişkileri var yalnızca bana söylemiyor.
Oh, chérie. Harold a des aventures qu'il garde secrètes.
Bana çok özel bir akşam yaşattınız, ve umarım tekrar biraraya gelebiliriz... ah, bu çok tatlı bir jest, teşekkür ederim.
Vous avez rendu cette soirée inoubliable, et j'espère que nous... oh, comme c'est touchant. Merci.
Ah, tatlım, kendimi çok kötü hissediyorum.
Oh, tresor. Je suis vraiment malheureuse.
Ah, tatlım, mucizeleri nasıl özledim.
Ah, que les miracles me manquent!
" Ah, tatlım
Oh, en se battant...
Programın adı da "Ah, şu salak Al" olur. Tatlım, o ya da bu şekilde hallolacağına eminim.
Pas de l'autre côté de la pièce, Al.
- Çok tatlısın. - Ah tanrım.
Tu es gentil.
Ah, tatlım.
Chéri.