Ajan tradutor Francês
27,332 parallel translation
Özel Ajan Ness çok uzun süre oksijensiz kalmış.
L'agent spécial Ness souffre d'hypoxie.
- Özel Ajan Cole Bennett.
- Agent spécial Cole Bennett?
Ben Özel Ajan Eliot Ness.
Agent spécial Eliot Ness.
Bu kulübün Sahra Çölü kadar kuru olduğu düşünülürse bence yeni birine ihtiyacınız var Özel Ajan Ness.
Maintenant que ce club est aussi sec que le Sahara, vous aurez besoin d'un nouvel infiltré, agent Mess.
Belki birkaç ajanımı bu işe yerleştirmeliyim.
Peut-être que je devrais mettre quelques-uns de mes agents sur ça.
Özel Ajan Zagar'ın onu nakletmeye çalışıyor.
L'agent spécial Zagar travaille à son exfiltration.
Operasyonu Ajan Zagar yürütüyor.
L'agent Zagar était son contact.
Tamam, Ajan Zagar'la konuşmak istiyorum.
Très bien, je dois parler à l'Agent Zagar.
Şu anda her şeyin Ajan Zagar'ın kontrolü altında olduğuna inanmak zorundasınız.
Vous devez avoir confiance sur le fait que l'Agent Zagar a la situation sous contrôle.
Arabasını kenara çektirmiş. Ajan Zagar'a benzeyen biri memura silah çekmiş devriye arabasının arka koltuğuna kelepçeleyip bırakmış.
Il l'a pris à part, il s'est fait agresser par un type ressemblant à l'agent Zagar, qui l'a attaché à la cage sur le siège arrière de la voiture de patrouille, le laissant là.
Ajan Kheel ve Strauss.
Ce sont les agents Kheel et Strauss.
Ajan Kheel ve Strauss.
Agents Kheel et Strauss.
Ajan Zagar ve FBI, Grover ve ailesini naklederken iki ajanı da öldürüldü mü diyorsun yani?
Donc tu me dis que l'agent Zagar et le FBI ont exfiltré Grover et sa famille et maintenant 2 agents ont été assassinés?
Barnes o uçaktaysa ve Moloka'i'ye gidiyorsa Ajan Zagar'ın Grover ve ailesini oraya götürdüğünü düşünmeliyiz.
Si Barnes est dans cet avion et qu'il se dirige vers Moloka'i, nous pouvons supposer que c'est là-bas que l'agent Zagar a emmené Grover et sa famille.
Özel Ajan Ed Scanlon. Nasıl yardımcı olabilirim?
Agent spécial Ed Scanlon, puis-je vous aider?
O bilgiye göre 50 tane federal ajan ve ben Paramus'taki bir depoyu bastık.
Suivant cette piste, 50 agents fédéraux et moi avons fait une descente dans un entrepôt.
Bu ilişkiye ne olacağını tamamen bilerek girdim. - Ajan Ressler ve diğerleri de öyle. - Bu konuda seni takdir ediyorum Harold.
Je connais des tas de fanatiques qui ont choisi un parti, une idéologie pour appréhender le monde.
Wesley'nin nihai ve muğlak ortağı gibi davranan kanunsuz... -... bir CIA ajanını canlandırdı ama...
Il a joué l'agent louche de la CIA, qui servait de faire-valoir à Wesley et son éventuel futur allié, mais...
ATF ajanıymış.
C'est un agent de l'ATF.
Özel Ajan MacLaren'a ulaştınız.
Vous êtes sur la messagerie de l'agent MacLaren.
Yetkililerin dediğine göre çocuğu kaçıranlar FBI ajanı ile yaşanan çatışmada öldürüldü.
Les autorités affirment que les ravisseurs ont été tués lors d'un échange de coups de feu avec l'agent du FBI...
Ajan Costas, kurmay başkanı yardımcısı olarak emir veriyorum.
Agent Costas, je suis le sous-chef d'état-major et je vous donne un ordre direct.
Ben Seattle Ofisi'nden Yetkili FBI Özel Ajanı Howard Utey. Bob Lee Swagger ile USW Sağlık Merkezi'nde sorgudayım.
Ici l'agent spécial en charge du FBI Howard Utey, bureau de Seattle, procédant à l'interrogatoire de Bob Lee Swagger au centre médical USW, date et heure gravées dans cet enregistrement.
Ben Yetkili Özel Ajan yardımcısıyım.
Je suis l'agent spécial adjoint en charge.
Ben de gider başka bir kadın ajan bulurum.
Je trouverai un autre agent féminin.
FBI Ajanı Memphis?
L'agent Memphis du FBI.
Ajan Johnson, bir dakikanız var mı?
Agent Johnson, on peut parler?
Ajan Memphis, kendinize bir iyilik yapın ve duygularınızı işe karıştırmayın.
Agent Memphis, pour votre bien, ne laissez pas vos émotions vous dominer.
Başka kadın ajan istemediğine emin misin?
Vous ne voulez pas d'autre agent?
Murphy iyi bir ajan. Burada çok şey yaptı.
Murphy a fait du bon boulot, ici.
Peki aynı yere ait üçüncü bir arama? Ajan Peña? İşte ona bakmak gerekirdi.
Mais trois appels du même endroit, de trois sources différentes... ça méritait le déplacement.
Bak Ajan, ben o muhbirlik etmesi için ceplerine Amerikan doları sıkıştırdığın köşe başı muhbirlerinden değilim.
Écoute, je suis pas un de ces vulgaires informateurs qu'on achète avec quelques dollars. Non, monsieur.
Ajan, ikimiz kediyle yılan gibiyiz.
Toi et moi, on est comme le serpent et le chat.
Ajan Peña.
Agent Peña.
Eminim buradakilerin birkaçını tanıyorsunuzdur değil mi, Ajan Peña?
Je suppose que vous en reconnaissez certains, agent Peña?
- Aynı seninle olduğu gibi Ajan Peña.
Le même que le vôtre. Vous croyez?
Onu yakalamak için uydu teknolojisi ve takibine ihtiyacımız var ve bu da hükümetinizde var, Ajan Peña.
Pour le coincer, on a besoin de la technologie satellitaire, des moyens de surveillance de votre gouvernement.
Biz bir süredir ortağız zaten, Ajan Peña.
Vous et moi, on est associés depuis pas mal de temps.
Ajan Peña, size önerdiğimiz şeyin potansiyelini anlamanızı istiyoruz.
On aimerait que vous vous rendiez compte du potentiel de la proposition qu'on vous fait.
Bu da ikinci lig beyzbol saçmalığı tadında bir ajanın ölümüne kadar gidebilir.
Ça peut leur faire faire des bêtises, comme tuer un agent fédéral.
Ajan Jimenez sigaranı söndür ve aşağıya in, lütfen.
Agent Jiménez, éteignez votre cigarette et redescendez.
Sana bir şey söyleyeyim, Ajan Peña.
Je vais vous dire un truc, Peña.
Hangi DEA ajanının Los Pepes'in ölüm mangasıyla ilişkili olduğunu anlamak için dahi olmaya gerek yok.
Tu sais, pas besoin d'être un génie pour deviner quel agent de la DEA était en relation avec Los Pepes.
Ajan Peña... Cali karteli hakkında ne biliyorsunuz?
Agent Peña, que savez-vous du cartel de Cali?
Aklında ne var, Ajan Danvers?
A quoi pensez-vous, agent Danvers?
- Ajan Danvers'ı görevlendireceğim.
J'aurai l'agent Danvers sous la main.
Ben İç Güvenlik'ten Ajan Kondo.
Je suis l'Agent Kondo de la sécurité intérieure.
Ajan Kondo, İç Güvenlik.
Agent Kondo, Sécurité Intérieure.
Bunu yapamazsın. Ajan Ressler.
- Il restait un immeuble vide avec une parfaite ligne de mire des deux côtés.
Ajan Colburn'le konuştum.
Charlotte ne travaillait pas pour le cartel.
- Ajan Pena, ben Don Berna.
C'est Don Berna.