Alamadım tradutor Francês
2,454 parallel translation
Sen anneme 10bin dolarlık bir şey aldın ve ben daha bir teşekkür kartı bile alamadım öyle mi?
T'as claqué 10 000 $ pour ma mère et j'ai même pas eu un merci?
Yürümem gerekti! Raj'ı mobiletimin arkasına alamadım.
J'ai dû marcher, Raj tenait sur mon scooter.
Vişne tadını alamadım.
Je n'arrive pas à sentir les cerises.
Gün boyunca kimseden haber alamadım.
Je n'ai pas eu de nouvelles de qui que ce soit.
Eğer yardımı dokunacaksa ben de senin eski dizin için 5 kere seçmelere katıldım ama rolü alamadım.
Si ça t'aide, ton ancienne série, on m'a refoulée après 5 auditions.
- Senden bir senedir haber alamadım ve şimdi asistanın toplantı yapmak istediğini söyledi.
Pas de nouvelles pendant un an et ton assistant m'invite à venir.
Sunil'in bu yaşadıklarına nasıl katlandığını düşünmekten kendimi alamadım.
Je me demandais ce que Sunil... Ce qu'il penserait de tout ça.
"Anne, bu sadece deri." diyordu. Ama ben nefes bile alamadım.
"Maman, c'est de la peau." Mais... j'avais le souffle coupé.
Cooper's'ın müşteri klasörünün bir kısmını aldım ama hiç yalan makinesi dosyası alamadım.
J'ai pu capturer une partie du répertoire client de Cooper, mais incapable d'avoir les fichiers du détecteur de mensonges.
Çok ben şekerleme alamadım, kötü sadece bazı çikolata
Dommage que je n'ai pas pu le caramel, seulement quelques chocolats
Baba, deli alamadım!
Papa, ne te fâche pas!
Nefes alamadım. * * *
Tu m'étouffais.
Bana ihtiyaçları olur da Dr. Pearlman arar diye bekliyorum ama henüz hiç haber alamadım.
J'attends que le Dr. Pearlman m'appelle pour savoir si elles ont besoin de mon aide. Mais je n'ai aucune nouvelle d'elle.
Ben ödül alamadım.
J'ai pas eu de surprise.
Dersi alamazsam öğrenemem, dersi alamadım çünkü berbatım ben!
Sûrement pas si je rate et sans ça, je rate, parce que je suis une merde!
Aslında ben hiç bir davada yer alamadım.
J'ai jamais eu d'affaires à gérer.
Kahve kokusu aldım ama bitişi kaçırmayı göze alamadım.
- Je sentais le café,
Alamadım.
je ne l'ai pas.
Yakın mesafeyi sağladığını söylemiştin. Sağladım ama o karmaşa içinde cihazı alamadım.
- Vous avez dit avoir fait l'échange.
Sana mesaj bıraktım fakat cevap alamadım.
Désolée de te déranger.
Hayır, alamadım. Hala birilerinin gidip onları almasını bekliyorum.
J'attends toujours que quelqu'un aille les chercher.
Şu raporu alamadım.
J'ai jamais eu ce rapport.
Haberin var mı, ameliyata girebilir raporu alamadım... ve eminimki bunun sebebi sensin.
Pas de blanc, pas de voile, pas de riz.
Hâlâ Lucy'den haber alamadım.
Pas de nouvelles de Lucy.
Ben ele alamadım!
On ne me gère pas!
Hatta yazmaya alamadım benim sonnet henüz.
Je n'ai même pas pu écrire mon sonnet.
Nefes alamadım.
J'étouffais.
Ve ondan geri alamadım Benden büyüktü ve beni dövebilirdi
Je n'ai pas pu le ravoir, il était plus grand, il m'aurait battu.
Kate, adresi alamadım. Tekrar eder misin?
Kate, redonne-moi l'adresse.
Çünkü tüm o insanlar için, köylüler için ortaya yüreğimi koydum fakat karşılığında bir bok alamadım.
J'ai donné mon coeur à tous ces cons de villageois, et j'ai que dalle en retour.
Bir alkış bile alamadım.
Même pas ça, putain.
Asla senin takdirini alamadım the gray area için, baba.
Je n'ai jamais vu les choses comme toi.
Otelin yeni bütçe çalışmasını alamadım. Çünkü gelen kutusu, koreografik hapishane dansları ile dolu. Ve maymunlar "Segways" sürüyorlar.
J'ai pas reçu le budget de l'hôtel car ma boîte est pleine de prisonniers qui dansent, et de singes sur des segways.
Affedersin. Uykumu alamadım.
Désolée, j'ai mal dormi.
Dün sana Facebook mesajı gönderdim ama hâlâ bir cevap alamadım.
- Aucune réponse à mon message.
Senin gibi dört nallı iyilik timsali birinin o bileti herhangi birine verme riskini göze alamadım.
Je ne peux risquer que tu donnes ce ticket à n'importe qui. - Attendez juste une minute.
Neden hâlâ bir haber alamadım?
Pourquoi je n'ai pas encore eu de résultats?
Bilin bakalım dev uzay lazeri projesinde çalışmak için güvenlik onayını kim alamadı?
Devinez qui n'a pas eu une habilitation de sécurité pour travailler sur le laser spatial géant? Qu'est ce qui s'est passé?
Evet ama anladığım kadarıyla hile yaptığından istediğin terfiyi alamadın.
Oui, eh bien, si je comprends bien, vous n'avez pas achevé votre cursus, et vous avez triché.
Sivri sinekler hala canını alamadı mı?
- À peine.
Açılmayan pakete ve uzanıp da alamadığımız sırlarına.
Au paquet non ouvert et à son contenu mystérieux.
Plakayı bile alamadım.
J'ai rien vu.
Burada bir türlü alamadığım şu destek var ya hani! Hayda, bu da nereden çıktı şimdi?
Non pas que j'en manque, ici.
Bir bilgi alamadım. Hoşça kal. Seni seviyorum.
Au revoir, je t'aime.
O sigarayı alamadım.
Tue-les.
Alamadın mı?
- Non? Toujours pas.
Hançeri alamadın mı?
Alors, tu ne l'as pas eu?
Yoksa alamadı mı?
Mais l'a-t-il vraiment?
Hâlâ bir haber alamadın mı?
Toujours pas de nouvelles?
Hayır, alamadım.
- Non, rien.
Kendimize alamadığımız için...
On peut pas s'en payer un.