English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ A ] / Altan

Altan tradutor Francês

162 parallel translation
Asıl yangın dışardan ve altan başlamış.
La partie la plus brûlée était à l'extérieur, en dessous.
Altan!
Altan!
[ÇIĞLIK VE BAĞIRIŞ SESLERİ]
- Je vais te casser la gueule. - Arrête, fils de pute, arrête! - Sauve-toi Altan!
- Kaç Altan! - Kafanı kıracağım senin, kafanı!
Je vais te casser la gueule!
- Rahat dur Altan!
- Reste tranquille, Altan!
Babam kötü Altan, babam iyi değil.
Mon père ne va pas bien, Altan.
Babamız, Altan.
Mon père? - Notre père, Altan.
Altancığım işimiz bitti, sen gidebilirsin. - Nereye ya?
Ça y est, j'ai terminé Altan.
- Altan, burası iş yeri, anlıyor musun?
- Altan! lci, c'est une o ffice, tu comprends?
Batırdın mahvettin işi gittin, Altan.
Tu as tout gâché Altan.
Bırak, Altan! - Vay! Bak şunun aynısından kullandım ben.
- Tu vois, j'ai déjà conduit ce modè le, c'est tres rapide.
Rehberlik yaptın ne oldu, Altan.
Tu étais guide, que s'est il passé Altan? Pas réussi.
Çalışıyorum ve seni de burada görmek istemiyorum, Altan. Lütfen.
Et je ne veux pas te voir ici.
Güle güle. - Aşkolsun ama ya!
Altan, au revoir.
- Aman, gözünü severim be abi. - Lütfen Altan!
- Mais je t'en prie frère.
- Hadi ben kaçtım o zaman.
- S'il te plait, Altan.
- Arama Altan, güle güle.
Ne m'appelle pas Altan, au revoir.
Arama, selametle hadi! [KEPENK KAPANIYOR]
Ne m'appelle pas Altan.
- Altan, uyuyorum. - Ayla, abimi buldum.
Je dors Altan.
Altan, bas git. Kim yardıysa eline sağlık.
Altan, fiche le camp d'ici.Celui qui a cassé ta tête a bien fait.
Altan, yatağına gider misin?
Va dans ton lit, tu veux!
- Yapma! Altan oğlum. Yapma be çocuğum.
- Arrête fiston, arrête...
- Altan Çamlı efendim. Kardeşiyim.
Je m'appelle Altan Çamlý.
- Ne oldu ya?
Altan!
Altan! Patron kral adam. İşim de gayet kral.
Mon patron est chic, mon boulot est chic aussi.
Evet. Seni burada görmek istemiyorum dedim Altan.
Je les aime bien et je ne veux pas te voir ici.
Bağırıp durma Altan, geldik. Hey aslanım be!
Arrête de crier Altan, j'arrive.
Bir saniye Altan.
- Une seconde Altan.
Nuri abi siz Altan'ı iyi tanırsınız. Ama inanın 6 senedir ben tanıyamadım.
Frère Nuri, vous connaissez Altan, mais moi, depuis 6 ans, je n'ai pas pu le connaitre.
- Böyle evlilik olmaz Altan.
Ce mariage ne peut pas marcher, Altan.
Sen beni dinlemiyorsun galiba hiç. Dinliyorum Altan!
- Je t'écoute, Altan.
- Altan!
- Altan!
- Altan!
Quoi?
- Ne? - Sapıtma oğlum, babanla konuşuyorsun.
Altan, ne déconne pas, tu parles à ton père.
- Sen iç Altan, benim hiç keyfim yok ya.
- Vas-y, toi. Je n'ai pas envie.
- Bırak gideyim Altan ben.
- Laisse-moi partir, Altan.
- Altan, ben gidiyorum.
- Altan, je m'en vais.
- Sen nereye, Altan?
- Où ça, toi?
Altan, bana duygu sömürüsü yapma.
Je serai un chien dans la rue, regarde mon état. Altan, tu me ronges le coeur.
Altan, sakın yanlış anlama, bir tek bu gece.
- N'oublie pas. Rien que pour une nuit.
- Satmak istiyor çocuk, bir yardımcı olacağım ben ona. - Altan! - Ne var oğlum?
- Tu veux les vendre?
Altan, ben.
Bonsoir.
İstanbul'dan arıyorum.
C'est Altan. Je vous appelle d'Istanbul.
- İki satır konuşmayacak mıyız şurada? - Konuşmadık mı, Altan?
On a déjà parlé.
- Altan, git başımdan.
Tire-toi Altan.
- Sen onuda çözersin Altan [GÜLER]
- Toi, tu vas régler ça aussi Altan.
Getir şunu Altan, sende miydi o?
Apporte-moi ça Altan, c'est toi qui l'avais?
Valla.
- Altan!
- Altan!
Au revoir.
Bırak, Altan!
- Laisse tomber, Altan.
Bu saatte Altan!
- A cette heure-ci, Altan?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]