English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Banko

Banko tradutor Francês

49 parallel translation
- Zevkle. Banko.
Banco!
- Kasa 250,000 $. - Banko.
La banque est de 250000 $.
- Banko. - Banko dendi.
Banco, seul.
Banko. Bahisler açılmıştır.
- Faites vos jeux.
Banko 200 oldu, beyler.
200 louis au banco, messieurs.
Bu banko. Beni kalabalıktan koruyan bir engel.
Le comptoir qui me sépare de la foule est comme une barricade...
5000 frank banko.
5000 F banco.
Banko devam ediyor efendim.
Le banco est suivi, monsieur.
- Banko.
- Banco.
G.W DE iKi SENE BANKO OYNADIM.
J'ai joué 2 ans dans l'équipe de G.W.
Bana her iki banko başına en az iki, hayır, bir adam verin.
2 hommes par comptoir. Non, 1 homme pour 2 comptoirs.
Üzgünüm, bu banko kapalı.
Désolée, ce guichet est fermé.
Kenny, bu banko.
Kenny, c'est un coup mortel!
Bana verdiğin son banko bana 100 dolara mal oldu.
Ton dernier coup mortel m'a coûté 100 billets.
Bu akşam banko var.
- Le coup mortel de l'autre soir.
- Evan. Üç maçtır banko oynuyordum, şimdi baştan mı başlamak zorundayım?
Je rate trois matchs, puis je dois me presser?
Çünkü adamın banko tezgahına düşmüşler.
- Pourquoi? - Pour être tombées dans le panneau.
- Banko!
- Banque.
Hepiniz banko listedesiniz.
1 00 pour cent. Vous êtes toutes dessus.
Banko kazanacağız.
C'est gagné d'avance.
Ben sadece banko şeylere para koyarım.
Je ne parie que sur des choses sûres.
İşlem yapmak istiyorsanız 3 numaralı banko açık.
Le guichet n ° 3 est ouvert, si vous voulez.
Panterler, banko, gerçekten buraya kazanmaya gelmişler.
Les Panthers, les grandes favorites sont en grande forme, aujourd'hui.
Dünyanın enerji gereksiniminin önümüzdeki 20 yılda % 40 artacağını hesaba katarak şirket olarak biz Babaco Solar'ın... banko yatırım seçeneği olduğuna inanıyoruz.
La demande mondiale augmentant de 40 % dans les 20 ans, pour nous, chez Churchill Schwartz, Babaco Solar est incontournable.
- Kesinlikle mükemmel. - Evet, bunu banko izlerdim.
- Je regarderais ça.
Adam, banko bahislerde bile tahmin yürütemiyordu.
Il m'a rapporté que dalle.
Banko diyorsun değil mi?
Immanquable, hein?
Sharon Solarz banko görevlisiymiş.
Sharon Solarz était caissière.
- Muhtemelen banko bir bahis olur.
C'est certain.
Banko üç.
Le guichet n ° 3 est ouvert.
Bu banko dekontları Shelby'nin ödemelerinin gerisinde kaldığını gösteriyor.
Regarde, ses..., ses..., ses relevés banquaires montrent que Shelby est en retard sur son pret hypothécaire.
Çünkü sen banko o takımda olurdun.
Parce que tu serais dedans
- Banko diyorum.
- C'est gagné d'avance.
Banko
Ce ne sera jamais plus pareil.
Annemin beni hiç okuldan almaması dışında, banko diye bir şey yok.
Ça n'existe pas les certitudes. À part ma mère qui ne venait jamais me chercher après l'école.
- Arkadaşın bunun banko olduğunu söylemişti.
Ton ami a dit que c'était une info sûre.
Başka bir Taylor Swift ayrılık şarkısı dışında banko bir şey yok.
Il n'y a aucune info sûre à part une autre chanson de rupture de Taylor Swift.
Hepimiz banko yapıyoruz.
On se fait tous du cash.
Dürüst olmak gerekirse, en banko bahis kızı bırakmak.
Honnêtement, la meilleure chose à faire, c'est de la laisser partir.
Bence bu bahisle banko kazanırsın.
C'est bien possible.
Üçte iki banko oldu, sonrasında da okulları ve yuvaları kontrol ettim.
J'ai deux critères sur trois. Je vérifie les écoles.
Babamın arkadaşı Jimmy banko diyor.
Le copain de mon père dit que c'est garanti.
Bu gece banko mu, sevgili Baron?
En forme ce soir, mon cher baron?
Şu kutuyu açın.
Bankô, ouvre cette boîte.
- Banko.
200 louis. - Banco.
- Banko dendi.
- Banco, seul.
- Banko mu oldu şimdi?
- Plus d'hésitation?
Bugünkü yarışla ilgili bana söyleyebileceğin bir şey var mı? Banko bir şey var mı?
Il y a des infos sûres?
Çünkü hayattaki tek banko şey ölüm.
Parce que la seule certitude dans la vie, c'est la mort.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]