Bastille tradutor Francês
124 parallel translation
Bu bana çocukluğumda Gobelins'teyken geçirdiğim bir Bastille Günü'nü hatırlattı. - Gobelins'ten misin?
ça me rappelle le 14 juillet... quand j'étais petite... aux Gobelins.
Bastille Hapishanesi'ne mi girmek istiyorsun?
Tu veux qu'on t'enferme à la Bastille?
- Gidiyoruz buradan!
- On prend la Bastille!
Bir gün Bastille Sarayı'na gelin. Rahatça konuşuruz.
Venez un jour prochain a la Bastille, ou j'ai mes aises.
Ama Bastille'e karşı, Cumhuriyet için savaşıyordum!
- Attention, alignez-vous!
Bastille Günü'ne benziyor.
C'est pas laid, au fond. On croirait le 14 juillet.
Herkesin adalete ihtiyacı vardır. Bizler boşuna Bastille duvarlarını yıkmadık!
Nous, fils de saint Louis, assoiffés de justice, nous n'avons pas pris la Bastille pour rien!
Fransis burjuvalar Bastille meydanına gidiyor,
la bourgeoisie française va à la Bastille,
- Evet, madam. Aramayın artık.
Strasbourg-Saint-Denis, Madeleine, Bastille.
Bastille'e yakın mı?
C'est près de la Bastille?
Hayır. Montparnasse dedim köylü.
Pas à la Bastille, à Montparnasse.
Bastille düştü, dört yıl geçti, çıkmadı feryat aklından...
" Quatre ans qu'on a mis la Bastille en l'air, il se souvient encore du cri de guerre
Bastille'de yatarken, fikirlerim çoktan biçimlenmişti.
A la Bastille, j'avais dèjà mes idèes.
Marat Bastille'de yattığım on üç uzun yıl boyunca öğrendim ki, bu dünya bedenlerin dünyası.
Quand j'ètais à la Bastille durant treize longues années, j'ai appris que nous sommes dans un monde de corps,
Sayın Kontum, biliyorsunuz ki Bastille'in alınışından bu yana adaleti kendiniz sağlayamıyorsunuz.
vous savez monsieur le comte, depuis la prise de la Bastille, vous ne pouvez plus faire justice, vous-même! eh ben!
Dr. Manette, Bastille'de geçirdiği 18 yıldan sonra İngiltere'dedir.
Dr Manette est en Angleterre après 18 ans à la Bastille.
Manette, Bastille'e onun zalimliği yüzünden girmişti.
Evremond responsable de l'emprisonnement de Manette à la Bastille.
- Bastille kutlamaları hoşuna gidiyor mu?
- C'est bien, le 14 juillet, hein?
Heryerde olabilir mesela Bastille kutlamalarında görmedin mi?
- Mais partout, ça ne manque pas. L'autre jour, au quatorze juillet.
Bastil'e.
- Où? - A la Bastille.
Kocam hapse atılırsa uyuyamam.
Je ne peux dormir avec mon mari à la Bastille.
Bastil'deysen, yanlış birşey yapmışsındır.
Tout. Si vous êtes à la Bastille, vous devez être coupable.
Ve ben Bastil'e götürüldüm.
D'être terrifiée. Et moi, traîné à la Bastille...
Ama Bastil'e gönderilmek istemiyorum, çünkü derin zindanları ve kocaman işkence aletleri var, çok korkunç adamlar çalışıyor.
Je ne veux pas être traîné à la Bastille! Ses profonds donjons, ses instruments de torture, ses bourreaux sans compassion, si prompts à découper telle ou telle partie de vous.
- Bastil'de.
A la Bastille.
Bastil'de "sonra" yoktur.
A la Bastille, il n'y a pas d'après.
Babam, Mösyö Rimbaud, on senedir Bastille'de hapis.
Mon père, Monsieur Rimbaud, dépérit depuis dix ans à la Bastille.
- Neden Bastille'e kondu?
- Pourquoi l'a-t-on emprisonné?
Döndüm efendim, söz verdiğim gibi, yanımda da Bastil'den yeni kurtarılmış zarif bir Fransız aristokratı getirdim.
Altesse, comme promis, je reviens avec un aristocrate français arraché à la Bastille.
Sonra da, kısaca yargılandığım ve ölüme mahkum edildiğim Paris'e götürüldük, daha da sonra, Bastil'in duvarlarına hayalarımdan asıldım.
De là on nous emmena à Paris où je fus jugé et condamné à mort, puis pendu par un testicule à un rempart de la Bastille.
Gaétan de Préaubois. Bastille Hapishanesinin müdürü.
- Gaétan de Préaubois, gouverneur de la Bastille.
" Yaptığı kötülükleri Bastille Hapishanesinde ödemeli.
" ll convient de l'embastiller pour l'empêcher de nuire.
Bastille Hapishanesinde zavallı bir bakireye tecavüz etmiş!
À l " intérieur de la Bastille, il a violé une pauvre prisonnière.
Bastille'e girdikten sonra çıkmak mümkün müdür?
Peut-on entrer dans la Bastille sans lettre de cachet?
Umarım burada bir gelenek halini alır.
Je voudrais que cela devienne une tradition de la Bastille.
Bastille Hapishanesi en iyi şekilde korunur.
- La prison de la Bastille a la meilleure garnison
Bastille'e dokunduracağız.
Pour aller prendre la Bastille
Oraklarla kuşanıp,... Bastille'e dokunduracağız.
Nous nous armerons de faucilles Pour aller prendre la Bastille
Pekala,... müşterilerime kulak verdikten ve Saint Louis ve Cité'li vatanseverlerle içkileri yudumladıktan sonra,... Bastille'in ele geçirilme zamanının geldiğine ikna olmuş durumdayım.
- Bon. À l " écoute de ma clientèle, et après avoir bu des canons avec les sections de citoyens des îles Saint-Louis et de la Cité, ma conviction est faite. Tous sont prêts à se soulever pour prendre la Bastille.
Bak, Bastille'deki sağlık hizmetleri sana ne yollamış.
- Regardez ce que vous offre le service social de la prison de la Bastille.
" Bastille düşüyor.
" Que leur Bastille, elle tombe en ruines
Bastille'deki işkence odası mı!
- Quoi? La salle de torture de la Bastille?
Bastille ele geçirildi.
Les citoyens ont pris la Bastille.
Bastille düşmüş.
La Bastille est prise.
Evet, demin okuduğuma göre Bastille düştüğünde devrimciler içeride sadece yedi politik tutuklu olduğunu görmüşler.
Je viens de lire que quand la Bastille est tombée, les révolutionnaires ont découvert qu'il n'y avait que sept présumés prisonniers politiques à l'intérieur.
"Bastil'e hücum eden kalabalık gibi, Güçlü Metler, unutulmaz gecelerinde..." "... soyunma odalarına hücum etti. "
" Comme la foule sur la Bastille, les Mighty Mets ont célébré une nuit mémorable.
Bastille'e gitmek ister misin?
On va à la Bastille?
Yapamayız hayatım. Jerry Lewis ile Bastille gününe katılacağız.
On ne peut pas, chérie, on fête le 14 juillet avec Jerry Lewis.
Bastille Günü, tüm bankalar kapalıdır. Bu hariç, PEB...
Le Quatorze juillet, toutes les banques sont fermées, sauf la B.I.P.
Bu, kendine "sözde" demokrasi süsü vermiş 20. yüzyılın Bastil'i!
Cette bastille du vingtième siècle qui se veut démocratique...
- Seninle Bastille Hapishanesine gidiyoruz!
À la Bastille!