Berman tradutor Francês
351 parallel translation
Onu keşfettim, ben O.J. Berman'dım o da sadece bir çocuktu...
Je l'ai découverte. Je suis O.J. Berman. Il y a deux ans.
Bay Berman, resmen tanıştırılmamıştık ama ben Mag Wildwood, Arkansas Wildwood'dan.
M. Berman, nous n'avons pas été présentés comme il se doit, mais je suis Mag Wildwood de Wildwood en Arkansas.
Hollywood'dan Bay Berman'la bağlantınız hazır.
- Prêt pour M. Berman à Hollywood.
Ben O.J. Berman.
Ici O.J. Berman.
- Bay Berman, ben Paul Varjak.
- C'est Paul Varjak.
Bay Berman, ben Fred.
M. Berman, c'est Fred.
Teşekkürler Bay Berman.
- Merci, M. Berman.
Ama burada, karanlık odanın efendisiyim.
Je suis arrivé pour auditionner, et Rick Berman me dit :
Princeton'dan Jerry Berman diye biri.
Un mec nommé Jerry Berman, de Princeton.
Alo, ben Jerry Berman.
Salut. C'est Jerry Berman.
Burada Talk Show yapmıyoruz, Bay Berman. Ahlaki saçmalıklarla seyirci toplamaya çalışmanıza gerek yok!
Vous ne faites pas une émission qui doit toucher des téléspectateurs en mal de sensations.
Kurbanlarını yiyorlar, anlyor musunuz Bay Berman? Onları ayakta tutan bu.
Ils dévorent leurs victimes, c'est ce qui leur permet d'exister.
David, bunlar Harry Berman ile nişanlısı Judith Browns.
David, voici Harry Berman et sa fiancée, Judith Browns.
- Ne kaba adam!
- Je vais deviner vos noms. - Abbadabba, Berman.
Bay Berman, karınızı yatakta başka bir erkekle görünce hangi yılda olduğunuzu konuşmak çok sıradışı bir durum.
M. Berman, ce n'est pas naturel de mentionner l'année quand vous voyez votre femme au lit avec un autre homme.
Sakin olun Bay Berman.
Du calme, M. Berman.
Jake...
M. Berman...
Berman onu tuvalette kıstırmıştı.
Berman l'avait coincé aux chiottes.
Belki de adam kendini üç kez vurup, silahı Berman'a vermiştir...
Le type a pu se tirer trois balles, puis donner l'arme à Berman.
Berman silahı nereden aldı?
Où Berman a-t-il trouvé l'arme?
Berman tabancayı motel odasında bir yerde buldu ve ateş etti.
Berman a trouvé l'arme dans la chambre et a tiré.
- Jake Berman'ın avukatıyım.
- Je représente Jake Berman.
Bodine Berman.
Bodine et Berman.
Berman ve ölü şahsın şirketlerinden biri.
Une autre de leurs sociétés. A Berman et à la victime.
Müvekkilimiz Bay Berman'la güvene dayalı bir ilişkin olduğunu unutma.
N'oubliez pas que vous êtes tenu au secret quant à notre client, M. Berman.
Belki böylece Berman'ın ortağı, Şehir Morgu'nda aletini soğutmak yerine, hala onun karısını kovalıyor olurdu.
Si nous avions repéré B B Homes, l'associé de Berman courrait encore après sa femme au lieu de se geler les couilles à la morgue.
Jake Berman'ın vurduğu adamın karısı.
La femme du type que Jake Berman a tué.
Bayan Berman da oradaydı.
Mme Berman aussi.
Orada olsaydınız, Bayan Berman'ı kocanızla beraber yatakta görünce Bay Berman'ın kendini kaybettiğini anlardınız.
Si vous aviez été là, vous sauriez que quand M. Berman a vu Mme Berman au lit avec votre mari, il a perdu la tête.
-.. bir de Kitty Berman var.
- Il y a Kitty Berman.
Jake ve Kitty Berman, kocamı öldürdü ve sen de yardım ettin.
Ils ont tué mon mari avec votre aide.
Larry? Berman ve Bodine'in ortak olduğunu niye söylemedin?
Larry, tu ne m'as pas dit que Berman et Bodine étaient associés!
- Yıllarca birlikte çalıştık. Ve kendi müvekkilin ile benimkini, Jake Berman'ı koruduğun sürece iş yapmaya devam edeceğiz.
- On bosse ensemble depuis longtemps et on continuera tant que tu protégeras notre client, Jake Berman.
Bay Bodine ve Bay Berman, bir San Fernando arazisi işi yapıyordu, ama bu iş ilişkisine ikisinin de güveni yoktu.
M. Bodine et M. Berman étaient associés dans le lotissement de la Vallée, mais ils se méfiaient l'un de l'autre.
Bu yüzden, Bay Berman'ın Bay Bodine'i vurarak öldürmesi, karısının ihanetini kullanarak 6 milyon dolara konan ve bu arada sizi, bilinçli olmasa da suç ortağı olarak kullanan bir adam fikrini akla getiriyor.
Quand M. Berman a abattu M. Bodine, il pourrait bien avoir exploité l'infidélité de sa femme à hauteur de 5 ou 6 millions de profit, et avoir fait de vous, à votre insu, son complice.
Bay Berman, geçici cinnet geçirdiğini söyleyecektir. Ve başarılı olursa, sana dava açılacak, deli bir adamın, karısını başka bir erkekle görmesine izin verdiğin için.
M. Berman plaidera sûrement l'accès de folie, et s'il réussit, vous serez poursuivi pour avoir laissé un fou voir sa femme dans les bras d'un autre.
Öte yandan, Bay Bodine'in öldürülmesinin planlı olduğunu gösteren kanıt varsa, Berman deli değildir, kocasının parası Bayan Bodine'e kalır ve onun da sana dava açmasına gerek kalmaz, tam tersine.
Par contre, si la préméditation est prouvée dans le meurtre de M. Bodine, Berman n'est pas fou, Mme Bodine garde l'argent de son mari et n'a aucun besoin de vous poursuivre, bien au contraire.
Berman onu vurmadan hemen önce.
Juste avant que Berman le tue.
Berman'ın elini ovuşturması olayına en baştan uyanmalıydım.
J'aurais dû percer à jour le numéro larmoyant de Berman.
Bay Berman, ister eski bir bataklık ya da kuru fasulyeden gelsin, tüm gazlar doğaldır.
M. Berman, qu'il sorte des marais ou des fayots, le gaz, c'est naturel.
Sizi cinayetle suçluyordum Bay Berman.
Je vous accusais de meurtre, M. Berman.
Kitty Berman.
Kitty Berman.
Özür dilerim Bayan Berman, ben...
Désolé, Mme Berman.
Ya siz Bayan Berman?
Et vous, Mme Berman?
Bay Berman'ın bu araziyi nereden aldığını biliyor musunuz?
Savez-vous qui a cédé cette terre à Berman?
- Berman'ı izliyordun.
- Tu ne devais pas filer Berman?
Bunun Berman'la olan sorunlarımızla hiçbir ilgisi yok.
Rien à voir avec le problème de ce Berman.
Berman kayıtlarının kasanda olduğunu düşünüyorum.
Je crois que la bande est dans ton coffre.
Berman kayıtlarını yarına kadar istiyorum.
Je veux cet enregistrement pour demain.
- Elbette Bay Berman.
Bien sûr, M. Berman.
Başkomiser Escobar, Berman kayıtlarını yarın istiyor.
l'enregistrement d'ici demain soir, ou tu reçois une injonction pour recel de preuves, complicité... Escobar, je sais ce qu'il veut :