Black tradutor Francês
5,004 parallel translation
Bay Baker, Ben Küp'ten Dr. Black.
M. Baker, c'est le Dr Black du Cube.
Dr. Black, Skylar için oksikodon getirdim.
Dr Black, j'ai l'oxy pour Skylar.
Ben Dr. Black. Küp'te çalışıyorum.
Je suis le Dr Black, du Cube.
Dr. Black, çok üzgünüm.
Dr Black, je suis tellement désolée.
Joshua Black'e ulaştınız. Lütfen mesaj bırakın.
Vous êtes bien chez Joshua Black.
Alın bu ikisini saraya.
[BLACK MARTIN] Amenez ces deux-là au palais.
Bak, bunu benden duymadın ama Black Bear gölü parkında bir kampçı bulmuşlar dün.
Ecoute, ça ne vient pas de moi, mais ils ont trouvé un campeur hier dans le parc de Black Bear Lake.
Black Bear gölü parkında bulunmuş.
Il a été trouvé au parc de Black Bear River.
Black Bear gölünün güneyinde terk edilmiş bir kayıkhane var.
Il y a un hangar a bateaux abandonné au sud du lac Black Bear.
Eski askermiş, özel paralı asker olmuş. - 7 senedir Black Beach'de yatıyor.
Un ex militaire reconverti en entrepreneur privé.
- Evet, Afrika'daki en kötü hapishane.
Oui, Black Beach est la pire prison d'Afrique.
Black Beach Hapishanesinden yeni çıkmıştı.
Juste sorti de la prison de Black Beach. Ouais.
Steven Carter adında Güney Afrikalı bir paralı asker Black Beach Hapishanesinden yeni serbest bırakıldı.
Un mercenaire sud africain appelé Steven Carter vient d'être relâché de la prison de Black Beach.
- Hayır Tom esmer bir kızla buluşmaya gitti.
Est-ce que Tom est là? Non. Tom est à un rendez-vous avec une black.
Ayrıca muhtemelen 1740'larda burada görevli olduğu sırada elde ettiği oldukça gösterişli "Black Jack" takma adıyla da bilinir.
Autrement connu comme "Black Jack," un bien fier surnom qu'il a surement acquis quand il était stationné ici. en 1740.
Görünen o ki "Black Jack" Fort William'daki garnizona yaklaşık dört sene komuta etmiş.
Il semble que Black Jack a commandé la garnison à fort William durant environ 4 ans.
Black Jack'in levazım subayından bazı satış belgeleri.
Factures de vente de l'intendant de Black Jack.
- Black Jack Randall, değil mi?
On parle de Black Jack Randall? Oui.
Ben de İkinciyim çünkü onun ekibinde çalışan ikinci zenciyim.
Et moi, c'est Deuce, parce que je suis le deuxième Black à travailler dans cette unité.
Üstelik ben önünde baskı olan, yoksul bir mahalleden gelen bir zenciyim.
Je suis un Black d'un quartier pauvre, devant un groupe d'enfants majoritairement blacks...
Tayfanda bir alay şakşakçı var ama işi bok eden zenci oldu!
Tu as tous ces satanés tarés dans cette bande et c'est le black qui a du partir et tout foirer!
- Selam, Dudley Moore.
Et tu sais qu'il y a des filles Black qui l'écrivent avec un "Q".
Black mi?
Black?
"Black" onun soyadı.
"Black", c'est son nom de famille.
Askeriyenin sevk etmediğini söylediği helikopterle, sivil halka ateş açıldığını iddia ediyor.
Il déclare que des soldats ont tiré sur des civils depuis des hélicoptères Black Hawk dont CENTCOM dit qu'ils n'ont jamais été déployés.
Şu tüm fotoğraflardaki siyah elemanla çözülmemiş sorunlardan bahsediyorum.
Je veux dire les questions non résolues impliquant le black dans toutes ces photos. - Troy?
Zenci boksör kesinlikle daha üstün görünüyor.
Le boxeur black est plus fort.
Bu Subway Siyah Kartı.
C'est une Black Card Subway.
Evet, Black Oak Caddesi.
Black Oak Drive.
Tamam. "John Black, 42 Washington Street, Hoboken"
John Black, 42 Washington Street, Hoboken.
"John Black, 42 Washington Street, Hoboken"
John Black, 42 Washington Street, Hoboken.
"John Black" miydi, "John White" mı, "John Jones" mu yoksa "John Smith" mi?
Était-ce John Black, John White, John Jones ou John Smith?
Kurt'un, Siyah Nehir yakınlarında bir kulübesi var.
Kurt possède une cabane près de Black River.
bana Black Swan lık yapma kanka.
Ne me fais pas Black Swan comme ca, meuf.
Bunu zenci bir gay olarak söylüyorum, devasa boyutta bir yarağın var.
En tant que Black et gay, je te le dis : ta bite est énorme.
80'lerin popuyla Black Keys karışımı tarzda bir şey.
C'est de la pop des'80s, avec un peu de Black Keys
Uçaktaki iki Federal, Karaborsa Çarşısı adındaki yasadışı maddeler satılan bir sanal marketi çökertti.
Vos deux marshals ont démantelé un site de vente de drogue appelé le Black Market Bazar.
Hiç şüphesiz bunun Federal Crockett ve Tubbs'ın mutfağıma girerek beni bu karaborsa marketi için önemli bir tanık olarak göz altına almalarıyla ilgisi var.
C'est sûrement lié à la présence des marshals dans ma cuisine pour m'emmener comme témoin contre Black Market.
Karaborsa Çarşısı hakkında neler biliyorsun?
Que savez-vous sur le Black Market Bazar?
Karaborsa marketindeki rolümü biraz az anlatmış olabilirim.
C'est marrant. J'ai minimisé mon rôle dans le Black Market.
Karaborsa Çarşısı'nı ben yaptım, tamam mı?
C'est moi qui ai construit le Black Market Bazar.
Raphael Hernandez, kartel patronu, Karaborsa Çarşısı'nın en büyük tedarikçilerinden biri.
Raphael Hernandez. Un pilier du cartel et un des plus gros fournisseurs du Black Market.
Bay Reese, görünüşe göre ISA, Karaborsa Çarşısı'na karşılıklı finansal yarar sağlayacak bir ilgi gösterdi, ki bunun açığa çıkmasını göze alamazlar.
L'ISA semble avoir pris un intérêt financier dans le Black Market Bazar, et cela ne doit pas se savoir.
Bu gece bizimle birlikte uçan Black Platinum üyelerine özel bir teşekkür etmek istiyoruz ve diğer tüm yolcularımıza...
Nous aimerions remercier spécialement les membres du Black Platinium Award qui volent avec nous ce soir et encourager tous nos passagers...
Veya "nerede benim kocaman kara baklavalım?"
Ou... "Ou est mon grand black aux tablettes de chocolat?"
Blake yıllardır bu adamın peşindeydi.
Black a pourchassé cet homme pendant des années.
Dalga mı geçiyorsun sen benimle?
C'est quoi ça, un putain de film de black?
Hashtag Black, seni yeni yazarımızla tanıştırayım Hank Moody.
Hastag Black, permets-moi de te présenter notre nouvel écrivain, - Hank Moody.
Mentalist 6x13 Siyah Helikopterler rhineceros İyi seyirler.
♪ Mentalist 6x13 ♪ Black Helicopters Diffusé le 9 mars 2014
- John Black...
John Black.
Orphan Black'te sonraki bölüm... - Aldous nerede?
- Où est Aldous?