English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Boomerang

Boomerang tradutor Francês

161 parallel translation
Bunu sen planladın, şimdi ne halin varsa gör.
Ta flèche a fait boomerang, Cupidon.
Johnny'yi sürükleyen gücün geri tepmesinden korkuyor.
Il craint que ça ne revienne en boomerang sur Johnny.
Affedersiniz bayım.Hiç bumerang gördünüz mü?
Pardon, vous avez vu un boomerang? Deux? Bleu ou rouge?
Bumerangın seçmeleri burada mı yapılıyor, bebek?
C'est ici, l'audition pour "Boomerang"?
Bumerang burası! Bumerang burası!
C'est "Boomerang".
Tıpkı bir bumerang gibi.
Un boomerang humain.
Eski Vulcanlıların bumerang gibi bir şey yaptığını sanıyorum.
Les anciens Vulcains fabriquaient une sorte de boomerang.
Bu baskın geri tepebilir.
Cette attaque pourrait avoir un effet boomerang.
Küçük Katolik araştırmacılar için kılavuz :
Maintenant, le boomerang doit revenir exactement au point...
- Bunlar polis değil, katır.
C'est pas un flic, c'est un boomerang!
Ben ve bumerang balığım, filminizde oynayabilir miyiz?
Pouvons-nous jouer dans le film, mon poisson-boomerang et moi?
Adım Lew Zealand. Bumerang balık atıcısıyım.
Je suis Lew Zealand, lanceur de poissons boomerang.
Bu ta Avustralya'dan geldi, bumerang papyon!
Et directement d'Australie, le noeud papillon boomerang!
Bumerang gibi bebeğim Bumerang-rang-rang
Like a boomerang baby Like a boomerang-rang-rang
"Bumerang" şarkısını duyuyorum.
J'entends cette chanson, "Boomerang".
Şunu unutma, ne ekersen onu biçersin!
L'hostilité, c'est une sorte de boomerang psychique.
O zaman bumerang al.
Achète un boomerang.
Bumerang balığı alın.
Achetez votre poisson boomerang!
Çekici güç geri tepmesinden sakınmalıyız.
Il faudra se méfier de l'effet boomerang.
- Bumerangın eve dönmüş tatlım.
- Ton boomerang est revenu.
Bar-bi'ye bir karides daha koyalım!
Allons surfer et jouer au boomerang.
Yaklaşık iki yıldır, Görevimiz Tehlike Timi'nin operasyonlarında sızıntı gözlemliyoruz.
Depuis deux ans, nous constatons des effets "boomerang" dans les opérations M.I.
Dönmeye karşı, kemerine boomerang takması lazım.
Pour mettre sa ceinture, il se sert d'un boomerang!
Dilsiz bumerangım benim.
Mon boomerang humain sans paroles.
Parkta bumerangımla alıştırma yapıyordum.
J'étais en train de m'exercer au bois, avec mon boomerang.
... otantik bumeranglar hakkında konuşuyorum.
Mais attention, le vrai boomerang, le boomerang authentique.
Gururlu Aborjin savaşçılarının ilkel bumerangı,
Le Boomerang primitif, celui qui armait les fiers guerriers australiens...
Bu bumerangı doğru fırlattığınızda, bir dinamiği, bir hareketi vardır. Bu inanılmaz!
Ce boomerang-la a une dynamique, un mouvement dans l'espace quand il est bien lancé que je qualifierais de miraculeux.
Birisi bu çocuğu zaptetsin.
La prochaine fois je te jure je l'attache à un boomerang.
Fakat onlarla tanıştığımızdan beri ve geldiğin ilk günden beri... Tüm gün dolanarak vakit geçiriyoruz... Sandiviçler ve boomerangla
Mais depuis que tu es arrivé, on est tout le temps avec elles à vélo, avec des sandwichs, le boomerang...
Bunun geri tepeceğini hiç öngörememiştim.
J'étais loin d'imaginer l'effet boomerang!
Bumerang!
Boomerang.
Bumerang iyi işti.
Bien vu, le boomerang.
Mühendisler sana ne diyor biliyor musun?
Tu sais, les mécaniciens t'appellent "Boomerang".
Boomerang. Havalanır ve geri döner.
Celui qui s'envole et revient illico.
- Bir nevi bumerang vampir kazığı mı?
- C'est un boomerang anti-vampire?
O bir bumareng.
C'est un boomerang.
Senin takip edeceğin kişiler Yüzbaşı Bumerang, Gorilla Grodd, Kötü Flash.
Toi, tu poursuis Captain Boomerang, Grodd, Professeur Zoom.
"Rehabilitasyon yalanım yine gelip beni buldu."
L'effet boomerang du mensonge sur ma réhabilitation.
Boomerang ve Distinguished Gentlemen. Görüntü yönetmenimiz Gabriel ile de orada çalıştım.
Boomerang et Monsieur le député, sur lesquels Gabriel était chef-opérateur.
HONEY BUMERANG!
HONEY BOOMERANG!
BUMERANG!
BOOMERANG!
Etrafta dolaşır, sonra bumerang gibi geri gelir.
Il va te revenir en pleine face comme un boomerang.
- Bumerang gibiyim. Ya da Lassie...
Comme un boomerang, ou Lassie.
Ben sadece bumeranglı bir adamım, uçmayı ve büyüleri ben istemedim.
Je suis qu'un gars avec un boomerang. Le vol, la magie, c'est pas pour moi.
Nesin sen, fare bumerangı mı?
T'es un rat boomerang? .
Ve bu olayın yakamızı bırakmayacağını tahmin etmiyorduk.
C'est revenu comme un boomerang. Et assez violemment.
Ve bumerang gibi,.. ... hızlı öğreniyorum.
C'est comme le boomerang, j'apprends vite.
Bumerangım!
Mon boomerang!
Avustralya yerlilerinin tipik savaş silahı, gıda ve av için yükseleceksin. Bumerang.
Boomerang!
Bumerang gibi.
C'est ça, le boomerang.
boomer 100

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]