Booster tradutor Francês
277 parallel translation
Bizimkiler gevşiyor. Onları hizaya sokmalıyım. Toplansınlar.
Ces types sont trop mous je vais les réveiller, appelle-les, je vais les booster.
Bilinç bütün plastikleri kontrol ediyor. Verici sinyal yayıyor. - Peki neye benziyor?
L'intelligence contrôle tout le plastique, elle utilise un émetteur pour booster le signal.
İşin aceleyle tamamlandığını duydum ama bir sonraki insanlı uçuşa iki ay var daha.
Il est destiné à un booster. Le prochain lancement est prévu dans deux mois.
Yörünge modülü planlandığı gibi üst kademe roketinden ayrılamadı.
Le module orbital ne s'est pas séparé du booster comme prévu.
Kahretsin! Diğerinide kaybetmiş olmalıyım!
J'aurais dû perdre mon autre booster!
Başardım! Çim biçicimi güçlendirdim!
J'ai réussi à booster ma tondeuse à moteur!
İtici Mühendisi, teyit et.
Booster, vous confirmez?
Bir adama kariyer yaptırabilecek ya da olanı da mahvedecek türden.
Du genre qui peut booster une carrière. Ou la détruire.
Fantazilerimin tek kaynağı odur.
"Soyez un Badger Booster" Feu de mes reins, pourvoyeuse de tous mes fantasmes masturbatoires.
Elektromanyetik darbe.
Booster Electro-Magnétique.
Neden Booster'ı da denemiyorsun?
Mais il n'arrive pas à avoir une table. Essaie une cafétéria...
9000 mil yüksekliğe fırlatma programlanmıştır.
Booster, c'est la troisième fois cette semaine.
- Devam et, delikanlı.
- J'arrive. Je dois y aller, Booster.
- Oh, evet, efendim.
- Oui, mon capitaine. - Booster?
Giriş sınavını geçeceksin, Booster. - Yeter ki iyi çalış ve -
- La tension a l'air bonne.
- Gitmeliyim, Booster. - Evet, efendim! - Ah, Booster?
Oui, il le gardait pour un mercenaire très méchant.
Üzgünüm, Booster.
- Et une navette d'une personne...
- Biz de seni arıyorduk, Booster.
- Buzz serait très déçu.
Hey, Booster.
- Zurgotronique, idiot.
Evet, whoosh, ekranı büyüt. her neyse, Booster.
- Un cerveau en pot.
Evrenin en büyük kahramanını alacağım, ve onu bir... kötüye dönüştüreceğim benim gibi.
! - Booster! - Aie!
- Ve en sonunda bunu kabul edebildi. Geliyoruz, Buzz!
Mira, Booster, XR, me recevez-vous?
Hedef Yetimlerin olduğu gezegen!
Booster et XR, arrêtez Warp.
Beni ve sistemdeki herkezi, Booster Rocket.
Moi et tous les autres du système, Fervente Rocket.
Hey, Booster Rocket.
Hé, fervente Rocket.
Vegas havasına girmeliyiz, televizyonun başını aç.
Faudrait piquer du matos pour booster les basses de la télé.
Umarım biraz acılı sosun vardır çünkü bu tavukla bok gibi olurdu.
II en faut pour booster ce poulet.
Çıkarırım. Ekipmanlarım çok güç çeker.
Pour mon détecteur, il faut booster votre système de 20 mégawatts.
Kalbinde hareketlenme olacaktır.
Ca devrait booster le cœur.
- Sanırım kanal evimizi nehire bırakarak şovun daha heyecanlı olmasını sağladı.
La chaîne veut booster l'émission en larguant la maison dans une rivière.
Tabii ya, böyle yapınca satışlar tavan yapar!
Ça va booster les ventes.
Havayla çalışan jetler, geliştirilmiş yüksek irtifa motorları, bir de destek roketler.
Des super statoréacteurs, des aérospikes pour l'altitude et un booster.
Hala roket güçlendiriciyi çalıştırmak için erken.
Vous êtes encore trop bas pour allumer le booster.
Ana roketi ateşliyorum.
Prêt à allumer le booster.
Roketi çok erken ateşledi.
Il a allumé le booster trop tôt.
Fakat insan hücre tepkisini artırarak süper bir bağışıklık sistemi kurabilirim.
Mais je peux booster l'immunité en renforçant la réponse cellulaire.
Sanırım, NOS'u dönüşe saklamalıyız.
Le seul truc, c'est de garder le booster pour le retour.
Ahbap, oyunun ortasında güç artırıcı kullanamazsın.
- Tas pas le droit au Power Booster. - Si.
Selam.
- ll faut booster votre ordi.
32 hız kazandırıcı ateşlendi ve havalandı!
La moteur principale va démarrer le booster ignition est à 32... Et décollage!
İnsanın iş yapmasına yardım eden soğuk hava gibisi yok.
Rien de tel qu'une canicule pour booster le marché.
Niye bu adamı alıp bir şeyleri değiştirebileceğini düşünmesi için yeterli gücü verip geri göndersinler?
Pourquoi enlever ce gars, le booster pour lui faire croire qu'il peut changer le monde, - et le renvoyer...
Granülosit hücre uyarı faktörünün dozajını iki katına çıkarıp geçici olarak akyuvar sayısını artırmalıyız.
On devrait doubler son G-CSF pour booster ses globules blancs.
"Oğlumuz" performansını arttırmak için uyuşturucu alıp, basket salonunda bayıldı.
Quand notre fils s'est effondré sur le terrain de basket après avoir pris des drogues pour booster ses performances.
Bebeğim, adamımın moralini yüksek tutmaya çalışıyorum tamam mı ; J.D.'yi tanıdığımdan beri kimseden ayrılmadı.
Chérie, j'essaie de le booster. Il n'a jamais rompu de sa vie.
- İtici Mühendisi.
Booster?
Komuta, İtici Mühendisi.
Ici Booster.
Ama bu o kadar kolay değil.
Booster, ça te dirait de faire un tour dans le vaisseau de Buzz l'Éclair?
Booster!
Le Mal est roi!
Mira, Booster, X.R., beni duyan kimse var mı?
- Tu vas me transformer en fantôme?
Booster, X.R., siz içeri girin ve Warp'ın işini bitirin.
Incroyable qu'on ait capturé Agent Z!