English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ C ] / Corey

Corey tradutor Francês

574 parallel translation
Doktor Corey'i çağırın.
Le docteur Corey!
Sıradaki atıcı, Jim Corey.
Le suivant, Jim Correy.
Tüm miras bana kalacaksa, büyük ihtimalle Corey'den yardım isterim.
Merci. S'ils me nomment exécutrice, j'appellerai Corey.
Lancaster Corey bana, daha şimdiden o portre için bir fiyat teklifinde bulunduğunu söyledi.
Corey m'a dit que vous aviez fait une offre.
Ann, şirkettekiler ve Corey.
Anne, Bullit, Corey.... Tout le monde.
- Ben senin fikrini sordum, Bay Corey.
J'ai demandé ton opinion, M. Corey.
Belki de haklısındır, Bart. Bu toz toprak Corey'in akciğerlerine yaramıyor.
Peut-être que la poussière fait du mal aux poumons de Corey.
Benimle evime gelmeye ne dersin, Corey?
Tu veux venir chez moi, Corey?
Corey'den nöbeti devralma zamanın gelmedi mi?
C'est pas l'heure de relever Corey?
Ben Harper ; mahkemenin kararıyla, Ed Smiley ve Corey South'u öldürmek suçlarından asılarak idam edileceksin.
Ben Harper, la cour a décidé... que vous serez pendu pour le meurtre... d'Ed Smiley et de Corey South.
Burasıysa onun mekanı.
James A. Corey.
Haberiniz olsun, James A. Corry hüküm giymiş ve hücre hapsine çarptırılmış bir suçlu.
Pour information, sachez que James A. Corey est un criminel, condamné à l'isolement et au confinement.
Basit bir yaşam diye buna deniyor, değil mi?
C'est facile pour toi, Corey. C'est tranquille pour toi, la vie.
Ama dediğim gibi, sadece 15 dakikamız var.
J'aimerais bien, Corey.
Gidip dediğimi yapın.
Et M. Corey, il est handicapé?
Corry! Corry!
Corey!
Bak, Corry, sadece eşyalarını toplamanı ve buradan gitmeyi istiyoruz.
- Allez, Corey. - Ça suffit. Allez, prépare tes affaires, on y va.
Her birimiz : Uçuş Subayı Corey...
Je parle pour les officiers Corey,
Corey, kötü durumdayız.
Corey, nous sommes mal en point.
Pierson, kaza esnasında Corey'in yanındaydın.
Pierson, vous étiez avec Corey lors du crash.
Danışman Çavuş mu oldun, Corey?
Vous êtes médecin?
Beş dakika sonra devralacağım. Ardından Corey devralacak.
Je vous remplace dans 5 minutes et Corey me remplacera.
Hayattasın, Corey, o zavallılardan daha iyi bir durumdasın.
Et je le resterai. Ne lui donnez pas mon eau!
Bunu duyduğuna sevineceksin, Corey.
Réjouis-toi, Corey. Il ne boira plus ton eau.
Öldüğünden emindin, Corey. Gayet emindin. Corey...
Vous étiez si sûr de vous, pourtant!
Corey, ona yardım etmek için bir şey yaptın mı?
Corey, n'avez-vous donc rien fait pour lui?
Kontrol ettin mi, onun için bir şey yaptın mı, Corey?
L'avez-vous ausculté ou fait quelque chose?
Sanat eseri satıcısı Lancaster Corey'den mi söz ediyorsunuz? Evet.
Lancaster Corey, le marchand d'art?
Bu öğleden sonra neredeydik, Corey?
Où étions-nous?
- Sen ne diyorsun, Corey?
Qu'en dis-tu, Corey?
Corey'e yardım et!
Aide Corey!
Sen ne dersin, Corey?
Alors, Corey?
- Corey geçmemize izin verdi.
Corey nous a laissés.
Saçmalıyorsun, Corey.
Un peu de bon sens!
- İyiyim, ya sen? - Burayı epey değiştirmişsin, Corry.
- Alors, Corey.
50 yıla çarptırıldın.
Pas de bol, Corey.
Rica ederim, Corry.
Je t'en prie, Corey.
Corry?
Corey?
Corry!
Corey!
- Alicia!
- Corey!
Başka seçeneğim yok, Corry.
Je n'ai pas le choix, Corey.
- Hayır!
Corey?
Hadi, Corry.
Allez, Corey.
Bay Correy'nin bütün makinelerini...
Toutes les machines de M. Corey.
Corey!
Corey!
Ne oldu, Corey? Onu da mı nöbete yazdıracaksın?
Tu veux qu'il creuse, lui aussi?
Bilgin olsun, Corey.
Que les choses soient claires : Nous sommes trois.
Corey!
Pierson?
Pierson'u görüp duymadın mı?
Corey?
Pierson'un cesedini nereye bıraktığını ne yaptığını bilmek istiyorum. Haydi, Corey, haydi.
Dites-moi où vous avez laissé le corps de Pierson!
Pekala, Corey.
Vous n'êtes pas encore mort.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]