English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ D ] / Davenport

Davenport tradutor Francês

352 parallel translation
Sen alsana Davenport.
Prends le relais, Davenport.
Afedersin Davenport, sanırım biraz gerildim.
Désolé, Davenport. Je crois que je suis sur les nerfs.
Davenport'u al.
Va chercher Davenport.
- Lawson ve Davenport nerede?
- Où sont Lawson et Davenport?
Tamam Davenport, sizi bekleyeceğiz.
D'accord, Davenport. On vous attendra.
Evet, Albay Keith Davenport, yarın bir tane daha olacak.
Oui, il y aura une autre mission demain.
Frank, ben Keith Davenport.
Ici, Davenport.
Az önce Keith'le konuşuyordum.
Je viens de parler avec Davenport.
Keith'i tüketti.
C'est ce qui a brisé Davenport.
Albay Davenport'un yükünü en çok sen hafifletebilirdin.
Vous auriez pu aider le colonel Davenport.
Albay Davenport gider gitmez... ... burada komuta sana geçti.
Vous êtes devenu le chef ici... dès que le Colonel Davenport est parti.
- Albay Davenport'u tercih ederim.
- Je préfère Davenport! - Moi aussi.
Davenport'a çok bağlıydılar.
Ils aimaient Davenport.
İkincisi, Davenport'la popülerlik yarışına giremem.
Puis, je perdrais un match de popularité contre Davenport.
Keith Davenport'u severdin, değil mi?
Vous aimiez beaucoup Davenport?
Onun bu gruba hisleri asla Davenport'unki gibi olmayacak.
Son attitude ne sera jamais celle de Davenport.
Biliyor musun? Savage'la Davenport arasındaki tek fark... ... Savage'in şu kadar daha uzun boylu olması.
La seule différence entre Savage et Davenport... c'est que Savage est un tout petit peu plus grand!
Albay Davenport.
Colonel Davenport.
Bayan Davenport evde mi?
Mme Davenport est-elle là?
Bölge savcısı, Bay Davenport.
L'avocat général du comté, M. Davenport.
Bay Davenport.
M. Davenport.
Simon Davenport, lütfen.
Simon Davenport, je vous prie.
Affedersiniz, Bay Davenport.
Pardon, M. Davenport.
Fort Worth, Davenport, Jacksonville.
Fort Worth, Davenport, Jacksonville.
Çünkü seni Jacksonville, Fort Worth ve Davenport alışveriş merkezlerine ortak ettim.
Je t'ai impliqué dans les centres commerciaux.
Bayan Davenport yarın saat 9'daki randevusunu teyit etti.
Mme Davenport confirme le rendez-vous à 9 h demain.
Bayan Davenport'un randevusunu kaçırdın.
Mme Davenport n'a pas apprécié votre défection.
Donald Davenport, 13-D için başvurdu.
Donald Davenport a déposé un 13-D.
Davenport'un ele geçirdiği son şirkette ne olduğunu hepimiz biliyoruz.
Nous savons le résultat de la dernière prise de contrôle de Davenport.
Bu şirketi öylesine güçlü hale getirmeliyiz ki... Davenport, Pemrose hisselerini elden çıkaracak kimse bulamasın.
Nous devons renforcer cette société au point... que Davenport ne trouve personne pour lui vendre des actions.
Donald Davenport.
Donald Davenport.
Davenport'un casusu olabilir. Satınalma konusunda bilgi topluyor.
Il peut être un espion de Davenport, venu recueillir des renseignements.
Sence o Davenport'un adamı mı?
Crois-tu qu'il travaille pour Davenport?
Kötü bir tavrın var ve bunu Bay Davenport'a söyleyeceğim.
Tu as une mauvaise attitude et je le dirai à M. Prescott.
Davenport, yönetim kurulunu... Pazartesi sabahı için olağanüstü toplantıya çağırıyor... ve şirketi devralmayı öneriyor.
Davenport a convoqué une réunion d'urgence... du conseil d'administration pour lundi matin... et il offre de prendre le contrôle de la société.
Bay Davenport, Pemrose'daki orta yönetim kademelerine kendi... adamlarınızdan bazılarını getirmek isteyeceğinizi biliyoruz.
M. Davenport, nous comprenons que vous voudrez de vos gens... aux postes intermédiaires à la société Pemrose.
Çünkü Brantley bu sabah bazı düzenlemeler yaparak... senin Davenport Enterprises şirketinin hisselerinin... yüzde beşini satın aldı.
Il ne peut pas, Don. Tu vois, Brantley a fait des arrangements... pour acquérir cinq pour cent des actions... de ta société, Davenport Enterprises, ce matin.
Davenport Enterprise'ın yönetimini ele geçirmek üzere... Pemrose Şirketi adına bir devralma girişimi başlattık.
Nous avons lancé une O.P.A. de Davenport Enterprises... pour prendre le contrôle de la société Pemrose.
Bakın, Bay Davenport... bugün öğleden sonra itibariyle imtiyazlı hisselerin % 50'sini kontrol ediyorum.
Vous voyez, M. Davenport... depuis cet après-midi, je détiens 50,1 % des actions avec droit de vote.
Ya Doktor Davenport?
Et le docteur Davenport?
Mark, bana söylediğini Doktor Davenport'a da söylemeni istiyorum.
Mark, va voir le docteur Davenport. Répète-lui tout ça.
Doktor Davenport, o beni ürkütüyor.
Dr Davenport, des fois, il me fait peur.
Alice Davenport'la bir konuşacağız.
Suffit! On va appeler Alice Davenport et en parler.
Pazartesi sabahı erkenden Davenport'ta olmalıyım.
Je dois être à Davenport lundi matin.
- Çekyat yani.
- Un Davenport.
- Hayır, değil.
- Non, pas un Davenport.
Çocuklar, Davenport'a gidiyor musunuz?
Vous allez à Davenport?
Davenport!
Ça va s'arranger.
Davenport!
Davenport!
saygılarımla Jay Davenport. "
Sincèrement, J. Davenport. "
Bu sabah Alice Davenport'la konuştuğumu biliyorsun.
J'ai parlé à Alice Davenport.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]