De görmüştüm tradutor Francês
1,580 parallel translation
Bunu daha önce de görmüştüm.
J'ai déjà vu ce bout là.
Uçabildiğimi de görmüştüm. Bunun senin açından nasıl sonuçlandığını biliyoruz.
Je rêvais aussi que je volais, mais en fait, c'était toi.
M.A.S.H'de görmüştüm.
J'ai vu ça dans M.A.S.H.
Ben.. Sadece, onu dergide görmüştüm.
Je, euh.. je viens juste de la voir
Seni daha önce de görmüştüm değil mi?
Je vous ai déjà vue, non?
Ben bundan daha önce de görmüştüm hem de uzaylı kaçırma olaylarıyla ilgili bir sitede.
J'en ai déjà vu quelque part. Sur les sites d'enlèvements par des extra-terrestres.
Onu başka bir yerde de görmüştüm.
Je l'ai aussi vu ailleurs.
Bunları daha önce de görmüştüm.
Je les déjà vus avant.
Bunu imgelemde görmüştüm.
Je viens d'avoir une vision de ça.
Bu bakışı daha önce de görmüştüm.
Je l'ai déjà vu avec ces yeux-là!
Julio'ya yaklaşmaya çalışıyordum, haberlerde görmüştüm.
J'essayais de me rapprocher de Julio. Je l'ai vu aux infos.
Evet, daha önce de görmüştüm.
Oh, j'ai déjà vu ça avant.
- Biliyorum. TV'de görmüştüm.
- Oui, j'ai vu ça à la télé.
Sanırım onu TV'de görmüştüm.
Je crois que je l'ai déjà vu à la télé.
Bunu daha önce de görmüştüm.
J'ai déjà vu ça.
Hector için yapılan törendende görmüştüm.
Elle a avalé un flacon de pilules.
Onu daha önce de görmüştüm, burada oturuyor olabilir. Sana ne?
Je l'ai déjà vue, c'est possible.
Tango ve Cash'de görmüştüm.
Je l'ai vu dans Tango et Cash.
Kedileri böyle pusmuş şekilde görmüştüm.
J'ai vu des chats accroupis de cette façon!
Bu numarayı daha önce de görmüştüm.
J'ai déjà vu son numéro de cirque!
- Daha kötülerini de görmüştüm.
- Oh, j'ai déjà vu pire.
Ben, ee, normalde senin Koltuk altından ya da göğüslerin altından girdiğini görmüştüm.
J'ai l'habitude de te voir passer par l'aisselle ou sous le sein?
Randy o ince kalas üzerinde yürürken, biraz endişeleniyordum, çünkü onun yaya kaldırımından bile düştüğünü görmüştüm ama bu Catalina'yı kurtarma anlamına geliyorsa toplu iğnenin ucunda bile dans edebilirdi.
J'étais un peu inquiet en voyant Randy marcher sur cette planche étroite, parce que je l'avais déjà vu tomber de trottoirs avant. Mais si c'était pour sauver Catalina, il était capable de danser sur la tête d'une épingle.
Bunu rüyamda görmüştüm.
J'ai rêvé de ça.
Bu sabahı rüyamda görmüştüm.
J'ai rêvé de tout ça.
- Meade. Evet, biliyorum. Bir keresinde fotoğrafını Post'ta görmüştüm.
J'en ai fini avec le célibat... pour de bon.
Seni yıllar önce Karikatür Yıldızları'nda görmüştüm.
Je t'ai vu au salon de la BD il y a quelques années.
Adamı dün gece rüyamda görmüştüm.
J'ai rêvé de lui la nuit dernière.
Korkunç bir yanım olduğunu görmüştüm çünkü.
Voir cette facette de moi a été terrifiant.
Garip bir rüya görmüştüm benimle ilgili mi?
J'ai fait un cauchemar. Á propos de moi?
Yolda market görmüştüm bir tane.
J'ai vu une supérette en bas de l'autoroute.
Sean'un ona tüyo verdiğini görmüştüm ve ben de...
Tu sais bien que je dirais jamais quelque chose de méchant, Tommy.
Şu büyük gaz tankerlerinden birine benziyordu. Eve giderken görmüştüm.
Il ressemblait à un de ces camion citerne.
En son dedemin öldüğünü söylediğinde aynı sırıtışı görmüştüm.
La seule fois où je l'ai vu, c'était à la mort de grand-père.
Aslında girişte güzel bir çanta görmüştüm.
J'ai vu de jolis sacs à main aussi.
Aslında, onu sadece kız kardeşimle tanıştığı zaman etrafına bakar görmüştüm.
Merci de me conduire à l'école aujourd'hui. De rien, Raja.
Ben de o siteyi görmüştüm, Bayan Tolchuck.
J'ai vu ce site, Mme Tolchuck.
Annemi birçok kez ona enjekte ederken görmüştüm, sorun olmayacağını düşündüm.
J'ai vu ma mère le faire des centaines de fois, je pensais que ça irait.
O gün öleceğine dair bir imgelem görmüştüm.
J'ai eu la vision de sa mort ce jour là.
O'nu Shepherd için yapılan protestoda görmüştüm
Je l'ai repéré dans la foule dehors, lors de l'exécution.
Onun ne yapabileceğini görmüştüm.
J'ai vu de quoi il était capable.
Daha önce görmüştüm. Aynı ekiple uzun zamandır çalışmanın avantajlarında biri, Gizli haberleşmenin daha kolay olmasıdır.
L'avantage de travailler avec la même équipe est la communication simplifiée.
Serginin posterini birkaç gün önce görmüştüm.
Il y a quelques jours, j'ai vu l'affiche de l'exposition.
Bunlardan birini, bir kaç yıl önce klasik arabalar şovunda görmüştüm.
J'en ai vu une dans une exposition de vieilles voitures il y a quelques années.
Bir de dairede Hartmann'ı beklerken görmüştüm.
Je l'ai vue qui attendait Hartmann.
Life magazine'de colorado'nun fotoğroflarını görmüştüm- -
Tu es allé aux États-Unis pour
Evet, galiba ben de aynı filmi görmüştüm.
Ouais, je crois que j'ai vu le même film.
Wilson'ın helikopter logosunu görmüştüm.
J'ai vu le logo de l'hélicoptère de Wilson.
İki hafta önce ofise uğradığı zaman kız arkadaşını görmüştüm. Kız seksinin de ötesinde seksi.
J'ai vu ta fiancée quand elle est passée te voir au studio.
- Geldiğimizde planı görmüştüm.
- J'ai vu le plan de salle en entrant.
Yoldan çıkan çok insan görmüştüm.
J'ai vu plein de gens rechuter dernièrement.