Delly tradutor Francês
57 parallel translation
- Birde Delly'ın fotoğrafına ihtiyacım var.
Je voudrais une photo de Delly.
Delly hiç fena değilmiş.
Delly n'est pas mal non plus.
Delly Grastner'i arıyorum.
Je cherche Delly Grastner.
Delly'ın grup anlayışı kendisi ve üstündeki bir erkektir.
Pour Delly, une commune, c'est avoir un mec sur elle.
Warner Bros. filmi. Delly de benimle geldi.
Delly m'accompagnait.
Delly, şimdiye yeterince kadar çekti zaten.
Delly en a assez bavé comme ça.
- Joey'i iyidir. Ama Delly'ının babası gibi davranıyordu.
Joey est sympa, sauf quand il joue les pères nobles.
Delly, benden hoşlanınca sinirlendi. Uzak durmamı söyledi.
Ça l'emmerdait que je plaise à Delly.
Delly'in erkeklerin kucaklarında kıkardadığını ve mal gibi aygırlara bindiğini gördüm, inanılmazdı.
J'ai vu Delly grandir. Sauter sur les genoux de bandeurs comme Marv et ce n'était pas réjouissant!
Delly'inin, Marv'ın, annesiyle yattığını biliyormuydu?
Delly savait que Marv couchait avec sa mère?
Delly de varmıydı?
Delly était là?
Delly'i, New Mexico'da sizin sahnelerinizden birini çekmiş.
Delly s'est offert votre Marv Ellman.
Sanki Delly skoru eşitlemeye çalışıyor.
Elle vous rend coup pour coup.
Onun üvey kızı Delly kayıp. Evden kaçtı, onu arıyorum.
La belle-fille de Tom, Delly, a fugué et je la recherche.
- Delly burada.
Delly est ici.
Hepimiz Delly kadar serbest olsak, sokaklarda savaş çıkardı.
Quand on le sera tous comme elle, ce sera l'émeute.
- Lindbergh değil. - Hey, Delly.
C'est pas Lindbergh!
Peki, Delly, Tom için mi kalıyor?
Delly s'envoie Tom aussi?
- Onu, Arlene geri götürmeye geri geldim.
Arlène la réclame. Delly va grincer.
Delly, ya benimle Los Angels'a dönersin ya da seni polise teslim ederim...
Ou je vous ramène à Los Angeles, ou je vous donne aux flics.
- Hey, Delly, ne oluyor? - Bu yaşlı sapık bana asılıyor.
Ce vicelard me la montre sans arrêt!
Delly'i almak istiyorum bugün Los Angels'a götüreceğim.
Je veux la ramener... aujourd'hui. Je ne rentre que si Tom le dit.
- Delly'i yüzmeye götürür müsün?
Emmène Delly nager, ce soir.
Bak, Delly, 16 yaşındayken bunun fazla anlamı olmayabilir ama merak etme 40 yaşına geldiğinde işin hiç de kolaylaşmıyor.
Ça ne signifie pas grand-chose quand on a 1 6 ans, mais ne vous en faites pas. A 40 ans, on en est au même point.
Delly'inin dönmesine çok sevindim.
Quelle joie de retrouver Delly!
Eve döndüğünü nereden anladın?
Qui t'a dit, pour Delly?
- Delly havaalanından beni aradı.
Elle m'a appelé de l'aéroport.
Delly'inin ne yaptığı senin umurunda bile değil?
Vous vous foutez de Delly! On vous dit :
- Hey, Delly için bir ekstra kartı çıkardım, biliyor musun?
J'ai du boulot de figurante pour Delly. Ah oui?
- Delly için? Neden? Çünkü bunu Arlene istedi.
C'est Arlène qui me l'a demandé.
Delly Grastner.
Delly Grastner. Pourquoi?
Yeşil arabada Delly ve ben varız.
La voiture verte, c'est Delly et moi.
Yine Delly ve ben.
Delly et moi, de nouveau.
Harry, Delly geri döndükten sonra çok iyi görünüyordu.
Et la petite semblait si bien, à son retour.
Delly'e asla iyi bir anne olmadınız.
Delly était fichue avec une telle mère.
Zor günler geçiren tek çocuk, ne yazık ki Delly değil.
Delly n'est pas la seule à en avoir bavé.
- Ona ne oldu, Quentin?
Qu'est-il arrivé à Delly?
Neden bahsettiğini bilmiyorum ahbap. Delly'in ölümünde çıkarı olan tek kişi Arlene'dir.
La seule qui ait tiré quelque chose de la mort de Delly, c'est Arlène.
Delly eve döndüğünde neden Arlene'nin evindeydin?
Que faisais-tu chez Arlène, au retour de Delly?
Söyledim ya, Delly havaalanından aradı ve gelmemi... - O kadar önemli olan neydi?
Delly m'a appelé, je vous l'ai dit.
- Delly'i neden öldüreyim ki?
Pourquoi tuée?
Delly'den, polislerden bahsedip duruyordu. Bana göre...
Il allait en parler à Delly, aux flics...
Kızım Delly...
Ma fille Delly...
Onu aradığımda, Delly'ının şehirden ayrıldığını söyledi.
Je l'ai appelé. ll m'a dit :
Bir daha beni rahatsız etme dedi ve yüzüme kapattı.
"Delly est partie, la paix!" Et il a raccroché.
Delly artık burada değil.
Elle n'est plus là.
- Delly'i en son nerede gördün? - New Mexico'da.
Au Nouveau Mexique.
- Delly'i görürsem ne söyleyeyim?
T'as un message, si je croise Delly?
Delly bunu biliyor olabilir mi?
Delly le savait?
- Bilmiyorum, Delly. - Gitmek istiyorum.
J'ai envie.
Delly sudayken köpek balıklarından da mı korkuyorsun?
Vous avez peur, pour Delly?