Dink tradutor Francês
148 parallel translation
Kendisi bir şey demez ama Dink, o Vinnie'nin karısıydı.
Vinnie s'en est pas vanté, mais c'était sa femme.
Dink, hazır ol!
Dink, tiens-toi prêt!
Dink Wells ve Swope'u tepelerde hakladık.
Nous avons eu Dink Wells et Swope. Ils nous ont donné du fil à retordre.
İki Alman, Dink ve Dunk Bütün bagajı yediler
Ensuite deux Allemands ont carrément mangé le volant,
- Dink, bu Felix Leiter.
Dink, voici Félix Leiter.
- Selam! - Felix, Dink'e selam ver.
Félix, dis bonjour à Dink.
- Selam Dink. - Dink, Felix'e hoşça kal de.
Dink, dis au revoir à Félix.
- Sakin ol, Gink.
Du calme, Dink.
- Dink, değil mi?
Pas pour Dink?
- "Dink the kink" mi?
Sexy Dink?
- Bu sabah ben de Dink'ten bir mektup aldım.
J'ai reçu une lettre de Dink ce matin.
Ben de Dink için çok endişeleniyorum.
Je me fais du souci pour Dink.
- Bob ve Dink ilk uçakla gelmemizi istiyorlar. Tanrım!
Bob et Dink ont une permission, et ils veulent qu'on les rejoigne.
Dink'e mi?
A Dink?
Eğer Dink görseydi, büyük olasılıkla senin hippi olduğunu düşünürdü.
Si Dink te voyait, il penserait sans doute que tu es un pédé hippy.
- Dink'e içelim, Vi.
- A la santé de Dink.
- Söylesene, Dink nasıl?
- Comment va Dink?
- Dink çok iyi.
- Bien.
- Keşke bunu Dink de düşünmüş olsaydı.
Dink aurait dû y penser.
Dink, dink.
dong.
Inka-dink.
Un petit cochon...
Inka-dink, mürekkep şişesinin mantarı çıktı, ve sen battın
Un petit cochon Pendu au plafond
Inka-dink'de kazandığıma inanmıyorum.
Dire que j'ai gagné.
- The inka-dink.
- Quoi? Un petit cochon...
- Dink'in üzerinde ne var?
Dans quelle société?
Selam Burnsie, Ben eski oda arkadaşın Dink.
Salut, Burnsy, je suis ton vieux camarade, Dink.
Falwell, papaz bilmem kim, söylemişti Twinky Dink mi adı her neyse... göt korsanıymış.
J'ai entendu le télé-évangéliste Falwell dire que Twinky Dink ou je sais plus quoi, est une tantouse.
- Birden dink diye bir ses çıktı.
- Il a fait dong.
Dink, sus be.
Ecrase.
Ve Dink birden adamın suratına möIemeye başIadı, tamam mı?
Voilà que Dink se met à mugir de toutes ses forces.
Andy, Dink ve ben bir dükkanı soyarken çekilmiş video kaydı polisin elinde. Andy'nin beni ele vermesinden korkuyorum.
Les flics ont une cassette de moi, Andy et Dink en train de voler une épicerie, et j'ai peur qu'Andy me dénonce.
Hey, Dink!
Hé, Dink!
Dinkardeşlerimi ve dinkızkardeşlerimi kutsuyorum.
Bienfaits et tartes de lune, fraternité et "sororité".
Duyduğuma göre silahı Dink almış.
Alors, j'apprends que c'est ce Dink qui a le flingue du type.
Aslında adının Dink mi Dink Dink yoksa Inky Dink yoksa Fat Dink mi olduğunu tam bilmiyorum.
Mais je sais pas de quel Dink il parle, si c'est Dink Dink ou Inky Dink, ou même Fat Dink.
Ya da Flat Nose Dink'te olabilir.
Ça peut même être Flatnose Dink.
Ama bir saniye..... o olamaz çünkü Dink ölmüştü..
Non, remarque. Non, c'est pas possible, celui-là est mort.
Kolunu koparacaksın kızın, Dink.
Lui arrache pas le bras.
Bir de Shrinky Dink.
Oh, et les Shrinky Dinks.
Dink, yanlış ağaca havlıyorsun.
Dink, il te mène en bateau.
Neydi bu? Dink'ti.
Quel est ce bruit?
Gitti.
C'était Dink. Il a filé.
- Dink?
- La masseuse?
Bu, Dink.
Voici Dink.
Dink de öyle.
Et à Dink.
Şekil falan yok.
Dink a le pouvoir de veto, non?
Burada emirleri Dink veriyor, değil mi?
- Oui. - D'accord...
Her şey yolunda mı Dink?
- Ca va, Dec? - Ouais.
Orada mısın Dink?
- Tu le tiens, Dec? - Ouais.
Sağol küçük Dink.
A l'attaque, Porky!
Değil mi, Dink?
- Pas vrai, Dinky?