English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ D ] / Dokunma

Dokunma tradutor Francês

6,544 parallel translation
- Yüzüme dokunma!
Ne me touche pas.
Bana dokunma.
Ne me touchez pas.
Dokunma şuna.
Ne le touche pas.
Peter'ın bakma ve dokunma yetileri sadece ayrı ayrı olaylar olarak gerçekleşebilir.
Peter ne peut pas regarder et toucher au même moment.
Dokunma.
N'y touchez pas.
Hiçbir şeye dokunma.
Ne touche à rien.
Dokunma.
Ne la touchez pas.
Elinin kalibrasyonu, dokunma alıcıları kapalı olmalı.
Le calibrage des récepteurs tactiles de sa main doit être éteint.
- Bana dokunma.
Ne me touche pas.
- Dokunma bana.
- Ne me touche pas.
Hiçbir şeye dokunma.
Ne touchez à rien d'autre.
- Hey. Hey. - Dokunma... dokunma bana.
Ne me touche pas.
- Sakın bana dokunma.
Éloigne tes sales pattes.
- Sakın ona dokunma!
- Ne la touche pas!
Sakın paraya dokunma!
Ne touche pas à l'argent.
Dokunma bana!
Ne me touche pas.
Dokunma ona!
Ne touche pas à ça!
Kilit Aktör yola çıktı Lizzy. Her neye dokunma niyetindeyse, o şeyi perişan edecek.
Le Kingmaker est en chemin, Lizzy, et quoi qu'il ait l'intention de faire ça va mal tourner.
Lavlara dokunma.
Ne touche pas la lave.
- Hayır, sakın dokunma!
- Non, toi n'y touche pas!
- Bana dokunma!
- Je les prendrai, et...
Ayrıca başka bir şeye dokunma.
Ne touche à rien d'autre.
Dokunma lan bana!
Ne me touche pas!
- Tamam, hiçbir şeye dokunma.
Ne touche à rien. - D'accord.
Dokunma bana.
Ne me touche pas.
Dokunma anneme!
Ne la touche pas.
Ayrıca dokunma bana.
Et ne me touche pas.
Beyninin kulaklarından akmasını istemiyorsan dokunma.
Non! Sauf si tu veux que ton cerveau dégouline de tes oreilles.
Tuşlara dokunma.
Ne touche pas les clés.
Hayır, Georgia. Ona dokunma.
Non, Georgia, lâche ça.
- Ona dokunma!
- Ne la touche pas!
Dokunma!
Touchez pas.
- Sakın dokunma ona!
- Ne le touche pas!
Ona sakın dokunma!
Ne lui fais pas de mal!
Sakın ona dokunma.
Ne la touche pas.
Sinirlerimin hiçbiri, dokunma hissini iletmiyor.
Mes nerfs ne permettent pas de ressentir le toucher.
Kaburgama dokunma.
Hey, whoa, ne touche pas les côtes!
- Onları birbirinden ayır ama sakın beyaz olanına dokunma.
Sépare-les. Ne touche pas le fil blanc.
Yeşil olanına sakın dokunma.
J'ai dit ne touche pas le vert.
Sakın ona dokunma.
N'y touchez pas.
Hiçbir şeye dokunma.
Ne touche à rien!
Dokunma bana!
Ne me touche pas!
Sakın bir daha bana dokunma!
Ne me touchez plus jamais!
Hem senden, hem de kızından. - Ona dokunma sakın.
À tes dépens, aux dépens de ta fille.
- Eh eh eh eh! Ona dokunma.
- Ne touche pas ça.
Hayır, sakın, sakın... Dokunma bana. Ne söylediysen, tekrar söyle.
- Redites ce que vous avez dit.
- Hiç bir şeye dokunma.
- Ne touche à rien surtout.
- Dokunma bana.
Ne me touche pas.
Ne istiyorsan al, bana dokunma yeter ki.
Prenez tout.
- Dokunma bana.
Bas les pattes.
Dokunma ona!
Lâche-le!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]