Elly tradutor Francês
161 parallel translation
- Hey Elly? - Evet? - Bu formülde ilerleyemiyorum.
On n'avance pas sur la formule.
Mikrofilmleri manüel okuyamıyoruz Elly.
Impossible de lire les microfilms.
- Bol şans. - Tekrarla. Anlayamadım Elly.
Répète, je te capte mal.
Başkanın karısıyla akşam yemeği ne olacak?
Elly... et ton dîner avec la Présidente?
Elly, ne oldu?
Elly... que s'est-il passé?
- Coral. - Coral bana Elly demen. Sen de Mimsy bana Bev de.
Coral... tu m'appelles Elly... et que toi, Mimsy... tu m'appelles Bev.
Döndüğünde Elly'le konuşurum.
J'en parlerai à Elly à son retour.
- Beni aldatıyor Elliot.
Elle m'est infidèle, Elly.
Haklısın, Elly.
Tu as raison, Elly.
- Elly.
Elly...
- Elly uyuyamıyorum.
Elly... je ne peux pas dormir.
- Elly, uyuyamazsam öleceğim!
Je vais mourir si je ne dors pas.
- Sana anlatmaya çalıştım, Elly!
J'ai essayé de t'expliquer, Elly!
Bunu sadece kendime yapıyorum, Elly.
Ce n'est qu'à moi que je fais ça.
- Zavallı Elly.
Pauvre Elly.
Bu benim en sevdiğim program! Elly.
C'est mon émission préférée, merde!
Başka kim çok ateşliydi biliyor musun?
Tu sais qui d'autre était canon? Elly May.
Miss Elly May beton havuza dalmaya çıplak gidiyor.
Elle se baigne à poil dans la piscine!
Bu iyi, Ellie.
Très bien, Elly.
- Elly Kedward ile iletişim kuruyorum.
J'appelle Elly Kedward.
Elly iyi bir cadıydı.
Elly était une bonne sorcière.
Ben kişisel olarak Elly Kedward`ı görüntülüyebileceğimizi umuyorum.
J'espère voir Elly Kedward.
Onlar Elly Kedward'ın düşleri! Neden gördüğümü bilmiyorum.
Pas le mien, celui d'Elly Kedward.
Neden Elly Kedward ın olduğunu düşünüyorsun?
Je ne pige pas. - Pourquoi crois-tu ça?
- Merhaba Elly.
Salut, Elly.
34 yıl boyunca senin yanında uyudum Elly.
J'ai dormi à tes côtés pendant 34 ans.
Elly'nin seni terk ettiğini neden söylemedin?
Pourquoi tu n'as pas dit qu'Elly t'avait quitté?
Merhaba Elly. Benim.
Allô, Elly.
Konuşmaya devam etmeliyiz Elly. Bu çok önemli.
C'est important de continuer à se parler.
Elly!
Maintenant!
Elly! Bağırıp durma baba.
Papa, il est tard!
O Sophie, karım. Bu Elly.
C'est Sophie, ma femme.
Yedi yaşında.
Elly, qui a 7 ans.
Sesi biraz kısabilir misiniz, lütfen? ! ?
Elly, tu pourrais baisser un peu le son?
Elly, başka bir oyuncağın ile oynaman mümkün olmaz mı acaba?
Elly, tu ne pourrais pas t'amuser avec un autre jouet?
İyi o zaman, kapan kur, Elly. Benekli Quolly'yi tekrar yakala.
Que la chasse au léopard commence.
Sanırım ilacı fazla verdim. İki defa verdim.
J'ai donné deux fois du sirop à Elly.
Yatağına git, Elly.
- Va te coucher, Elly. Je ne suis pas Elly.
Sonra umutlarını yeşerttin... ve sürekli benim kim olduğumu hayal ettin... ve sonunda ben Elly'ye hamileyken beni buldun ha.
D'avoir tant d'espoir, d'imaginer tout ce temps à quoi je ressemblais et de me découvrir enceinte d'Elly.
Elly, benim.
Elly, c'est moi.
Elly uyuyor.
Elly dort.
Elly. Elly.
Elly, Elly, Elly...
Hiç dondurmamız yok, Elly.
Il n'y a pas de glace, Elly.
Mutlu yıllar Elly.
Joyeux anniversaire, Elly.
Elly.
Elly?
Ah, Miss Elly May.
Miss Elly May.
Şu an Jane Do olarak bilinen Elly'nin evinin önündeyim.
Ici habitait Ellie Buchner, celle que Chicago appelait Mlle X.
Elly ile iletişim kurmak.
Pour quitter ma dépouille mortelle et communier avec Elly.
- Elly, sana hiç vurdum mu? - Tanrı aşkına John.
- Je t'ai déjà frappé?
Elly sana söylüyorum!
Reviens à la maison!
Hey, Elly fazla uzaklaşmayın!
Elly! Ne t'éloigne pas!