English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ E ] / Emory

Emory tradutor Francês

128 parallel translation
Bunu çok fazla insana söylemeyi sevmiyorum ama Emory Business School'a girdim.
Je n'aime pas trop le dire aux gens, mais je fais l'Emory Business School.
Emory.
Emory?
"Emory'ye girmişsin Greg."
Vous faites Emory, Greg.
Bir hayatım olmadığı için başkalarının hayatına ihtiyacım var. Kardeşim Emory de iyi yolculuklar diliyor.
Mon frère Emory et moi n'ayant pas de vie privée, dirigeons les autres!
Bu gece Psikiyatri Kulübünde konuşma yapacak.
Emory parle ce soir au Club des Psychanalystes.
Emory ben varken konuşmaya pek fırsat bulamıyor.
Avec moi, il ne peut pas placer un mot!
Sweetsie, minik muhabbet kuşum. Eğer uslu bir kuş olursan, mürekkep balığı kemiği yerine Emory amcan sana biraz Doktor Kettlebaum verecek.
Si tu es bien sage, mon joli oiseau, au lieu de graines, je te ferai psychanalyser!
Emory ise..
Quant à Emory il était...
Annesi, Bayan Breedlove ve Bay Emory gibi kandırabileceği insanlarla konuşmak ister.
Juste à ceux qu'elle trompe : sa mère, Mme Breedlove, Emory.
Emory ve Reggie balıktan şimdi döndüler.
Emery et Reggie rentrent de la pêche.
Emory rolünde Bay Jesse White.
Jesse White était Emory,
Emory Amca başlattı herşeyi bütün aküyü yedi bitirdi
Tout a commencé avec tante Marie, qui a mangé la batterie,
Emory hastanesinde olmaman hatta cenaze evinde olmaman bir mucize.
C'est un miracle que tu ne sois pas à l'hôpital ou au cimetière.
Merhaba Emory!
Bonjour, Emory.
Emory. Açık konuşabilir miyim?
Emory, je peux vous parler franchement?
- Bu işe gönülden bağlıyım Emory.
C'est déjà décidé, Emory.
Emory, yapacağımız şu.
Voici ce qu'on va faire.
Blackie'den haberim var, Emory Battis'ten de...
Je sais pour Blackie, pour Emory Battis.
Çok güzel Emory.
C'est bien, Emory.
- Onu istiyorum. Jean Renault.
Emory, voici Jean Renault.
Ama kendisi hakkında pek bilinmeyen şey... bütün bu şampiyonlukları kazanırken aynı zamanda, Bay jones, Gerorgia Teknik Üniversitesinden mühendislik, Harvard'dan İngiliz Edebiyatı, ve burada Georgia'da Emory Üniversitesi'nden de hukuk diploması aldı.
Mais on sait moins qu'au même moment, il décrochait un diplôme d'ingénieur de l'Institut de Technologie de Gêorgie, de littérature anglaise de Harvard et un diplôme en droit de l'Universitê Emory de Gêorgie... tous 3 avec distinction.
Dinle. Bir şey duydum... Atlanta Emory'de bir doktor varmış.
Ecoute, j'ai entendu parler de ce... de ce médecin à la clinique d'Emory, à Atlanta.
Ah, evet. Sen... Henry Betis'i yarış dışı bırakmıştın.
Oh, ouais, vous étiez- - Vous avez mit Emory Bettis K.O.
Henry, perşembe günü, oyun gecesinde olacak.
Emory était du match du jeudi soir.
"Emory Tıbbi Malzemeler, Boston. Massachusetts, 1875."
Matériel médical Emory, Boston, Massachusetts, 1875.
Alicia May Emory'i alırken aynı şeyleri yaşadım.
Oui. J'ai vécu la même chose avec ma poupée Alicia.
eMor Y k oleJi
Université EMORY
Rozetini geri almayı herşeyden çok istediğini biliyorum, ve senin durumun hakkında Profesör Emory ile konuştum bile.
Je sais que c'est ce que vous voulez le plus au monde... et j'ai déjà parlé au professeur Emory de votre situation.
Profesör Em... Eugene Emory mi?
Le professeur Eugene Emory?
Profesör Emory'e göre, eğer masraflar için bir üst limit belirler ve davacıyı tüm mahkeme giderlerinden sorumlu tutarsak, fuzuli hukuki itilafların hepsini ortadan kaldırabiliriz.
Le professeur Emory dit qu'on peut éliminer les litiges superflus en... plafonnant les dommages-intérêts et tenant le plaignant passible des frais.
Ama sen... Profesör Emory ile benim hakkımda... Eugene Emory ile konuştun mu?
Mais vous avez parlé au professeur Emory- - à Eugene Emory à mon sujet?
Profesör Emory'i ben de her zaman arayabilirim.
Je pourrais toujours appeler le professeur Emory moi-même.
Pulitzer ödüllü Eugene Emory ile konuşmuş.
Elle a parlé à Eugene Emory, le gagnant du prix Pulitzer.
Siz çocuklar cidden konuştunuz mu... Profesör Emory ile... Eugene Emory?
Vous avez parlé en personne... au professeur Emory- - Eugene Emory?
Profesör Emory işe yarayacağını söyledi.
Le professeur Emory a dit que ça ne peut pas échouer.
Dün otobüste bir yolcu vardı,.. ... adı Dr. Emory Cooke.
Hier, il y avait un passager dans le bus, un certain Dr Emory Cooke.
Dr. Emory Cooke'u tanıyor musunuz?
Connaissez-vous un certain Dr Emory Cooke?
Hala Emory Üniversite'sine arama yapmak için bekliyorum.
J'attends encore pour passer cet appel à l'Université Emory.
"Mucizevi" minibüsten iki yıl önce burada çok çalıştılar ve cemiyetimize çeşitli katkılarda bulundular.
Université Emory, Atlanta, Géorgie Deux ans avant l'autobus "magique" dur labeur et multiples contributions à la communauté pendant vos études,
Bugün Emory Üniversitesi'nden mezun oldu.
Il vient d'avoir son diplôme de l'Université Emory.
Emory, annemlere Chris'in son not çizelgesini postaladı.
Emory avait posté à nos parents les notes finales de Chris.
Emory Üniversitesi
Université Emory
Emory Banks'in kıskanç biri olduğunu sanmıyordum.
Je ne pensais pas qu'Emory Banks était jalouse.
Emory, New York'un en iyileri listesinde değil mi?
Emory n'est pas dans la liste des "20 femmes les plus sexy de New York"?
Emory ben oraya iş için gidiyorum.
Je suis voyage d'affaires, Emory.
Kimse Emory Banks'e hayır diyemez.
Personne ne dit non à Emory Banks.
Emory mi?
Emory?
Emory.
Emory.
- Emory, lütfen!
- Emory, s'il vous plaît!
Emory, yağcılığa başla haydi.
Dis quelque chose de faible et de servile.
Bu, Alicia May Emory'nin giysisi!
La tenue de ma poupée!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]