Euro tradutor Francês
875 parallel translation
Avrupa-Afrika Havayolları'ndan 1,000 hisse satın almak istiyorum.
Je voudrais acheter mille actions d'Euro-African Airways.
Bin tane hisse, Avrupa-Afrika, 51'den toplam 51,500 $ yapıyor.
Mille actions Euro-African à 51 donc 51500 $ avec la commission.
- Euro-Tekstil geçen hafta onlara 800,000 broşür gönderdikten sonra ödemeyi kesti.
Euro-Textil a suspendu ses paiements. Je viens de leur livrer 800000 brochures.
Euro-Tekstil'in bize ne kadar borcu var?
Ils nous doivent?
Euro-Tekstil olayından haberleri var.
Elle sait, pour Euro-Textil.
Bu Avrupa işi saçmalığı da halledebilirim sanırım.
Je peux traiter avec cette euro-fripouille.
Son 15 yıl Avrupa`daki Krustyland`ın başkanlığını yaptım ta ki havaya uçana dek.
J'ai été président d'Euro-Krustyland pendant 15 ans. Jusqu'à l'explosion. Je vais répondre à vos questions.
- Eğer burada bunlar oluyorsa, Euro-Itchy Scratchy Diyarı'nda neler olduğunu düşünmek bile istemiyorum.
- Si c'est ce qui se passe ici, je préfère ne pas savoir ce qui se passe à Euro Itchy et Scratchyland.
Lütfen... EuroDisney yüzünden bize kızgınsınız biliyorum. Ama hıncınızı benden çıkarmayın.
Ecoutez, je sais que vous nous en voulez pour Euro Disney, mais je n'ai rien à voir là-dedans!
Neler oluyor burada?
Vous vous croyez à Euro Disney?
Buranın Euro Disney olduğunu mu sanıyorsunuz? Burada olmaya hakkınız yok. Çatıdan aşağı inmelisiniz.
C'est interdit de monter sur les toits.
Birçok insan, Amalita'yı, Avrupa döküntüsü olarak tanımlardı.
Pour la plupart des gens, Amalita était une euro-pétasse.
1 Dolar verdiniz.
Je vous dois un euro.
- Frank mı, Euro mu?
- Francs? Euros?
Avro-harikasın.
Tu es si Euro-fabuleuse.
Bu projenin yaninda, Euro Disney 5 kuruşluk çocuk oyuncağı kalır.
A côté de notre projet, Euro Disney... fera pale figure.
200 milyon euro mu?
200 millions d'euros?
Standart olarak saati 40 Euro.
- C'est 40 € pour le standard.
- Ya 50 Euro verirsin, ya da kıçına tekmeyi yersin.
- 50 € ou je te botte le cul.
- Ya da bir dolara alabilirim.
Ou on peut l'acheter pour moins d'un euro.
Euro yok ; istemiyorlar.
- $ 280 000, ça fait combien en couronnes?
35 bin 934 Euro. Vergi dahil.
- 35 934 euros TTC.
Moltes, fazla değil... iki bin Euro daha verebilirsen, Forsyte Imperator alabiliriz.
Moltès... C'est rien, mais... Si tu rajoutes 2 000 euros,..
Ödemeyi nasıl yapacaksınız? Dolarla mı? Euro'yla mı?
- Vous payez en dollars ou en euros?
Ofislerine girdi ve... bu disketi çalıp bana getirdi. 120000 Euro.
Il s'est débrouillé pour rentrer dans leur bureau, il a volé le disque et me l'a amené... pour 120 000 Euros.
120000 Euro?
120 000 Euros?
Euro değil.
Pas d'Euros.
On euro ne işe yarar?
A quoi bon, 10 Euros?
En az 420 Euro.
420 Euros, au moins.
On euro.
10 Euros.
10 euro için... sana Meksika köyünü... göstereceğimi mi düşündün?
Vous pensez que je vais vous montrer... ce putain de village mexicain... pour 10 putain d'euros?
Her birimize en az 3000 euro.
Au moins 3000 Euros chacun.
3000 Euro mu?
3000 Euros?
3000 Euro.
3000 Euros.
3000 euro kazandığımızda... bunu düşünürüz.
On pensera à ça... quand on aura claqué les 3000 Euros!
Al sana tam olarak 3000 Euro.
3 000 euros tout rond.
Senin kanlı 3000 Euro'n burada, bebeği götüreceğim.
Voilà tes 3 000 euros. Je reprends le bébé.
- İkisi bir euro.
- Deux pour un euro.
İkisi bir euro.
Deux pour un euro.
Euro, Türk parası iyi değil.
- Des euros, pas de turc.
- Değeri ne? - Euro olarak mı?
- Ça vaut combien?
- Ne kadar?
- C'est combien? - Ça fait 0,70 euro.
Euro-Teledyne'dan Joanna Kelly.
Joanna Kelly d'Euro-Teledyne.
20 Euro bırak.
Laisse donc 20 Euros.
Bir müşterim sterlin / euro hesabı açıyor ve ona destek olmalıyım.
Un client veut convertir des livres en euros, je le rassure.
Günde 20 euro alacaksınız, tamam mı?
Comme ils sont malades, deja, je respecte. Vous vous contenterez des formules de politesse.
100 Euro lütfen. - 100'lük kalmadı.
- 100 €. - On n'a plus de 100.
Fiyatı 200 bin euro.
Il coûte 200000 livres.
İşte 50 Euro.
Voilà tes 50.
Aşağı yukarı 1.000 Euro eder.
A peu près 1000 euros.
200 won efendim.
Ça fait 1,40 euro.