Extra tradutor Francês
2,939 parallel translation
Demek burada bunu araştırıyorsunuz ;
Donc, vous étudiez la perception extra-sensorielle?
En küçük olandan.
Une extra petite.
Herkes çıksın.
Extra Omnes.
- İspanyolca konuştuğuna inanamıyorum.
Extra sexe, mon ami! - J'arrive pas à croire que t'aies dit ça.
20'lik fincanda, organik çikolatalı karamelli Frappuccino, çok sıcak ve 2cm köpüklü. ... yağsız.
Un double venti frappuccino saveur brownie caramel bio extra chaud, 2 cm de mousse, allégé.
Lânet olsun, çok hoş bir şeydi.
Bon dieu, c'était vraiment extra.
Ekstra duyular isterseniz, ekstra ücrete tabi.
Si vous voulez d'autres sens ils sont en extra.
Bir penceren var. Şirket bunun için fazladan para vermek zorunda kalmıştır.
Une fenêtre, la compagnie a dû payer un extra pour ça.
İkizler Deluxe.
C'est la "Jumeaux Extra Deluxe."
Dinlenme yerlerindeki duşlar hep en güzelleri oluyor.
Les aires de repos ont des douches extra.
En güzel duşlar buralarda.
Des douches extra.
Harika bir tatlı.
Extra, la tarte.
Bu adam inanılmaz.
Ce type est extra!
Tamam, onların yerine belgesel çekebileceğin harika su samurları var.
J'ai des loutres extra, beaucoup plus intéressantes.
Ekstra büyük delik?
Un trou extra large?
- En düşük ücret ya da en düşük ücretin biraz fazlasına kabul edecek.
Ou alors, il voudra en plus un petit extra.
Şu sabununa bayıIdım doğrusu, müthiş.
Votre savon est extra. J'adore.
Daha fazla zevk için daha kalın.
Extra résistant pour un plaisir extra
We're just taking some extra precautions today logging any visitors who've been in and out.
Par mesure de précaution, on recense les visites, aujourd'hui.
Hayır, gazeteler kötü haberlerle dolu. Şu dedikodu ve artist resimleriyle dolu dergilerden istiyorum.
Il a été extra, il m'a fait passer avant tout le monde.
- Aile boyu bir kova ver.
- Donnez-moi un seau. Extra large.
Belki extra yatak koyabilirsiniz odanda.
Peut-être que vous pourrez mettre un autre lit dans la chambre.
6 yıI önce NASA güneş sistemimizdeki yabancı yaşamlar olasıIığını keşfetti.
Il y a 6 ans, la NASA découvrit l'existence de vie extra-terrestre dans notre système solaire.
Uzaylılar tarafından kaçırıldıklarını iddia eden insanlar var ve evet, metroda albino timsahlar gördüklerini söyleyen
D'autres disent avoir vu des extra-terrestres, et certains voient des crocodiles albinos
İstediğin detay seviyesi yüzünden sana fazladan ücrete mal olacak.
Je prends un extra pour les détails supplémentaires.
Harika bir adamdı.
Un type extra.
Kural sekiz, daima onlara ekstradan küçük bir şeyler ver.
Règle n ° 8, donnes-leur toujours un petit extra.
Biri bize bir şey anlatmaya çalışıyorsa, harika olurdu.
Ce serait extra qu'on essaie de nous contacter - de l'au-delà.
Sana içinde fazladan demir olan kek yapmama ne dersin?
Contre un gâteau extra-riche en... fer?
Bu çok iyi olur, Gary.
Ça serait extra, Gary. Merci.
"Siktir et, ben burayı çok sevdim. Eylüle kadar kalmak istiyorum birkaç bin dolar daha alırım" diyorsanız bilemem.
"Putain, j'aime ça et je voulais attendre jusqu'en Septembre et avoir un extra de 1000 dollars."
Harika vakit geçirdim.
J'ai passé une soirée extra.
Bu gece umuyoruz ki Pawnee halkı pamuk ellerini ceplerine atıp cömert bağışlar yapacaklar.
{ \ pos ( 192,280 ) } Nous espérons que vous plongerez vos grandes et rondelettes mains dans vos poches extra-larges et ferez des dons.
Erkek arkadaşının bir vampir olduğunu öğrendin. Yani biyolojik anne baban uzaylı olmadıkları müddetçe...
Ton copain est un vampire, alors à moins que tes parents soit des extra-terrestres...
Beni bloglarımla ve "annelik rüyası" forumuyla başbaşa bıraksaydın keşke, dış gebelik ve gebelik hikayelerini okuyarak hiç olmazsa kendimi oyalıyordum.
Tu aurais dû me laisser à mes forums sur la maternité, les grossesses extra-utérines, les TGN et les femmes pour qui tomber enceinte a été un miracle.
Kirama zam geldiğinden beri, ek gelire ihtiyacım vardı ve buradaki bahşişler harika.
{ \ pos ( 192,210 ) } Mon loyer a grimpé, j'ai besoin d'extra et les pourboires sont top.
metal olanlardan mı elbette metal olanlardan, onlar çok güzel.ve ucuzlar... sözleşmen var mı?
Les métalliques? Oui, les métalliques. Elles sont extra, et moins chères.
metal olanlar gerçekten çok hoş
Les métalliques sont vraiment extra.
- Frette marka çarşaflar, yumuşacık şeyler.
- Des draps fins et doux. - Extra!
Sadece küçük bir parti yapıyoruz.
Juste un extra!
Flüfli'nin yavruları aşırı emici.
La litière de Fluffy est extra-absorbante.
Clark kulağa uzaylı gibi geliyor.
"Clark", ça sonne extra-terrestre.
Uzaylılar aramızda yaşıyor.
Des extra-terrestres vivent parmi nous.
Bu şeyler uzaylı.
Ces choses sont extra-terrestres.
Bu bir uzaylı!
C'est une extra-terrestre!
Dünya dışı terörizm ve uzaylıların dünyayı işgal edeceğine inanan insanlarla ilgili bir hikaye yazmaya çalışıyorum.
J'écris un article sur des théoriciens de complots extra-terrestres. Ceux qui croient qu'E.T. est parmi nous, ce genre de choses.
Onu alıp hayata geri döndürmüşler çünkü onlar dünya dışı canlılarmış.
Il disait qu'ils l'avaient ramené à la vie parce que c'étaient des extra-terrestres.
Şimdi arkadaşım, küçük bir ikramiyeyi hak ediyorsun.
Et toi, mon ami, tu mérites un extra.
Uzaylı olduğunu kanıtlar mı bu?
Ça prouve l'existence d'extra-terrestres?
O harika birisi.
Elle est extra.
"harika" ve "muhteşem" dedi.
Il a dit "extra" et "super".