First tradutor Francês
1,065 parallel translation
Artık first lady değilim.
Je ne suis plus la Première Dame.
Bu First Liberty saçmalığıyla hiçbir ilgim yok, bunu sen de biliyorsun.
Je n'ai rien à voir avec cet emprunt, vous le savez! L'emprunt?
First Liberty. Sahip olduğum tek şey dürüstlüğümdür.
Il me reste mon intégrité.
First Liberty'yle ilgili iddiaları ilk incelemeye başladığımda... görevi kötüye kullanmanın başkan yardımcısına kadar uzandığını düşünüyordum.
Quand j'ai commencé à examiner cette affaire d'emprunt, je croyais le Vice-Président seul coupable.
First Liberty işine bir süre engel olabilirdik... ama bu iş programında ısrar ederseniz...
Nous essaierons de calmer cette affaire d'emprunt, mais si vous maintenez ce plan...
Bildiğiniz gibi, eski danışmanım beni... First Liberty Yatırım skandalına karışmakla suçladı.
Mon ancien Chef d'Etat-Major m'a impliqué dans un scandale... concernant une centrale de prêts.
First Class uçmak istiyorum.
Je veux y aller en première classe.
First corps is coming up.
Le premier corps approche.
Would you like me to move the whole army to the side so you can go first?
Voulez-vous me voir déplacer toute l'armée sur le côté afin que vous puissiez passer devant?
If the army has to turn around, fight its way back well, you'll be first in line.
Si l'armée doit battre en retraite... eh bien vous serez en première ligne.
This was your first campaign commanding a corps.
C'était votre première campagne comme commandant d'un corps.
Öyleyse siz de Gotham First Federal'in başkanısınız.
Alors vous êtes président de la Banque Gotham.
Bak bak. Amerikan Tiyatrosunun first lady'si gelmiş.
La star du théâtre américain.
The plan was he was supposed to get there first.
Nous avions prévu que c'est lui qui y arriverait le premier.
Sanırım Bayan Sally Lindall'la görüşüyorum. Kredi kartını... -... kullanmaya yetkili kişi değil mi?
Vous devez etre Mlle Lindo, utilisateur autorise de sa carte de credit de la First Bank.
Bir jumbo uçak First class'ın çok iyi servisi olmalı
Un 747... en première, le service doit être extra.
Bir first class biletiniz mi var?
Vous avez un billet de première?
Hala anlayamadığım siz en başta bu işe nasıl karıştınız. in all this in the first place.
Je ne comprends pas comment vous vous êtes retrouvé mêlé à cette affaire.
Dün gece seninle birlikte tabak odasında dolaşırken orada gördüklerinin bir çoğunun First Lady'ler tarafından temin edildiğini farkettim.
Hier, dans la Salle des Petits Plats, les couverts avaient été fournis par les Premières Dames.
Ve bahse girerim bu First Lady'ler Başkan kocalarıyla seks yapmaktan çekinmiyorlardı.
Et je suis sûr qu'aucune d'elles n'appréhendait de faire l'amour avec son Président de mari.
Bir polisin vurulduğunu gördüm Güney Miami ve 1.Sokak kavşağında.
Un homme vient d'abattre un flic... au coin de South Miami et First. Venez vite!
Washington'a gitmeden önce bir durak yapıyor. Noble Caddesi ve West üzerinde bulunan, Birinci Merkez Bankası'na posta bırakıyor.
Il fait un arrêt avant Washington D.C., une livraison de courrier à la First Federal Loan and Savings, qui est sur Noble Street et West.
Onun benim yerimi almasındansa ben giderim!
C'est pas la First qui s'y colle, c'est moi.
İlk çocuk.
Le First Children.
Birinci çocuk karışacak gibi değil görevini yerine getirmek için her şeyi yapıyor.
Pas nette la First... Pour elle, tous les moyens sont bons!
... ve Harlem First Kilisesi Rahibi sevgili dostum Milton Parks'a Rahip Chapman'a ve Rahip Murray'i hoş geldiniz demek isterim.
... mon ami le révérend Parks... de Harlem... les révérends Chapman et Murray.
Yalnızca altı yıl sonra hazine bakanı Hamilton ve akıl hocası Morris yeni meclise yeni bir banka önerisiyle geldiler. "İlk ABD Bankası" ( First Bank Of The United States )
Seulement 6 ans plus tard, Hamilton, alors secrétaire du Trésor, et son assistant Morris, ont établis une nouvelle banque centrale privée grace au nouveau congrès.
11. ABD'nin İLK BANKASI ( First Bank Of The United States )
Ce grave vide juridique laissa la porte grande ouverte aux changeurs de monnaie comme ils l'avaient prévu.
Yeni bankanın adı First Bank Of The United States ( BUS ) oldu.
Après une année d'intenses débats en 1791, le Congrès a adopté le projet de loi et lui a donné 20 ans de validité.
Sonuç olarak adı First Bank Of The US ( ABD'nin İlk Bankası ) olsa da ülkedeki ilk özel merkez bankası girişimi değildi.
Ils assistent impuissants avec frustration au comportement du gouvernement fédéral menant l'économie américaine dans le gouffre.
Gretchen First National'da bir şirket birleşimi ve satımı uzmanı.
Elle est dans la fusion d'entreprises à la First National.
365 ) } İlk Çocuk İlk Uygun Birey 365 ) } Eva 00'ın Özel Pilotu
Approuvée. Le First Children. Le pilote exclusif de l'Eva-00.
İlk Çocuk neyin nesi acaba?
Qui est vraiment la First?
- Evet, tabii. Ben de First Lady'im.
- Et moi, la Première Dame.
Ne düşündüğünüzü biliyorum, sayın First Lady.
Je sais ce que vous pensez.
Merkezden Ay 1'e.
SHOOT THE GIRL, FIRST.
Şu Önce Dünya hergelelerinden birisin.
Vous êtes ce salaud du groupe Earth First.
- Önce Dünya da ne?
- C'est quoi, Earth First?
on-kırk-beş öğleden. önce... Bay. Bickhart başkanın Karısına eşlik edecek...
A 10 h 45, il sera accompagné de la First Lady
Motorlular oraya ulaştığında... İlk önce başkanın eşi ayrılacak Bickhart da onu takip eder.
Quand le cortège arrivera, la First Lady sortira, suivie par Bickhart.
Evcil hayvan projesi Başkanın eşinin ait... Ülkeninde en ateşli gazi hakları savunucusu.
Projet qui tient à cœur à la First Lady, championne des droits des vétérans.
Başkanın eşi biraz önce vuruldu.
La First Lady a été touchée.
Başkanın eşi..
La First Lady...
Başkanın eşinin hedef olmaması gerekiyordu.
La First Lady n'était pas la cible. - 10.
Eski bir denizci keskin nişancısı başkanın eşini vuruyor onbeş dakika sonra, Vuranın kimliği tespit ediliyor
Un ex-Marine, tireur d'élite, assassine la First Lady. 1 5 mn après, ils l'ont identifié et le coincent dans un bâtiment.
Başkanın eşini ben öldürmedim
Je n'ai pas tué la First Lady.
Başkanın eşini vuran adam!
C'est lui! Le type qui a tué la First Lady!
- First Lady beni sordu mu?
- Comment va la présidente?
First Metres mi? Tanrım.
Mince!
Başkanın eşinin vurulmasını bunun dışındaki hiç birşey açıklamıyor
Seule la First Lady a été touchée.
Aynı diğer yanlız suikastçiler gibi Başkanın eşi hakkında haberleri sen yaparsın
Vous connaissiez la First Lady.